Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/681 E. 2018/603 K. 04.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/681 Esas
KARAR NO : 2018/603
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 21/07/2017
KARAR TARİHİ : 04/06/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalı şirketler arasında ticari ilişki bulunduğunu, …Noterliğinin 19/02/2007 tarih ve … yevmiye numaralı Hasılat Paylaşımı Yönetimiyle İnşaat Yapımı Sözleşmesi ve Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalanmış olduğunu, buna ek olarak… Noterliğinin 29/06/2007 tarih ve… yevmiye numaralı sözleşme yapıldığını, müvekkilinin sözleşme şartlarına göre maliki olduğu hissenin mülkiyetini devir etmiş, yani müvekkilinin sözleşmenin kendisine yüklemiş olduğu edimini tamamen yerine getirmiş olduğunu, ancak davalıların bu güne kadar edimlerini yerine getirmemiş olduklarını, müvekkiline her hangi bir ödemede bulunmadıklarını belirterek, davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla temerrüt nedeniyle uğranılan zarar hakları saklı kalmak kaydıyla , şimdilik 25.000,00 TL nin ve hesaplanabilir hale geldikten sonra tamamının ve temerrüt tarihi olan 01/04/2010 tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı A.. A.Ş vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; …Mevkii sınırları içinde kalan yaklaşık 1.6000.000 m2 lik bir taşınmaz üzerinden büyük bir inşaat projesi gerçekleştirilmiş ve ilk etapta müşterek mülkiyet halinde 52 adet olan devamında da yaklaşık 140 adete ulaşan taşınmaz paydaşı ile söz konusu sözleşme ve protokol akdedildiğini, sözleşmenin ifasını imkansız hale getiren 4650 saylı kanunla değişik 1942 sayılı kanun hükümlerine göre T.C Başbakanlık Makamının 18/06/2007 tarih ve 1864 sayılı oluru ile verilen kamulaştırma kararı olduğunu, imzalanın ibra protokolü sonucunda 1.500.000 m2 lik alanın sözleşme kapsamından çıkmış olduğunu, davaya konu sözleşmenin gerçekleşmesinde objektif imkansızlık durumu meydana geldiğini, projeye konu taşınmazların paylı mülkiyet olmasından kaynaklı tasarruf sorunu olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar E… A.Ş ve … A.Ş vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; Dava konusu proje için söz konusu sözleşme ve protokoller akdedilmiş olduğunu, sözleşmenin ifasını imkansız hale getiren 4650 saylı kanunla değişik 1942 sayılı kanun hükümlerine göre T.C Başbakanlık Makamının 18/06/2007 tarih ve 1864 sayılı oluru ile verilen kamulaştırma kararı olduğunu, imzalanın ibra protokolü sonucunda 1.500.000 m2 lik alanın sözleşme kapsamından çıkmış olduğunu, davaya konu sözleşmenin gerçekleşmesinde objektif imkansızlık durumu meydana geldiğini, projeye konu taşınmazların paylı mülkiyet olmasından kaynaklı tasarruf sorunu olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı…Şti’ye usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak; noter sözleşmesi, tapu kayıtları, bilirkişi incelemesi, gerekir ise keşif, imar planları, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu ve diğer yasal delillere dayanmıştır. Davalı… A.Ş delil olarak; sözleşmeler, kamu yararı kararı, ibra anlaşmaları, tapu kayıtları, keşif, bilirkişi incelemesi ve yasal her türlü delillere dayanmıştır. Davalılar… A.Ş ve … A.Ş delil olarak diğer davalının delillerine dayanmıştır.
Dava: Alacak davasıdır.
Açılan davada, HMK 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartlarından olması gözetilerek HMK 138 maddesi de dikkate alınarak dava şartlarının öncelikle karara bağlanması gerektiği yine HMK 115/1 maddesi gereğince de dava şartlarının yargılamanın her safhasında mahkeme hakimliğince resen dikkate alınması gerektiği hususu ile HMK 1. maddesi gereğince görev hususunun kanunla düzenlenen kamu düzenine ilişkin olması hususları hep birlikte değerlendirilmiş ve öncelikle bu yönde karar vermek gerekmiştir.
Ticari davalar ve çekişmesiz yargı işleri, 6102 sayılı yasanın 4. maddesinde, 5. maddesinde de ticari davalar çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemelere ilişkin düzenleme yapılmış olup, buna göre mahkememizin görev alanı belirlenirken bu yasa hükümlerinin ve yine HMK 1. maddesinin dikkate alınması gerekecektir.
Davacı taraf gerçek kişi olup, dosya davalıları tüzel kişi olmasına rağmen, bir davanın ticaret mahkemesinde görülmesi için gerekli olan her iki tarafın tacir ve işin de ticari işletme ile ilgisi olması şartını taşıyan 6102 sayılı 4/1 maddesindeki nispi ticari dava türünden olmadığı, davacının gerçek kişi, taraflar arasındaki ilişkinin de 6098 sayılı yasanın 470. Ve devamı maddelerinde düzenlenmiş, davacının da içinde bulunduğu dava dışı 3.kişilerinde de katılımı ile toplu hale gelecek 1.600.000 (Birmilyonaltıyüzbin) m2 lik bir alanda çeşitli projelerin olduğu gelir paylaşımı ve kat karşılığı ayrı menkul satış vaadini içerir sözleşmeye dayalı açılan davanın 6102 sayılı yasanın 4/1-a,b,c,d,e ve f bentlerinde sayılan mutlak ticari dava türlerinden de olmaması nedeniyle, mahkememizin davaya bakma görevinin bulunmadığı, davaya bakma görevinin HMK 2. Maddesi uyarınca ve 6098 sayılı yasanın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olmasından dolayı gerekli görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğuna kanaat getirildiğinden, davacının davasının HMK 114/1/c maddesi görev dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin İSTANBUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-HMK ‘nun 331/2. maddesi gereğince yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda görevli mahkemece karar verilmesine,
4-HMK ‘nun 331/2. maddesi son cümlesi uyarınca dosya süresi içinde görevli mahkemeye gönderilmediği takdirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde HMK’nun 20/1. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süre içinde başvurulması halinde dosyanın görevli mahkemesine gönderilmesine, belirlenen süre içinde başvurulmadığı takdirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.