Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1018 E. 2020/794 K. 30.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1018 Esas
KARAR NO:2020/794

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:13/11/2017
KARAR TARİHİ:30/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalının borcunu ödemediğini, bunun üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itiraz ederek haksız olarak takibi durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresi … olduğundan ve … Adliyesinin sınırları dahilinde bulunduğundan bu konuda genel yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı mahkemenizin yetkili olduğunun belirtmiş olsa da, cevap dilekçelerinde ekli bulunan …. Noterliğinin 11/07/2017 tarih ve … numaralı ihtarnamesi ile müvekkili tarafından taraflar arasında akdedilen 03/07/2017tarihli tek taraflı olarak fesh edildiğini, davacı ile müvekkili arasında bir sözleşme akdetmiş ve bu sözleşmeye göre davacı müvekkiline anlaşılan hizmeti sağlamayı taahhüt ettiğini, fakat sözleşmenin kurulmasından hemen sonra müvekkilinin, sözleşmeyi iptal ettiğini ve henüz verilmeye başlanmamış olan hizmetinde verilmemesini, internet sitelerinde kendi reklamına henüz yer verilmediğini ve artık yer verilmesini de istemediğini ihtaren bildirdiğini, söz konusu ihtara kadar davacı tarafından müvekkiline henüz verilmiş bir hizmet bulunmadığını, ihtarname ile de sözleşme feshedilerek artık anlaşılan hizmetin talep edilmediği davacıya bildirdiğini, davacı tarafından huzurda açılan davada 19/07/2017 tarihli “mal/hizmet faturası” kesildiği dava dosyasından anlaşılmadığını, davacının yalnızca fatura kesmiş olması bu alacağın varlığını göstermediğini, tek başına fatura kesilmiş olmasının verilmeyen bir hizmetin bedelini talep etmek için yeterli olamayacağını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava ; cari hesaba dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı; davalı ile reklam sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre davalının fesih hakkı bulunmadığı halde sözleşmeyi feshettiğini, kendisine gönderilen faturaya itiraz etmediğini beyanla itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise esnaf olması nedeniyle yetki sözleşmesinin geçerli olmadığını, takibe konu hizmetin verilmediğini savunmuştur.
Her şeyden önce davalının 2017 yılındaki giderinin 210.122,03 TL olması karşısında, davalının tacir olduğu ve bu nedenle yetki sözleşmesinin geçerli olduğu kabul edilmiştir.
Taraflar arasında reklam hizmeti verilmesine dair sözleşme imzalandığı çekişmesizdir.
Uyuşmazlık; hizmetin verilip verilmediği, sözleşmenin feshinin hukuka uygun olup olmadığı noktalarındadır.
Her ne kadar davacı tarafından davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği iddia edilmiş ise de, itirazın iptali davaları takip talebine sıkı sıkıya bağlı olan davalardandır. Davacı takip talebinde borcun nedeni olarak cari hesap ilişkisini gösterdiğinden, feshe dair değerlendirme yapılmasına imkan bulunmamaktadır.
Cari hesap bakımından durum değerlendirildiğinde; taraflar arasında reklam sözleşmesi imzalandığı ihtilafsız ise de, davalı hizmetin verildiğini kabul etmemektedir. Bu durumda hizmetin verildiğini ispat yükü davacıdadır. Fatura tek başına alacağı ispata yeterli olmadığı gibi, faturaya itiraz edilmemiş olması da sonucu değiştirmeyecektir.
Hal böyle iken hizmetin verildiğine dair delil getirilememiş olması sebebiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. ( aynı yönde Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2018/2997 – 2019/5314 E.K. Sayılı kararı )
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 97,93-TL’den mahsubu ile kalan 43,53-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/11/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı