Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1137 E. 2019/448 K. 11.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/1137 Esas
KARAR NO: 2019/448

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2017
KARAR TARİHİ: 11/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirket tarafından borca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, müvekkili ile davalı şirket arasında 15/09/2009 tarihli … Protokol No’lu “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” başlıklı sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı şirketin müvekkiline ilk taksit 30 Nisan 2010 tarihinde başlamak üzere her ay 1.135,00-USD olmak üzere toplam 81.700,00-USD ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, borçlu şirket tarafından müvekkiline en son 30 Aralık 2011 Tarihinde 250,00-USD olarak son ödemenin yapıldığını, bu tarihten sonra hiçbir ödemenin yapılmadığını, davalının borca itirazının kötün niyetli olduğunu ve zaman kazanmak için yapıldığını, öncelikle borçlu davalının dava süresince mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğunu borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini, borçlu şirket tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, borçlu şirket tarafından haksız ve dayanaksız olarak yapılan itirazın %20 ‘den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; dilekçede açıklanan sebeplerle, yersiz ve şartları oluşmadığını, haksız, yasal dayanaktan yoksun ve zamansız ikame edilen davanın reddine, davacı aleyhine %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki dava, 15/09/2009 tarihli BK-234 Protokol No’lu “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi”’ne dayalı olarak ödenmeyen 58.500,00-USD’nin tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı taraf delil olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, 15/09/2009 tarihli BK-234 Protokol No’lu Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi’ne dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak dayanak sözleşme, icra dosyası, ticari defter ve kayıtlar, banka hesap dökümü, Tasfiye Halinde … A.Ş. kayıtları, bilirkişi incelemesi, emsal kararlar ve yemin delillerine dayanmıştır.
Mahkememizce icra takip dosyası celbedilerek incelenmiş ve dosya daha sonra teknik bilgiyi ve hesaplamayı gerektirdiğinden konusunda uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilerek rapor alınmıştır.
Yukarıda da açıklandığı üzere taraflar arasındaki dava, taraflar arasında düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK’nun 3. maddesinde bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiillerin ticari işlerden olduğunun belirtilmekte, aynı kanunun 4. maddesinde ise ticari dava ve işlerin sayılmaktadır. Huzurdaki davada davacı tarafından temlik sözleşmesi uyarınca davalının üzerine düşen edimlerini yerine getirmediğinden bahisle itirazın iptali isteminde bulunulmuş olup; davacının temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki… A.Ş. bu davada taraf değildir. Ayrıca uyuşmazlık konusu alacak da doğrudan doğruya davalının ticari işletmesi ile ilgili olmayıp davacı da tacir değildir.
Davacı ile davalı şirket arasında 15/09/2009 tarihli … Protokol No’lu “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” imzalandığı, bu sözleşmeye göre davalı şirketin davacıya ilk taksit 30 Nisan 2010 tarihinde başlamak üzere her ay 1.135,00-USD olmak üzere toplam 81.700,00-USD ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği, davalı şirketin edimlerini yerine getirmemesi üzerine davacı tarafından davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı şirketin takibe itirazı üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Davacılar ile davalı şirket arasında imzalanan 15/09/2009 tarihli BK-234 protokol numaralı alacağın temliki sözleşmesi bağımsız mahiyette bir sözleşmedir ve taraflar açısından kendi başına hüküm ifade eder. Davacı taraf anılan sözleşmeye dayanarak sözleşmenin karşı tarafı olan davalı … A.Ş. aleyhine icra takibinde bulunmuş ve itiraz üzerine itirazın iptali davası açmıştır. Davacıların temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki Tasfiye Halindeki … A.Ş. bu davada taraf değildir. Eldeki dava TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacıların tacir olmadıkları da gözetildiğinde her iki tarafın ticari işletmesiyle ilişkili değildir. Bu nedenlerle davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi değil; 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.03.2019 tarihli; Esas No:… ve Karar No:… sayılı kararı da bu doğrultudadır. Hal böyle olunca davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemesi değil, Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan ve görev hususu kamu düzeninden olup taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında mahkemece dikkate alınması gerektiğinden mahkememizin bu davaya bakmakta görevli olmadığına kanaat getirilerek davaya bakma görevinin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olması nedeniyle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-HMK 114/1-c bendi gereğince mahkememizin görevsizliği sebebiyle davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince dava şartı noksanlığından usulden reddine,
2-HMK 20. md gereğince süresinde talep halinde dosyanın Nöbetçi İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda çıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.