Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/436 E. 2018/538 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/436 Esas
KARAR NO : 2018/538
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 24/05/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı arasında Genel Kredi Sözleşmeleri uyarınca davalıya çek taahhüt kredisi ve taksitli ticari kredileri kullandırıldığını, kredi borçlarının zamanında ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek davalıya ihtarname gönderildiği, davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından başlatılan icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlu hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmelerine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi nedeni ile başlatılan takibe yapılan itirazın İİK’nın 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, Genel Kredi Sözleşmelerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlusuna tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi…’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 07/12/2017 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporunda; davacı banka ile davalı borçlu arasında 26/11/2012 tarihli 250.000 TL ve 11/04/2014 tarihli 1.000.000 TL bedelli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiği, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan 260.649,19 TL alacağı bulunduğu, ancak, davacının talebi dikkate alınarak taleple bağlılık kuralı gereği alacağın 260.088,12 TL olduğu, davacı bankanın, davalının elinde bulunan 11 adet çek yaprağının sorumluluk bedeli toplamı 14.430 TL depo edilmesi talebinde bulunabileceği, asıl alacak üzerinden temerrüt faizi ve faizin gider vergisinin takip tarihinden itibaren davalıdan talep edebileceği bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında, davacı banka tarafından davalıya kullandırılan ve ödenmeyen kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, davalı hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen likit alacak miktarlarından taleple bağlı kalınarak 260.088,12 TL alacak miktarına yönelik, davalı borçlunun vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği anlaşılmış; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan talep ve kabul edilen asıl alacak miktarı 260.088,12 TL üzerinden davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalı borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasındaki itirazının iptaline, takibin talepnamedeki koşullar ile devamına,
2-Kabul edilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 52.017,62 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 18.753,33-TL karar ve ilam harcından 4688,09-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 14.065,24-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 22.421,09-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 4688,09 TL peşin ve icraya yatan harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 600 TL bilirkişi ücreti ve 81,50 TL tebligat giderlerinin toplamı 5.405,59 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalı ¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.