Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/455 E. 2018/666 K. 20.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/455 Esas
KARAR NO : 2018/666
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 20/06/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesi ile,Davalı şirketin … ili ve çevresinde bulunan … cafeleri başta olmak üzere birçok işletmede bulunan makinelerin bozulması durumunda tamir etmeye yetkili olan servis konumunda olduğunu, bu nedenle davalı şirketin davacı şirketten bu işletmelerdeki makinelerin bozulmaları durumunda tamirine gitmelerini, servis hizmetini kendileri adına yapmalarını istediklerini, davacı şirketin de bu servis hizmetini … servisi olarak davalı şirket adına yürüttüğünü, en son davalı şirketle hesap mutabaktı yapıldığını ve 03.10,2016 tarihi itibari ile davalı şirketten davacı şirketin 23.812,49TL alacağının çıktığını, bu mutabakattan kısa bir süre soma davalı şirket yetkililerinin…iline geldiğini ve davacı şirketin servis hizmetlerinden çok memnun olduklarını bu nedenle 6 yıldır sözlü olarak yapılan bu servis işinin yazılı sözleşme ile teminat senedi vermeleri durumunda devam ettireceklerini davacı şirketin yetkililerine bildirdiklerini, davan şirket yetkililerinin boş bir teminat senedi veremeyeceklerini sunulan yazılı sözleşmenin tek taraflı olmasından dolayı kabul edemeyeceklerini davalı şirkete bildirdiklerini, bundan sonra bir anda davalı şirket yetkililerinin davacı şirket yetkililerine hiçbir şekilde kendilerinin anlaşmalı olduğu işletmelerdeki arızalara bakmamalarını ve kendilerinin müşterilere takılmak için gönderdikleri konsinye ürünlerin bedellerinin de kendilerine ödenmesini istediklerini, ancak davalı şirket tarafından gönderilen her konsinye ürünün adı altındaki mal veya parçanın zaten kendisinin müşterisine takıldığını, İddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamın, %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin süresinde sonra sunmuş olduğu dilekçesi ile; davacının dava dilekçesinde belirttiği gibi müvekkilinin satmış olduğu Endüstriyel mutfak ekipmanlarında meydana gelen arıza ve servis hizmetlerini karşılamak üzere … bölgesinde yetküendirilmiş bir servis olduğunu, davacıya yetkili servis hizmetinin devam ettiği süreç içerisinde servis hizmetlerini yerine getirmesi sırasında kullanılmak üzere davacıya davalı şirket tarafından konsinye yedek parçalar gönderildiğini, konsinye yedek parça gönderimi işleminin davacının belirttiği gibi her bir arıza veya servis talebi için tek tek olmadığım, bu nedenle davacı şirkete konsinye olara yedek parçaların gönderildiğini ve bu parçalar kullanıldıkça hesaplaşıldığııu, aradan geçen süreç içerisinde müvekkili şirketin davacı şirket ile artık çalışmayacağını beyan ettiğini ve konsinye olarak elinde bulunan ve kullanılmayan yedek parçaların iadesini talep ettiğini, konsinye olarak davacı şirket uhdesinde bulunan yedek parçalar iade edilmeyince fatura düzenlenerek davacı şirkete noter kanalı ile gönderildiğini, davacı şirketin bu faturaları iade ettiğini, bunun üzerine davalı şirket davacı şirketten olan 12.636,68TL alacağın tahsili için icra takibi başlattığını, taraflara ait ticari defter ve kayıtlar incelendiğinde davacıya konsinye olarak gönderilen yedek parçaların ne kadarının kullanıldığı ne kadarının kullanılmadığı tespit edilerek ve aradaki ihtilafın ortaya çıkacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarka; taraflara ait ticari defterler, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası aslı, keşif, bilirkişi incelemesi, faturalra, hesap ekstresi, servis formları, tanık, yemin, BA ve BS formları ve sair delillere dayanmıştır.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, davacı tarafın defterleri incelenmek üzere dosya Antalya Asliye Ticaret Mahkemesine tevdi edilmiş ve talimat mahkemesince resen seçilen SMMM bilirkişisi … sunmuş olduğu raporunda; Davacı tarafın cari hesaptan kaynaklanan alacağına karşılık davalı aleyhine 21.800,46 TL asıl alacak, 0,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 21.800,46 TL üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davacının usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarına göre; 31.12.2016 tarihi itibariyle davacının davalıdan 21.800,46 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, davalının davacının elinde bulunduğunu iddia ettiği mallar ile ilgili düzenlediği ve davacıya noter kanalı ile gönderdiği ve davacının faturaları yine ihtarname ile iade ettiği faturaların davacının kayıtlarında yer almadığı, konsinye mal tesliminde VUK’nun 230/5’inci maddesi uyarınca mal hareketinin sevk irsaliyesine bağlanmasının zorunlu olduğu, bu nedenle malın konsinyiye gönderilmesi sırasında, konsinyör tarafından (taşımayı konsinyi yapıyorsa konsinyi tarafından) sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve malların konsinye suretiyle gönderildiğinin belirtilmesi gerekeceği, ancak davalının konsinye malların teslimi ile ilgili dava dosyasına herhangi bir irsaliye sunmadığı, davalının davacıya gönderdiği mallara ait düzenlediği konsinye mal irsaliyelerinin incelenmesi gerektiği, bu irsaliyelerle davalının davacıya düzenlediği faturalar karşılaştırılarak davacının elinde mal kalıp kalmadığının tespit edilebileceği, bu nedenle davalı kayıtlan üzerinde yapılacak incelemenin bu yönde yapılması gerektiği, davalının kayıtlarının incelenmesi neticesinde davacının alacaklı olduğu dair rapor sunmuştur.
Dava; İtirazın iptali davasıdır,
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, varsa takip ve dava tarihi itibaryile miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyadaki bilgi ve belgeler, alınan detaylı, gerekçeli ve dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi raporu uyarınca davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf, cari hesaptan kaynaklanan alacağına karşılık davalı aleyhine 26/01/2017 tarihinde Antalya …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile; 21.800,46 TL asıl alacak, 0,00 TL işlemiş faiz olmak üzere 21.800,46 TL takip başlattığı, %9,75 oranında avans faiz talep ettiği, davalı taraf 01/02/2017 tarihinde yetkiye, takibe, borcu ve faize ve tüm ferilerine itiraz etmiş olmakla, yetki itirazının kabulü ile aynı takibin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yeniden başlatıldığı ve bu takibe de 07/03/2017 tarihinde davalı tarafından itiraz edildiği görülmüştür.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemede, davacının 2016 yılına ait yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin açılış tasdiklerinin süresi içerisinde yaptırıldığı, 2016 yevmiye defterinin kapanış tasdikinin de süresi içerisinde yaptırıldığını, davacı tarafın ibraz edilen 2016 yılı ticari defterleri usulüne uygun tutulmuş olduğunu, davacı tarafın usulüne uygun tutulan ticari defter kayıtlarına göre; davalının cari hesabının 120 Alıcılar ve 320 Satıcılar hesaplarında takip edildiğinin görülmüş olduğunu, davacının ticari defter kayıtlarına göre 01.01.2016 tarihli açılış fişinde 2015 yılından davacının davalıdan 19.281,37 TL alacağının olduğu, 2016 yılında davacının davalıya 131.599,21TL fatura düzenlediği, davalının bunun karşılığında 74.867,77TL banka havalesi ile Ödeme yaptığı, yine davalının davacıya 54.21235TL malzeme faturası düzenlediği ve 31.12.2016 tarihli 328 nolu kapanış yevmiy maddesinde davacının davalıdan (19.281,37 TL + 131.599,21 TL – 74.867,77 TL – 54.212,35 TL) 21.800,46 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu ve takibinde bu tutar üzerinden açıldığı görülmüştür. Davalının davacının elinde bulunduğunu iddia ettiği mallar ile ilgili düzenlediği ve davacıya noter kanalı ile gönderdiği ve davacının faturaları yine ihtarname ile iade ettiği faturaların davacının kayıtlarında yer almadığını, mutabakat formu incelendiğinde; davacı ile davalı arasında 20.10.2016 tarihinde yapılan mutabakata göre 03.10.2016 tarihi itibari ile davacının davalıdan 23.812,49TL alacaklı olduğu konusunda her iki tarafın kaşesi ve imzasının içeren bir mutabakat formu imzalandığı görülmüş olup davacı kayıtlarında da 03.10.2016 tarihinde davalıdan 23.812,49TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu görülmüş, konsinyenin bir malın mülkiyet devri yapılmaksızın başka bir kişiye satılması amacıyla gönderilmesi olduğu, bu şekilde gönderilen mala konsinye mal, satış işlemine de konsinye satış denildiği, konsinye mal gönderen konsinyör, kendisine konsinye mal gönderilen ise konsinyi olarak isimlendirildiği, VUK’nun 230/5’inci maddesi uyarınca mal hareketinin sevk irsaliyesine bağlanması zorunlu olduğu, bu nedenle malın konsinyiye gönderilmesi sırasında, konsinyör tarafından (taşımayı konsinyi yapıyorsa konsinyi tarafından) sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve malların konsinye suretiyle gönderildiğinin belirtilmesi gerekir. Ancak davalının konsinye malların teslimi ile ilgili dava dosyasına herhangi bir irsaliye sunmadığı, bu haliyle lehine delil olan davacı taraf defterleri, taraflar arasındaki yazışmalar uyarınca, davacının, takipteki alacağı kadar davalıdan alacağı bulunduğu ve ödenmediği, davalı tarafın konsinye mal bedeli savunmasını ispatlanamamış olduğu, keza davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmamış olması ve bu nedenle de delil listesinin de süresinde olmadığı, davacının, muvafakatinin da bulunmadığı, keza süresinde dahi olsa bile konsinye satışa ilişkin belge ve bilgilerini de sunmadığı, kaldı ki taraflar arasındaki mutabakatname uyarınca takipteki alacaktan daha fazlasının davalı tarafça kabul edildiği, mutabakat metni altındaki imzayı inkarının da olmadığı, takibe konu alacağın ödendiğine dair bir delil de sunulmadığından, davacı tarafça defterlerinin mutabakat ile uyumlu olması da dikkate alındığında, davalının itirazında haksız olduğuna ve itirazının iptaline karar vermek gerekmiştir.
Alacağın dosyadaki sözleşme ve fatura içeriğiyle davalı yönünden likit olduğu, bu nedenle kabul edilen dava değeri üzerinden ayrıca taktiren %20 oranında davacı lehine inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulüne, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasındaki takibe itirazın iptaline, takibin aynı şartlarla devamına,
2-Kabul edilen dava değeri üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 4.360,09TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.489,19 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 372,30 TL harcın mahsubu ile 1.116,89 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 372,30 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı, 7,25 TL vekalet pulu ve 1.154,51 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplma 1.570,06 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 2.616,06 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.