Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1123 E. 2020/870 K. 08.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1123 Esas
KARAR NO:2020/870

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/12/2017
KARAR TARİHİ:08/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı arasında uzun yıllar öncesine uzanan bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalı şirkete teslim edilen ürün bedellerinin ödenmemesi üzerine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirket 26/09/2017 tarihli dilekçesi ile borcun tamamına itiraz ettiğini ve aleyhine başlatılan icra takibinin durdurulmasına neden olduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, borca itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalı aleyhine takip toplamının %20 ‘ sinden az olmamak üzere tazminata, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı tarafa, dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 07/11/2018 tarihli celse dört nolu ara karar gereğince davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması için … Asliye Hukuk ( Ticaret ) Mahkemesine talimat yazılmasına karar verilmiş, dosya bir bütün halinde … . Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Tal. Sayılı dosyası ile alınan talimat bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Talimat bilirkişi raporunun tetkikinde, davacı şirketin kayıtlarına göre davalı …Ş davacı …. Tic. A.Ş ‘ ne 69.856,00 TL borçlu olduğu kanaatiyle rapor alınmıştır.
Talimat raporu alınmasına müteakip yine mahkememizin 07/05/2019 tarihli celse bir nolu ara karar gereğince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman SMMM … seçilmiş , adı geçen bilirkişice sunulan 12/02/2020 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun tetkikinde, davacının takip konusu alacağına ilişkin, 26.12.2017 takip tarihi itibari ile incelemeye sunulan cari hesap kayıtlarında (takipte talep edilen asıl alacak tutarı kadar) 69.856,00.-TL alacaklı göründüğü, davacının asıl alacağa yıllık %27 faiz talebi ile fatura tarihlerinden takip tarihine kadar uyguladığı faiz toplamının 67.818,16,-TL dava tarihine kadar 72.417,17.-TL olacağı kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Es. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ile 69.856,00 TL asıl alacak ve 67.818,16 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 137.674,16 TL alacak için ” 27.12.2013 tanzim ve 27.12.2013 vade tarihli sözleşmeden kaynaklı fatura alacağı, 01.02.2014 vade tarihli sözleşmeden kaynaklı fatura alacağı 01.02.2014 tanzim ve 01.02.2014 vade tarihli sözleşmeden kaynaklı fatura alacağı , 31.03.2014 tanzim ve 31.03.2014 vade tarihli sözleşmeden kaynaklı fatura alacağı açıklaması” ile 17.09.2017 tarihinde ilamsız icra takibine girişildiği, örnek 7 ödeme emrinin davalı yana tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından 26.09.2017 tarihinde sunulan itiraz dilekçesi ile takibe itiraz edildiği, 15.12.2017 tarihinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından taraflar arasında sözleşme olduğu beyan edilmiş ve takip talebinde alacak kaynağı olarak sözleşmeler gösterilmişse de taraflar arasında yapılan yazılı bir sözleşme dosyaya ibraz edilmiş değildir.
Tarafların ticari defterleri üzerinde mahkememizce talimat yolu ile bilirkişi incelemesi kararı alınmış, davalı defterlerini ibraz etmemiş, davacı defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır. Davacı defterleri üzerinde yapılan incelemeye göre davalıdan 69.856,00 TL alacaklıdır. Ancak tek başına davacı defterleri davalıdan alacaklı olduğunu ispata yeterli değildir. Davacı davalı yana mal veya hizmet sunduğunu yazılı delille ispat yükü altındadır. Dava dilekçesi ekinde davacı tarafından davalı yana teslim edilen mallara ilişkin sevk irsaliyeleri ve faturalar sunulmuştur. Sunulan sevk irsaliyelerinin teslim alan kısımları imzalı olup, davalı tarafından bu imzalara dair bir itiraz bulunulmamıştır. Bu durumda davacının davalı yana mal teslimini kanıtladığı kabul edilmiştir. Davalı ödeme iddiasında da bulunmamıştır. Bu durumda davalı tarafından asıl alacağa yönelik olarak yapılan itiraz yerinde olmayıp itirazın iptali gerekmektedir.
Davacı tarafından 6102 sayılı TTK’nun 1530 maddesi gereği davalı yanın temerrüde düşürülmesine gerek kalmaksızın faiz talebinde bulunulabileceği iddiası ile takip talebinde 67.818,16 TL işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de, anılan kanun maddesi mal ve hizmet tedarikine ilişkin sözleşmelerde uygulanabilecek hüküm olup, mal alım satımına ilişkin somut olayda uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Davalının işlemiş faiz talebi yerinde olmamakla buna ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur(Y3HD’nin 09/10/2019tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı) Davacının talebi fatura nedeni ile alacak istemine ilişkin olduğu, alacağın likit olduğu , davalı yanın takibe itiraz da haksız olduğu anlaşıldığından, itirazın iptaline karar verilen kısım için icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş, uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜ İLE; davalı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın 69.856,00 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA, FAZLAYA İLİŞKİN İSTEMİN REDDİNE
2-)13.970 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı yana ÖDENMESİNE
3-)Alınması gereken 4.771,45 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 1.662,77 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.108,68 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, davacı tarafından ödenen 1.662,77 TL harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
4-)Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 31.40 TL başvuru harcı ile 1.161,1 TL posta, tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.192,5 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 605,02 TL’nin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
5-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 9.881,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
6-)Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde iadesine
Dair davacı vekilinin yüzüne davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır