Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/117 E. 2023/98 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/117 Esas
KARAR NO :2023/98

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:30/01/2017
KARAR TARİHİ:09/02/2023

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; halka açık …’in bağlı ortağı …’in ve dolaylı olarak …’in sermayesinin ve/veya malvarlığının, örtülü kazanç aktarımı filini teşkil eden işlemler yoluyla davalı … ve davalı şirketlere aktarıldığını, … tarafından, davalı şirketlerden temin edilmiş gibi gösterilen ancak, gerçekte mevcut olmayan mal ve hizmetlere karşılık, davalı … ve davalı şirketler lehine çek keşide edilmesi, …’in davalı şirketlerden olan alacaklarını tahsil etmemesi, … tarafından davalı şirketlere borç verilmesi gibi işlemler yoluyla …’in malvarlığının 6362 sayılı SPK’nun 21.md ve 110/(c) md hükmüne aykırı olarak örtülü kazanç aktarımı filini teşkil eden işlemler yoluyla azaltıldığını, …’in malvarlığının basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı işlemler vasıtasıyla davalılara aktarılmasının örtülü kazanç aktarımı yasağına aykırılık teşkil ettiğini ve SPK’nun 94/1.md gereğince aktarılan malvarılığının davalılar tarafından … İplik’e iadesinin gerektiğini, … ve …’in faiz hariç 12.939.158,18 TL ve 480.000 USD zarara uğradığını ileri sürerek dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 147.795,74 TL’nin davalılardan tahsili ile … ve bağlı ortağı … İplik’e iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu işlemler nedeniyle hiçbir kusuru, hukuka aykırı eylemi veya hatası bulunmadığını, müvekkili şirketin ticari ilişkiden kaynaklı … İplik’ten alacaklı olduğunu, ticari defter ve kayıtlar incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını, ayrıca davacı tarafın da borcun gerçek olduğunu kabul ettiğini ileri sürerek dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Dava; halka açık … A.Ş.’nin bağlı ortaklığı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin, davalı gerçek ve tüzel kişiler tarafından, dava dilekçesinde açıklanan ve 6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile yasaklanmış örtülü kazanç aktarımı yoluyla zarara uğratılması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 12.939.158,18 TL ile 480.000 USD’den şimdilik 147.795,74 TL’sinin zarara sebebiyet verdiği ileri sürülen davalılardan tahsili ile … A.Ş. ve bağlı ortaklığı … San. Ve Tic. A.Ş.’ye iadesi istemine ilişkindir.
Olaya uygulanması gereken 6362 sayılı SPK’nun 21.maddesi, Örtülü Kazanç aktarımı Yasağı başlığı ile; “Halka açık ortaklıklar ve kolektif yatırım kuruluşları ile bunların iştirak ve bağlı ortaklıklarının; yönetim, denetim veya sermaye bakımından doğrudan veya dolaylı olarak ilişkide bulundukları gerçek veya tüzel kişiler ile emsallerine uygunluk, piyasa teamülleri, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine aykırı olarak farklı fiyat, ücret, bedel veya şartlar içeren anlaşmalar veya ticari uygulamalar yapmak veya işlem hacmi üretmek gibi işlemlerde bulunmak suretiyle kârlarını veya malvarlıklarını azaltarak veya kârlarının veya malvarlıklarının artmasını engelleyerek kazanç aktarımında bulunmaları yasaktır.
Halka açık ortaklıklar ve kolektif yatırım kuruluşları ile bunların iştirak ve bağlı ortaklıklarının, esas sözleşmeleri veya iç tüzükleri çerçevesinde basiretli ve dürüst bir tacir olarak veya piyasa teamülleri uyarınca kârlarını ya da malvarlıklarını korumak veya artırmak için yapmaları beklenen faaliyetleri yapmamaları yoluyla ilişkili oldukları gerçek veya tüzel kişilerin kârlarının ya da malvarlıklarının artmasını sağlamaları da örtülü kazanç aktarımı sayılır.
Halka açık ortaklıklar ve kolektif yatırım kuruluşları, ilişkili taraf işlemlerinin emsallerine, piyasa teamüllerine, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine uygun şartlarda gerçekleştirilmiş olduğunu belgelemek ve bu durumu tevsik edici bilgi ve belgeleri en az sekiz yıl süre ile saklamak zorundadırlar. Birinci fıkrada belirtilen ilkelere aykırılığın tespitinde izlenmesi gereken usul ve esaslar Kurul tarafından belirlenir.
Kazanç aktarımının Kurulca tespiti hâlinde halka açık ortaklıklar, kolektif yatırım kuruluşları ile bunların iştirak ve bağlı ortaklıkları, Kurulca belirlenecek süre içinde kendilerine kazanç aktarımı yapılan taraflardan, aktarılan tutarın kanuni faizi ile birlikte mal varlığı veya kârı azaltılan ortaklığa veya kolektif yatırım kuruluşuna iadesini talep eder. Kendilerine kazanç aktarımı yapılan taraflar Kurulca belirlenecek süre içinde aktarılan tutarı kanuni faizi ile birlikte iade etmek zorundadır. Örtülü kazanç aktarımı yasağının ihlali ile ilgili 94 üncü ve 110 uncu maddeler ile ilgili mevzuatta öngörülen hukuki, cezai ve idari yaptırımlar saklıdır.
” hükmünü;
Aynı kanunun 94.maddesinde ise Örtülü Kazanç Aktarımında Uygulanacak Tedbirler başlığı ile; “Kurul, 21 inci maddede belirtilen işlemlerde bulundukları tespit edilen halka açık ortaklıklar, kolektif yatırım kuruluşları ve bunların bağlı ortaklıkları ile iştiraklerinden denetleme sonuçlarının Kurul tarafından belirlenecek usul ve esaslar dâhilinde ortaklara duyurulmasını istemeye, Kurulca belirlenen tutarın tayin edilen süre içinde iadesi için dava açmaya yetkilidir.
” hükmünü içermektedir.
Yukarıda değinilen yasal düzenlemelere göre örtülü kazanç aktarımı eyleminin gerçekleşmesi için; yapılan örtülü işlem sonucunda halka açık anonim ortaklığın (ve/veya bağlı ortaklığın) kârı ve/veya mal varlığının azalması ya da artmasının aktif yahut pasif tutumla engellenmesi gerekir.
SPK. m. 21/1 hükmünün uygulama alanı bulabilmesi için ilişkili şirketle/şahısla yapılan örtülü işlem sonucunda, halka açık anonim ortaklığın ya da onun iştirak veya bağlı ortaklığının maddi bir zarara uğramış olması ve bu kapsamda kârı ve/veya mal varlığı toplamının/unsurlarının azalması veya kârlarının veya malvarlıklarının artmasını engelleyerek kazanç aktarımında bulunulması gerekmektedir. SerPK m. 21/2 uyarınca, halka açık ortaklıklar ile bunların iştirak ve bağlı ortaklıklarının, kârlarını ya da malvarlıklarını korumak veya artırmak için yapmaları beklenen faaliyetleri yapmamaları yoluyla ilişkili oldukları gerçek veya tüzel kişilerin kârlarının ya da malvarlıklarının artmasını sağlamaları da örtülü kazanç aktarımı sayılır.
Örtülü kazanç aktarımının birtakım hukuki sonuçları doğmakta olup, bunlar;
1.Anılan bu hükme aykırılığın özel hukuk alanındaki ilk sonucu, halka açık şirket ile onun iştirak veya bağlı ortaklığının yöneticilerinin ve kaynak aktarılan kişilerin “tazminat sorumluluğu”nun gündeme gelmesidir.
2.Halka açık ortaklıklar, ilişkili taraf işlemlerinin emsallerine, piyasa teamüllerine, ticari hayatın basiret ve dürüstlük ilkelerine uygun şartlarda gerçekleştirilmiş olduğunu belgelemek ve bu durumu tevsik edici bilgi ve belgeleri en az sekiz yıl süre ile saklamak zorundadırlar (SPK m. 21/3.)
3.Kazanç aktarımının Kurulca tespiti hâlinde halka açık ortaklıklar ile bağlı ortaklıkları, Kurulca belirlenecek süre içinde kendilerine kazanç aktarımı yapılan taraflardan, aktarılan tutarın kanuni faizi ile birlikte mal varlığı veya kârı azaltılan ortaklığa veya kolektif yatırım kuruluşuna iadesini talep eder. Kendilerine kazanç aktarımı yapılan taraflar Kurulca belirlenecek süre içinde aktarılan tutarı kanuni faizi ile birlikte iade etmek zorundadır(SPK m. 21/4).
4.Örtülü kazanç aktarımı yasağının ihlali halinde SerPK m. 94 uyarınca, Kurul, 21 inci maddede belirtilen işlemlerde bulundukları tespit edilen halka açık ortaklıklar, kolektif yatırım kuruluşları ve bunların bağlı ortaklıkları ile iştiraklerinden denetleme sonuçlarının Kurul tarafından belirlenecek usul ve esaslar dâhilinde ortaklara duyurulmasını istemeye, Kurulca belirlenen tutarın tayin edilen süre içinde iadesi için dava açmaya yetkilidir. Ayrıca SPK m. 92/1 uyarınca (SerPK m. 94/2 atfı sebebiyle) SPK’ya tabi ihraççıların, kanuna, sermaye piyasası mevzuatına, esas sözleşme ve fon iç tüzüğü hükümlerine veya işletme maksat ve mevzuuna aykırı görülen durum ve işlemleri sebebiyle sermayenin veya mal varlığının azalmasına veya kaybına yol açtığının Kurulca tespit edilmesi hâlinde, Kurul;
a)TTK hükümleri saklı kalmak kaydıyla ilgililerden aykırılıkların giderilmesi için tedbir almasını ve öngörülen işlemleri yapmasını istemeye ve gerektiğinde durumu ilgili mercilere intikal ettirmeye,
b)Bu durum ve işlemlerin hukuka aykırılığının Kurulca tespiti tarihinden itibaren üç ay ve her hâlde durum ve işlemin vukuu tarihinden itibaren üç yıl içinde iptal davası ve beş yıl içinde butlan veya yokluğun tespiti davası açmaya,
c)Bu durum ve işlemlerin mevcudiyetinin ilk derece mahkeme kararı ile tespit edilmesi veya bu karar beklenmeksizin Kurulun talebi üzerine mahkeme tarafından karar verilmesi hâlinde bu işlemlerde sorumluluğu bulunanların imza yetkilerini kaldırmaya, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulması hâlinde, yargılama sonuçlanıncaya kadar ilgilileri görevden almaya ve yapılacak ilk genel kurul toplantısına kadar görevden alınan yönetim kurulu üyelerinin yerine yenilerini atamaya, yetkilidir, şeklindeki sonuçlardır.
Somut olayda, dava dışı halka açık şirket ve bağlı ortaklığı yönünden sermaye piyasası mevzuatına aykırı olarak örtülü kazanç aktarımının bulunup bulunmadığının, varsa sözkonusu eylemler nedeniyle tazmini gereken bir zararın bulunup bulunmadığının tespiti için bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bilirkişiler SMMM …, SPK konusunda uzmanı Dr. … ve Ticaret Hukuku konusunda uzman Doç. Dr. …’a tevdi edilmiş; adı geçen bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan 07/01/2021 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüş; alınan bilirkişi kurulu raporu denetime elverişli olmadığından ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görülmediğinden bu kez, davacı tarafın ileri sürdüğü hukuksal ve maddi sebeplere dayalı olarak davalılardan tazmini gereken bir alacağın bulunup bulunmadığının, varsa sorumluluğu bulunan davalılar yönünden ayrı ayrı miktarlarının tespiti için yeni bilirkişi kurulundan rapor alınmasına karar verilmiş; bu yönden dosya bilirkişiler SPK konusunda uzman … ve SMMM …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi kurulundan alınan 10/06/2021 tarihli raporun ve davalı … … A.Ş. vekilinin itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan alınan 22/07/2022 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan 07/01/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; halka açık şirket … A.Ş.’nin bağlı ortağı …’in, doğrudan ve dolaylı olarak yönetim, sermaye ve pay sahipliği bakımından ilişkili olan davalılar tarafından, raporda ayrıntılı olarak açıklandığı şekilde …’in fonlarını kendilerine yada başkalarına aktarılmak suretiyle zarara uğratıldığı yönünde görüş bildirilmiş; raporda zarar hesabının yapıldığı görülmüştür.
Alınan 10/06/2021 tarihli bilirkişi kurulu kök raporunda özetle; dava dilekçesi ile iddia edilen; 2014 yılı başlarında …’ün kontrolüne geçen …’in, …’ün kontrolündeki diğer şirketler ile gayesiz bir biçimde ve şirket faaliyetleri ile ilgisi kurulamayan, şirket amacını gerçekleştirmeye yönelik olmadığı anlaşılan, …”ün şahsi işleri ile ilgili olduğu görülen kimi işlemler ile halka açık …’in bağlı ortaklığı konumundaki … varlıkları suistimal edildiği ve/veya … veya kontrolündeki şirketlere aktarıldığı, bu kayıpların kimi zaman çek keşide etmek suretiyle kimi zaman ise mal alım satımı suretiyle kimi zaman ise mal alım satımı suretiyle oluşan cari hesap alacaklarının tahsil edilmemesi nedeniyle oluştuğu, raporda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
Davalı … … A.Ş.yönünden; …’in herhangi bir mal ve hizmet karşılığı olmadan, davalı …’ün imzası ile davalı … Grubuna keşide edilen çekler yüzünden … İplik’in yükümlülük altına sokulduğu, bu nedenle anılan davalının oluşan zarardan sorumluluğunun bulunduğu;
Davalı … yönünden; SPK uzman raporunun 78-81 sayfalarında açıklanan işlemler ile …’in 1.572.051,68 TL parasının anılan davalı uhdesine geçirildiği ve bu nedenle …’in anılan davalı tarafından 1.572.051,68 TL zarara uğratıldığı;
Davalı … A.Ş.yönünden; SPK uzmarı raporunun 77-78 sayfalarında yapılan inceleme ve açıklamalar sebebi ile davalı … tarafından halka açık şirket olan … A.Ş’nin bağlı ortaklığı olan …’ün 20.000 TL zararın, davalı … imzası ile … tarafından … lehine düzenlenen 20.000 TL tutarındaki çekin, … yetkilisi … tarafından … Grup Ltd. Şti’ne bir mal ve hizmet karşılığı olmaksızın ciro edilmesi sonucunda çekin karşılıksız çıkması nedeniyle zararın gerçekleştiği,
Davalı … Tic.San.A.Ş yönünden; SPK Uzman raporu sayfa 73-75’te açıklanan işlemler kapsamında …’e mal satışı karşılığında …’in aldığı çeklerin karşılıksız çıkması ve bu çeklerin takibe konu edilmeyerek zararın gerçekleştirilmesi suretiyle …’in 2.591.680,96 TL parasının … A.Ş’ye aktarıldığı ve …’in 2.591.680,96 TL zarara uğratıldığı,
Davalı … … ve … A.Ş.yönünden; SPK Uzman raporu sayfa 75-76’da açıklanan işlemler ile … tarafından …’a nakit olarak gönderilen borç para karşılığında alınan çekin karşılıksız çıkması ve çekin takibi veya borcun tahsili konusunda herhangi bir işlem yapılmaması nedeniyle 130.000 USD’lik çekin bedelinin vade tarihindeki karşılığı olan 280.501,00 TL parasının …’a aktarıldığı ve …’in 280.501,00 TL zarara uğratıldığı,
Davalı … …. yönünden; SPK Uzman Raporu sayfa 69-73’te açıklanan işlemler dolayısıyla …’in 5.609.385,86 TL parasının davalı …’ün kontrolündeki davalı … A.Ş.’ye aktarıldığı ve bu şekilde …’in 5.609.385,86 TL zarara uğratıldığı,
Davalı … Akışkanları ve Mühendislik A.Ş yönünden; SPK Uzman Raporu sayfa 76-78’de açıklanan işlemler kapsamında … tarafından …’a düzenlenen ve …’i temsilen davalı … tarafından imzalanan çeklerin, temsile yetkili olmadığı halde …’ı temsilen ciro edilmesi ve bu çeklerin herhangi bir ticari işleme dayanmaması sebebiyle …’in 350.000,00 USD parasının üçüncü kişi ciro lehdarına aktarıldığı ve …’in 350.000 USD zarara uğratıldığı,
Davalı … Hayvancılık A.Ş bakımından; SPK Uzman Raporu 65-69 sayfalarında açıklanan işlemler kapsamında … ile … arasında birbirini yok eden şekilde aynı malın karşılıklı faturalarla alış ve satışı suretiyle aslında var olmayan bir ticari faaliyeti varmış gibi göstermek amacıyla yapıldığı anlaşılan işlemler kapsamında karşılıklı nakit ve çek ile ödemeler yapmak suretiyle, …’in 835.000,00 TL zarara uğratıldığı,
Davalı … yönünden; SPK Uzman Raporunun 83-84.sayfalarında açıklanan işlemler ile davalı …’ün dolaylı olarak şirket ortaklığı ve yöneticiliği bakımından ilişkisi bulunan … Ltd lehine çekler düzenlemek ve bankadan para göndermek suretiyle …’in 545.000 TL zarar uğratıldığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalı … … A.Ş.’nin rapora yönelik itirazları üzerine bilirkişi kurulundan alınan 22/07/2022 tarihli ek raporda özetle; dava dışı … Pazarlama A.Ş.’nin … San. … A.Ş.’den olan 1.197.176,12 TL ve 95.000 TL alacağının, 16/08/2013 ve 31/12/2013 tamrihli tarihli temlik sözleşmeleri ile anılan davalıya temlik edildiği; … ile dava dışı … … Pazarlama A.Ş.ile ticari ilişkisinin 2008 yılında başladığı, 2013 yılında cari hesap bakiyesinin anılan davalı şirkete devredildiği, … ile anılan davalı arasındaki ticari ilişkinin ise 2013 Haziran ayında başladığı, işbu ticari ilişkiden kaynaklı raporda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, karşılıksız çıkan çeklerden kaynaklı anılan davalının …’ten 4.510.123,81 TL alacaklı olduğu, cari hesapta …’in anılan davalıdan olan 1.339.732,68 TL alacağının mahsubu sonrasında anılan davalının … İptik’ten 3.170.391,13 TL alacağının bulunduğu; dolayısıyla anılan davalı şirketin fazla tahsilatının bulunmadığı gibi halen alacaklı olması nedeniyle … … A.Ş.’nin bir zararının oluşmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Davalı … … Tekstil … A.Ş. dışındaki diğer davalılar yönünden alınan 10/06/2021 tarihli bilirkişi kurulu kök raporu ve davalı … … Tekstil … A.Ş. yönünden alınan 22/07/2022 tarihli ek bilirkişi kurulu raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Davalı …Ş.yönünden yapılan inceleme sonrasında;
Dava konusu zararlandırıcı işleme konu … A.Ş.’nin bağlı ortağı … Sanayi Tic. Ltd. Şti. ile anılan davalı şirket arasındaki borç ilişkisinin anılan taraflar arasındaki ticari ilişkinden kaynaklandığı, benimsenen 22/07/2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere; davalı şirketin … … Ltd. Şti.’nden olan alacağının bir kısmının dava dışı … Pazarlama A.Ş.’nden temlik sözleşmesi ile devredildiği, bir kısmının ise taraflar arasındaki ticari satımdan kaynaklandığı; davalı tarafın 3.170.391,13 TL anapara alacağına karşılık takip dosyaları kapsamında 1.908.998,29 TL tahsilat yapıldığı, davalı şirketin alacağına yönelik fazla tahsilatının bulunmadığı gibi alacağının tamamının tahsil edilemediği, bu haliyle davalının alacağının gerçek bir alacak olması nedeniyle yapılan işlemlerin, 6362 sayılı SPK’nın 21.maddesinde düzenlenen örtülü kazanç aktarımı olarak değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından bu davalıya yönelik açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalılar …, … … A.Ş., … Tekstil … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … Ltd. Şti.’nden yönünden yapılan inceleme sonrasında;
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, benimsenen bilirkişi kurulu 10/06/2021 tarihli kök raporu ve 22/07/2022 tarihli ek raporu, davacı Kurum Denetleme Dairesince düzenlenen 21/08/2015 tarihli Denetleme Raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Benimsenen bilirkişi kurulu raporunda ve az yukarıda değinilen 21/08/2015 tarihli denetleme raporunda dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; davacı kurumun denetimindeki … A.Ş.’de işlem gören … … A.Ş.’nin bağlı ortaklığı … Sanayi Tic. A.Ş. yöneticisi olan davalı …’ün, arada hiçbir ticari ilişki olmaksızın kendi lehine çek keşide ettirmek ve nakit transferi gerçekleştirmek suretiyle haksız kazanç sağladığı; yine diğer davalı şirketlerle de gerçek olmayan mal ve hizmet alımları varmış gibi davalı şirketler lehine çek keşide edildiği ve mevcut şirket alacaklarının da tahsili yoluna gidilmediği; açıklanan şekilde gerçekleştirilen tüm bu işlemlerin, 6362 sayılı SPK’nun 21.maddesi ile yasaklanmış örtülü kazanç aktarımı eyleminin kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır.
Örtülü kazanç aktarımının tespiti halinde aynı yasanın 94/1.md gereğince Kurulca belirlenen tutarın, zarara uğratılan şirkete iadesi yasal gereklilik olduğundan; taleple bağlı kalınarak toplam 147.795,74 TL’nin (davalı … A.Ş.’nin 20.000 TL’den sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan tahsiline ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davalı …Ş’ye yönelik açılan Davanın Reddine,
2-Diğer davalılara yönelik açılan DAVANIN KABULÜ ile;
147.795,74 TL’nin (davalı … A.Ş’nin bu miktarın 20.000,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) dava tarihi olan 30/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak … A.Ş. ve bağlı ortaklığı … San. Ve Tic. A.Ş.’ye ödenmesine,
3-Alınması gerekli 10.095,93-TL karar ve ilam harcının davalılar …, … … A.Ş., … Tekstil … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … Ltd. Şti.’nden (davalı … A.Ş’nin bu miktarın 1.366,20 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 23.169,36-TL vekalet ücretinin davalılar …, … … A.Ş., … Tekstil … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … Ltd. Şti.’nden (davalı … A.Ş’nin bu miktarın 9.200,00 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı … … A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 13.500 TL bilirkişi ücreti ve 2.974,70 TL tebligat giderlerinin toplamı 16.474,70 TL yargılama giderinin davalılar …, … … A.Ş., … Tekstil … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … A.Ş., … … Ltd. Şti.’nden alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı … … A.Ş.tarafından yapılan 50 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı ……A.Ş vekillerinin yüzünde, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 09/02/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı