Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1101 E. 2019/461 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1101 Esas
KARAR NO : 2019/461
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/12/2017
KARAR TARİHİ: 13/06/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin müşterilerinden aldığı dilekçede dökümü yapılan çekleri komisyon karşılığı nakde çevrilmesi amacıyla davalı şirket sahibi olduğunu iddia eden …’a teslim ettiğini ancak, karşılığında nakit ödeme yapılmadığını ve çeklerin de iade edilmediğini, müvekkilinin dolandırıcılığa maruz kaldığını, sözde komisyoncular tarafından çeklerin kullanılıp davalı şirkete verildiğini ve müvekkili şirket ile aralarında ticari ilişki varmış gibi gösterilip sahte imzalarla irsaliyeli faturalar düzenlendiğini, müvekkilinin davalı şirket ile herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, kesilen faturalarda belirtilen hiçbir ürün müvekkili tarafından talep edilmediğini ve teslim alınmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davaya konu çekler yönünden müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, çeklerin müvekkiline iadesine/ istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
Dava; İİK 72/2.maddesi gereği menfi tespit istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere, kural olarak İİK’nın 72.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davalarında borçlu olunmadığı ileri sürülmüş ise; alacağın varlığını ve miktarını kanıtlamak yükümlülüğü alacaklıdadır. Ancak, alacağın kambiyo senedine dayanması halinde bu genel kuralın istisnası olarak borçlu olunmadığının kanıt yükümlülüğü, iddiayı ileri süren borçlu taraftadır.
Davacı taraf, davaya dayanak çeklerin nakde çevrilmesi amacıyla komisyoncu tarafından dolandırıldığını ileri sürerek davalıya borçlu bulunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit isteminde bulunmuş, çeklerin davalıdan istirdadını talep etmiştir.
Uyuşmazlık konusu çekler, kambiyo senedi niteliğindedir ve kambiyo senetleri sebepten mücerret olup, çekteki imzasına itiraz etmeyen davacının, dava konusu çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığı yönündeki iddiasını HMK’nın 200 vd.maddeleri uyarınca yazılı delillerle kanıtlanması gerekir.
Bu bilgiler ışığında somut olayda; İddianın ileri sürülüş biçimine göre davaya konu çeklerin ciro edilip karşı tarafa teslim edildiği ileri sürüldüne göre, karşılığının alındığının kabulü gerekir. Bu karinenin aksi yani çeklerin bedelsizliği mevcut dosya kapsamına göre davacı tarafça ispatlanamamıştır. Bu durumda kayıtsız ve şartsız borç ikrarını içeren, yasal unsurları tam olan dava konusu çekten dolayı davacı tarafın borçlu olmadığından söz edilemeyeceği, ayrıca davacının iddiasının ispatı yönünden yemin deliline de dayanmadığı anlaşıldığından davacı tarafça HMK. 200 ve izleyen maddeleri hükümleri uyarınca yasal delillerle kanıtlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 9.945,94 TL peşin harçdan mahsubu ile bakiye 9.901,54 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.