Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/354 E. 2020/867 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/354 Esas
KARAR NO:2020/867

DAVA :İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:10/04/2017
KARAR TARİHİ:08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı …’ in ruhsat sahibi olduğu … plakalı … model … markalı, … AŞ tarafından Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi olarak düzenlenen …/0 Yenileme Numaralı Kasko Sigorta Poliçesi teminatı altında bulunan araç, 31.10.2016 Tarihli trafik kazasına karıştığını ve sigorta şirketinin 16.12.2016 Tarihli red yazısıyla, ödeme yapmaması üzerine …. Sulh Hukuk Mahkemesi … D. İş Dosyası kapsamında mahkemece tayin edilen bilirkişi incelemesi ile belirlenen 29.000,00 TL asıl alacak tazminat ve 1.172,20 TL asıl alacak yargılama gideri işlemiş faizi ile birlikte 13.02.2017 tarihinde toplam 31.127,66 TL alacak …. İcra Müdürlüğü… E. Sayılı dosya kapsamında başaltılan ilamsız icra takibine ilişkin olarak Kasko Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan likit, muayyen, muaccel alacak talebimize ilişkin davalının asıl alacak ve asıl alacağa işletilen faize 21.02.2017 Tarihli haksız ve kötüniyetli itirazın iptali, takip boçlusu/davalının hasarın oluştuğu günden itibaren sergilediği haksız ve kötüniyetli tavrın icra takibi sürecinde de tekrarlanmış olması, asıl alacağın %100’ü oranında (%20’sinden aşağı olmamak üzere) icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu 31/10/2016 tarihli kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın şirketleri nezdinde 19/04/2016-2017 vadeli, … sayılı Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi bulunmakta olduğunu, yapılan incelemede kaza tespit tutanağında sürücünün kaza mahallinden firar ettiğinin belirlendiğini, ilgili kişinin kaza yerinden ayrılması teminat dışında tutulan bir husus olduğunu, kazada bilincini kaybeden bir kişinin kazadan bir sat sonra tedavisinin sürmesi gerekir iken kaza mahalline dönmesi hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle … Hastaneleri Kurumu’ na , … Üniversitesi ‘ ne ve … Şehit … Polis Merkezine müzekkere yazılmasını, huzurdaki haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı yan kötü niyetle icra takibinde bulunduğu ve itirazın iptali davası açtığı için alacağın %20 ‘ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karara verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu olarak …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğünün… Es. Sayılı Dosyası, … İlçe Emniyet Müdürlüğü yazı cevapları ile Sağlık Bakanlığı ‘ na yazılan müzekkere cevapları , poliçe sureti celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 25/12/2018 tarihli celse dokuz nolu ara karar gereğince, iddia, savunma, toplanan deliler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişiler olarak Prof. Dr. M. …, Yard. Doç. Dr. … ile sigorta konusunda uzman … seçilmiş, adı geçen bilirkişi heyetince sunulan 27/05/2019 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, Kasko poliçesinden kaynaklanan zarar bedeli nedeni ile itirazın iptali istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83.maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; davacı ile davalı … A.Ş. arasında genişletilmiş kasko sigortası sözleşmesi bulunmasına, davanın 6502 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra açılmasına ve sigortalı aracın hususi araç olmasına göre davacının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin de tüketici işlemi olduğu anlaşılmaktadır. (Aynı yönde Yargıtay 17 HD’nin 2016/18238 E-2017/9723 K , 2015/4929E-2017/10903 K sayılı emsal ilamları)
Bu bakımdan uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davalı … şirketine karşı açılan davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Açıklanan bu gerekçe ile mahkememizin görevsizliğine İstanbul Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulma yoluna gidilmiştir.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin … TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır