Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/176 E. 2018/220 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/176 Esas
KARAR NO : 2018/220
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/02/2017
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile 3.000 adet çelik yelek üretimi ve müvekkili şirkete teslimi konusunda 19/01/2017 tarihinde yapılan anlaşma gereği 300.000 USD mal bedelinin yarısı 150.000 USD’nin davalı hesabına yatırıldığını, davalının sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmeyerek paranın yatırıldığı tarihten itibaren 7 gün içinde malların teslim edilmediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkili tarafından davalı şirket hesabına yatırılan 150.000 USD’nin 19/01/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ikametgahı gereği… Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili … ile davacı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, müvekkili şirketin edimini taahhüt veya şirkete kefil de olmadığını, bu nedenle dava konusu bedelden sorumlu tutulamayacağını, müvekkili şirket tarafından sipariş yapıldığını ve tedarik aşamasına geçildiğini ancak, davacının ürünü almak istemediğini ve kalan bedeli ödemediğini, davacı tarafın sözleşmeden döndüğünü, teslim hususunda taraflar arasında kararlaştırılan kesin bir vade tarihinin de bulunmadığını, davacı tarafça müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava; davacı tarafça sipariş edilen ancak, teslim edilmediği ileri sürülerek sözleşmeden dönülmesi nedeniyle teslim edilmeyen çelik yelekler için davalı tarafça ödenen ürün bedelinin davalı taraftan tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki sözleşme ve sözleşmeden dönüldüğü her iki tarafın kabulündedir. Sözleşmeden dönülüp, peşin ödenen ürün bedelinin tahsili istendiğine göre, TBK’nun 89.maddesi gereğince para borcunun ifa yeri, alacaklının yerleşim yeridir. HMK’nun 10.maddesi gereğince borcun ifa edileceği yerdeki mahkemelerin de yetkili olduğu düzenlenmiş olup, davacı alacaklının yerleşim yeri Kağıthane olduğundan, mahkememiz işbu davaya bakmakta yetkilidir ve bu nedenle davalı tarafın yetki itirazı yerinde değildir.
Davacı yan, sözleşmenin yapıldığı tarihte davalı şirkete sipariş ettiği mal bedelinin yarısı 150.000 USD ödeme yaptığını, sözleşme gereği malların 7 gün içinde taraflarına teslim edilmediğini ileri sürmüş, davalı gerçek kişi, davacı ile ticari ilişkisi olmadığını, bu nedenle dava konusu bedelden sorumlu tutulamayacağını; davalı şirket ise, ürünlerin teslimi hususunda vade tarihinin bulunmadığını, davacı tarafça temerrüde düşürülmediğini savunmuşlardır.
Dosya kapsamından; davacı ile davalı gerçek kişi arasında yapılmış bir sözleşmenin varlığı ile adı geçen davalıya yapılmış bir ödemenin varlığı davacı tarafça kanıtlanamadığından, davalı gerçek kişi …’e yönelik açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı şirket yönünden ise; tarafların iddia ve savunmaları, sunulan delil ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket ile davalı şirket arasında yapılan 19/01/2017 tarihli anlaşma gereği davacı şirket tarafından davalı şirkete sipariş edilen mal bedelinin 300.000 USD olduğu, davacı tarafça, dosyaya sunulan tarafların kabulünde olan ödeme dekontuna göre davalı hesabına 19/01/2017 tarihinde 150.000 USD ilk ödemenin yapıldığı, geri kalan ödemenin mal tesliminde yapılacağı konusunda anlaşıldığı, bu hususların tarafların kabulünde olduğu, davacı şirketin satın aldığı malların davalı şirket tarafından davacıya teslim edilmediği, bu durumun aksinin davalı tarafça ispat edilemediği, sözleşmeden dönülmesi nedeniyle TBK’nun 125/3.maddesi gereğince, teslim edilmeyen ürün bedeli olan davalı şirket hesabına gönderilen 150.000 USD’yi isteyebileceği, davalı şirketin davadan önce temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından, davalı şirkete yönelik açılan davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davalı gerçek kişiye yönelik açılan davanın REDDİNE,
2-Davalı …Şirketi’ne yönelik davanın Kabulü ile 150.000 USD’nin dava tarihi olan 22/02/2017 tarihinden itibaren 3095.Sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince işletilecek faizi ile birlikte adı geçen davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 37.107,70-TL karar ve ilam harcından 9.276,93-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 27.830,77-TL harcın davalı…A.Ş.’nden alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 35.679-TL vekalet ücretinin…A.Ş.’nden alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı gerçek kişi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 35.679 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı …’e verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 9.276,93 TL peşin ve tamamlama harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 115 TL tebligat giderlerinin toplamı 9.427,93 TL yargılama giderinin …A.Ş.’nden alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde talep halinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkca okundu, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.