Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/43 E. 2019/134 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
ESAS NO : 2014/126 Esas
KARAR NO : 2019/120
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/04/2014
KARAR TARİHİ: 14/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı asıl borçlu … Şti. arasında “genel kredi sözleşmesi” akdedildiğini, 16.08.2013 tarihli 4.000.000 TL’lik bu sözleşmeye istinaden dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, bu sözleşmeyi davalılar …, …, … ve …’un müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, borçluların kredi borcunu ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek Üsküdar 10. Noterliği vasıtasıyla 21.02.2014 tarih ve …yevmiye sayılı ihtarname ile borcun ödenmesinin istendiğini, fakat verilen süre içerisinde borç ödenmediğinden İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalıların icra takibine karşı borca ve borcun fer’ilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle takibin durduğunu, davalıların itirazlarının haksız, yasal dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalıların sırf takibi durdurmayı amaçlayan haksız itirazlarının iptaline, takibe takip talebindeki şartlarla devam edilmesine, davalılar aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili ise cevap dilekçesinde; yetkili icra dairelerinin İstanbul İcra Daireleri olduğunu, yetki itirazlarının bulunduğunu, takipteki asıl alacak miktarının gerçeği yansıtmadığını, bankaca gönderilen hesap katına itiraz edilmiş olduğunu, taraflar arasında bir mutabakat bulunmadığından alacağın muaccel hale gelmediğini, davalıların sorumluluğunun yalnız kefalet limitleri ile sınırlı iken davacı bankaca bu durum gözetilmeden takip işlemlerinin başlatıldığını, davacı tarafından yürütülen faiz oranının davalı borçluların ekonomik özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte olduğunu, talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, icra inkâr tazminatının istenmemesi gerektiğini belirterek haksız davanın reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama devam ederken … A.Ş tarafından dosyaya 24.10.2016 tarihli dilekçe sunulmuş, dilekçede görülmekte olan dava kapsamında borçlu şirketten mevcut …bank T.A.Ş. alacaklarının müvekkili şirket tarafından devir ve temlik alındığı belirtilerek ekinde…Noterliği’nce düzenlenen 29.09.2016 tarihli – … yevmiye numaralı “temlik sözleşmesi” sunulmuştur. Dosyaya sunulan temlik sözleşmesi incelenmiş, temlik sözleşmesinin usul ve yasaya uygun olarak düzenlenmiş olduğu,…bank T.A.Ş. tarafından dava konusu icra takip dosyasına konu alacağın temlik alan … A.Ş.’ye devredildiği anlaşılmıştır.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı dosyası getirtilmiş, dosyada yapılan incelemede, davacı tarafça asıl borçlu … ve borca kefil işbu davanın davalıları aleyhine davaya dayanak yapılan nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmelerine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların icra vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Davalılar vekilince cevap dilekçesinde ilk itiraz olarak takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu iddia edilmiş ise de; icra takip dosyasında yasal süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmadığı ve İstanbul İcra Daireleri yetkili hale gelmiş olmakla ve ayrıca davalıların müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak imzaladıkları genel kredi sözleşmesinin “yetki sözleşmesi” başlıklı bölümünde anlaşmazlıkların çözümünde “İST.” kısaltması ile İstanbul Mahkeme ve İcra Daireleri’nin yetkili olacağı belirtilmiş olduğundan davalının yetki itirazları Mahkememizce yerinde görülmemiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı, bilirkişi raporları kapsamı, birlikte değerlendirilmiştir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmeleri ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden 07.05.2015 tarihli duruşmada verilen 3 nolu ara kararı gereğince konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, dosya tüm ekleri ile birlikte 18.09.2015 tarihinde bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenerek 23.03.2016 tarihinde dosyaya sunulan bilirkişi raporunda sonuç itibariyle “…davacı bankanın 26.02.2014 icra takip tarihi itibariyle davalılardan 193.372,85-TL. alacaklı olduğu, ayrıca icra takip tarihinden itibaren talep edilebilecek temerrüt faizi oranının %52,5 olduğu…” belirtilmiş, rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalılar vekili tarafından 04.04.2016 tarihli dilekçe ile bu bilirkişi raporuna itirazda bulunulmuş, daha sonra Mahkememizce 07.03.2017 tarihli duruşmada verilen 3 nolu ara kararı ile davalı tarafın itirazları da dikkate alınarak yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilerek dosya 20.03.2017 tarihinde bankacı bilirkişi …’ye tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 24/10/2017 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür. Bu bilirkişiden alınan 24/10/2017 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiş, raporun gerekçeli, denetlenebilir, uyuşmazlığı çözmeye yeterli, toplanan delillere ve dosya kapsamına uygun olduğu kabul edilmiş; aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli nitelik ve yeterlilikte bulunarak mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacı banka tarafından dava dışı … Şti.’ne kullandırılan ve davalılarca müşterek borçlu – müteselsil kefil sıfatıyla imzalanan taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında ödenmeyen nakdi ve gayri nakdi kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, asıl borçlu ve kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan davalılar hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere davacı bankanın, 26.02.2014 takip tarihi itibariyle davalılardan 192.390,87 TL. asıl alacak, 1.509,02 TL. işlemiş faiz ve 75,45 TL. BSMV olmak üzere toplam 193.975,34 TL. alacaklı olduğu, 192.390,87 TL. olarak tespit edilen asıl alacak miktarına talep miktarı ile sınırlı olmak üzere takip tarihinden itibaren %40 oranında temerrüt faizi ile %5 gider vergisi istenebileceği; Yüksek Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamış bulundukları 16.08.2013 tarihli 4.000.000 TL.’lık genel kredi sözleşmesindeki kefalet limitlerinin de 4.000,000 TL. olduğu dikkate alındığında her bir davalının (kefilin) kefalet limiti içinde kalan takip miktarıyla kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu tutulması gerektiği, takibe ve borç miktarlarına yönelik itirazlarının haksız olduğu ve İİK’nun 67. maddesi gereğince iptalinin gerektiği kanaatine varılmış, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; İstanbul … İcra Dairesinin … E. sayılı takip dosyasında davacının davalıdan 193.975,34-TL alacaklı olduğunun tespitine, bu miktara vaki itirazın iptaline, asıl alacak 192.390,87-TL’ye takip tarihinden itibaren %40 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 gider vergisi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminat tutarı 38.795,07-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 13.250,45-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 3.332,40-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 9.918,05-TL. harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 1.548,50-TL. yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.539,31-TL. yargılama gideri ile, icra takibi başlatılırken ve dava açılırken davacı tarafça yatırılan peşin harçlar toplamı olan 3.332,40-TL.’nin toplanması suretiyle hesaplanan toplam 4.871,71-TL. yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar …, …, … ve … tarafından yapılan toplam 31,00 TL. yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 0,18 TL. yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine, geriye kalan kısmın bu davalılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 17.588,52 -TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalılardan …, …, … ve … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.157,49-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır
Davacı Taraf Yargılama Giderleri Dökümü:
25,20-TL başvuru harcı
3,80-TL vekalet harcı
1.200,00-TL bilirkişi ücreti
319,50-TL tebligat ve posta ücreti
+___________________________
1.548,50-TL Toplam
(Kabul ve red oranın
göre hesaplanan: 1.539,31-TL.)
3.332,40-TL. Peşin Harç Toplamı (975,60 TL ve 2.356,80 TL’nin toplamı)
+___________________________
4.871,71-TL.