Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/240 E. 2020/595 K. 19.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/240 Esas
KARAR NO:2020/595

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:08/03/2017
KARAR TARİHİ:19/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tüketici … tarafından davacı şirketten 05.01.2015 tarihinde satın alman … marka cep telefonunun, tarafından garanti süresinde dört kez davalı şirkete onarılması için gönderilmiş olduğunu, teknik servis tarafından onarım yapılmadan cihazın iade edildiğini, tüketici tarafından … Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığı’ na başvuru yapıldığını, … Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının … sayılı kararı uyarınca tüketicinin talebinin kabulüne ve 2.200,00 TL. bedel iadesine karar verildiğini, tüketicinin ilgili mahkeme kararına dayanarak … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile davacı aleyhine ilamlı icra takibi başlattığını, müvekkili şirket tarafından 07/10/2015 tarihinde icra dosyasına 2.738,00-TL yatırıldığını, tüketiciye yapılan ödemenin rücuen tahsili talebi ile …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirket …, telekomünikasyon sektöründe … ve … ürünleri distribütörlüğü, … satış sonrası teknik servis hizmetleri gibi hizmetleri sunma, kamu tüzel kişileri de … olmak üzere tüketiciye sunulmuş olan mal veya hizmetleri ya da bu mal veya hizmetlerin hammaddelerini yahut ara mallarını yurt dışından getirerek satışa sunan ve satıcı firmaya ulaştıran ithalatçı firma özelliklerini taşıdığını, davacı şirketin, söz konusu ayıplı cihazı ithalatçı firma …’dan temin ettiğini, ayıplı mal ifa etmek nedeniyle tüketiciye karşı sorumlu tutulan nihai satıcı davacı şirketin, kendisine bu malı ticari ve mesleki faaliyeti çerçevesinde satmış olan ithalatçı firmaya karşı Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca rücu edilebileceğini, davacı şirketin dava konusu cihazı ithalatçı firma olan davalı şirketten aldığına dair 31.12.2012 tarihli irsaliyeli faturanın dilekçe ekinde sunulduğunu, dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, davacı tarafça sunulan dava dilekçesinde ve daha önce başlatılmış olunan icra takibinde kendilerince bedelini ödemek zorunda kaldıkları cep telefonu hakkında hiç bir ayrıntılı bilgi verilmediğini, davacının hangi cep telefonuna ilişkin bedel iadesi yaptığını açıklaması gerektiğini, davacının hangi cep telefonuna ilişkin olarak rücu talep ettiğinin belirlenebilmesi için ilgili cep telefonu aynı marka ve model cep telefonlarından ayırt edilebilecek olan IMEI numarasının bildirilmesi gerektiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan ve davaya konu hakem heyeti kararı üzerinde el yazısı ile yazılmış olan … IMEI numarası üzerinden davalı şirket kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde ilgili cep telefonunun davalı şirketin … Teknik Servis’ince değiştirilmiş olduğunu, dilekçe ekinde sunulan teknik servis tutanaklarından da görüleceği üzere … IMEI numaralı cep telefonunun 13.12.2013 tarihinde davalı şirket teknik servisine gönderilmiş olduğunu, teknik servis tarafından yapılan inceleme neticesinde ilgili cihazın ayıplı olduğu tespit edilmiş ve cihazın aynı marka ve model … IMEI numaralı cihaz ile değiştirilmiş olduğunu, değiştirilen ilgili cihazın 23.12.2014 tarihinde tekrar yetkili servise gönderilmesi üzerine yine davalı şirketin yetkili servisince yapılan incelemede değişim sonucu verilen yeni cihazında ayıplı olduğunun tespit edilmiş ve cihazın yine aynı marka ve model … IMEI numaralı cihaz ile değiştirilmiş olduğunu, son cihazın 06.02.2015 ve 25.02.2015 tarihlerinde iki kez daha yetkili servisine gönderilmiş olduğunu ancak yetkili servisçe yapılan incelemelerde cihazda herhangi bir ayıp bulunmadığı tespit edilerek tüketiciye iade edildiğini, … prosedürleri gereğince değiştirilen ayıplı cihazlara İlişkin olarak tüketiciye yeni bir cihaz verildikten sonra eski cihaz tüketiciden teslim alınarak imha edildiğini, Tüketici Hakem Heyeti kararında belirtilen IMEI numaralı cihazın davalı şirketin ithalatını ve sonrasında piyasaya satışını yapmış olduğu orijinal nitelikte bir cihaz olması ihtimali bulunmadığını, dava dilekçesinde ilgili cihazın 05.01.2015 tarihinde nihai tüketiciye satılmış olduğu iddia olunmaktaysa da ilgili cihazın 13.12.2013 tarihinde yetkili teknik servise gönderilmiş olduğu göz önüne alındığında bununda mümkün olmadığını, cihazın ayıplı olduğu iddiası ile hakem heyetine yapılan başvuru hakkında davalı şirketin bilgilendirilmediğini, icra takibi başlatılana kadar yapılan ödeme konusunda da davalı şirkete herhangi bir bilgi verilmediğini, Hakem heyetlerinin iş yükü nedeniyle hiç dosya incelenmeden, şikayet edilenin savunması alınmadan ve alınsa dahi değerlendirilmeden şablon şeklinde tüketiciyi koruma refleksi ile tüketici lehine karar verilmesinin bir adet haline geldiğini, incelemeye tabi tutulan cihazın dahi IME1 numarasında hata olduğunu, iş bu nedenle hakem heyetince yapılan incelemenin eksik ve yetersiz olduğunu, muhtemel bir teknik inceleme yapılmaksızın verilen hakem heyeti kararına karşı yasal yollara başvuru yapılmayarak, ürün bedelinin ödenmesi karşısında ödenen bedelin davalı şirketten istenilmesinde hiç bir haklı yan bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından davacıya böyle durumlarda doğrudan bilgilendirme yapılarak gerekirse hakem heyeti kararına itiraz etmesi gerektiğinin izah edilmiş olup, doğrudan ödeme yapılmaması ve hakem heyeti kararına itiraz edilmesi gerektiğinin davacıya bildirilmiş olmasına karşın davacı tarafından hiç bir yasal yola başvurulmadığının ortada olduğunu, Tüketici mevzuatı gereğince bedel iadesinin aslında sözleşmeden dönme iradesinin bir tezahürü olduğunu, davacı tarafından bedelin iade edilmesine istinaden tüketiciye satılan cihazın geri alınması gerektiğini, tüketicinin bu yönde var olan talebi reddetmesi halinde ise davacı tarafça ilgili hakem heyetinden bu yönde karar verilmesinin istenilmesinin yasa gereği mümkün olduğunu, davacının bu sorumluluklarım yerine getirmediğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının rücu talebinin haklı olduğu düşünülse dahi ilgili cihazın davalı tarafa iadesinin gerektiğinin de tartışmasız olduğunu, ilgili cihazı taraflarına göndermeyen davacının doğrudan icra takibi yapmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacının, müvekkili şirketten herhangi bir alacağı olduğu düşünülse dahi bu alacağın ancak satılan ürün sebebi ile davalı şirkete ödenen bedel kadar olacağını, davacının kar payı … tüm bedeli istemesinin davacının haksızlığını ispatlar nitelikte olduğunu belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddine, davacının kötü niyetli takibi dolayısıyla takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava ; tüketici hakem heyeti kararına istinaden yapılan ödemenin rücuen tahsili amacıyla başlatılan, takibe yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı; dava dışı tüketici tarafından, tüketiciye sattığı cep telefonu nedeniyle hakem heyetine başvurulduğunu, hakem heyeti kararı uyarınca tüketiciye toplam 2.738,00 TL ödediğini, davalının distribütör olması nedeniyle müteselsil sorumlu olduğunu, kendisininde telefonu da davalıdan aldığını beyanla başlatılan icra takibine davalının yaptığı itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise davanın reddini savunmuştur.
Dava dışı tüketiciye davacı tarafından 05/01/2013 tarihinde 2.200,00 TL bedel ile cep telefonu satıldığı, telefondaki ayıplar nedeniyle davalı tarafından iki kez değişim işlemi yapıldığı, akabinde de hakem heyeti tarafından bedel iadesine karar verildiği, davacı tarafından bu kapsamda toplam 2.738,00 TL ödendiği, taraflar arasında satış sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, davalının distribütör olduğu sabittir.
Hal böyle olunca hakem heyeti kararı uyarınca, dava dışı tüketiciye ödeme yapan satıcı/davacı, telefonu kendisine satan distribütör davalıdan ödediği bedeli rücuen isteyebileceğinden ve alacak belirlenebilir olduğundan, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında takibe yaptığı itirazın İPTALİ ile takibin aynen devamına,
2-Asıl alacağın %20’si oranındaki 547,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 187,04-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 155,64-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL peşin harç, TL başvuru harcı, 31,40-TL vekalet harcı, 4,60-TL vekalet pulu ve 866,80 -TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 934,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 2.738,04-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, miktarı itibariyle kesin olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/10/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı