Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/992 E. 2019/1051 K. 23.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/992 Esas
KARAR NO : 2019/1051

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 01/08/2016
KARAR TARİHİ : 23/12/2019

İstanbul …Tüketici Mahemesinin …esas … karar sayılı dosyaları 09/08/2016 tarihinde görevsizlik kararı verilmiş olmaka, mahkememize tevzi edilen ve mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydı yapılan tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı banka arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirkete 19/04/2013 tarihinde 2.000.000 TL ve 500.000 TL tutarlı, 05/01/2015 tarihinde 100.000 TL tutarlı 3 adet kredi kullandırıldığını, müvekkili şirketin kredi taksit ödemeleri devam ederken bu üç krediyi 24/03/2015 tarihinde tek seferde ödeme yaparak kapattığını, ancak davalı banka tarafından yapılan kredi kapama işlemleri sırasında fazladan tahsil yapıldığını belirterek fazladan ödeme yaptıkları 88.263,88 TL.nin davalı banka tarafından tahsil edildikleri tarihlerden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili banka ile davacı arasında 15.04.2013 tarihinde 2.500 000,00 TL genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davacıya 29.04.2013 tarihinde 2.000.000,00 TL 60 ay vadeli ve %8,70 faizli, 19.04.2013 tarihinde 500.000,00 TL 36 ay vadeli ve %10,20 faizli ve 05.01.2015 tarihinde 100,000,00 TL 12 ay vadeli ve %13,08 faiz ile 3 adet taksitli ticari kredi kullandırıldığını, bahse konu kredilerin 24.03.2015 tarihinde vadeden önce toplu olarak kapatıldığını, sözleşmenin 2.9 m. hükmü uyarınca 3 ayrı ayrı kredi bazında 72.372,39 TL, 10,827,38 TL ve 5.064,11 TL lık erken ödeme komisyonu masrafı ve BSMV tahsil edildiğini, davacının tacir olduğu nazara alındığında 4077 sayılı TKHK kapsamında tüketici olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, davacı şirket taahhütlerini ifa etmeyerek müvekkili bankanın zararına sebebiyet verdiğini, sözleşme ile kredinin erken kapatılması halinde erken ödeme komisyonu alınacağını davacının kabul ettiğini, bunun dışında bankacılık uygulamaları yönünden de bir teamül oluştuğunu, Bank.K’nun 144 m, TCMB 2006/1 sayılı Tebliği, 4077 sayılı yasanın 12 m. uyarınca TBMB bildirilen komisyon ve masraf tarifesine göre erken ödeme komisyonu ve masrafının tahsil edildiğini, kredinin vadeden önce kapatılması halinde, kalan borç miktarının %5 oranında erken kapama ücreti tahsil edileceğinin açık olduğu, TBK’nun 96 m. uyarınca davacı erken ifada bulunulması nedeniyle herhangi bir indirim talep edemeyeceği belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı taraf delil olarak; 4077 sayılı Tüketicinin korunması hakkında kanun, tüketici sözleşmelerindeki haksız şartalr hakkında yönetmelik, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2011/10221 K. Numaralı kararı, ödeme dekontu, ihtarname, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; Genel Kredi Sözleşmesi, erken kapama dekontu, hesap ekstresi, Tüzel ürün ve hizmet ücretleri listesi, erken kapama komisyonu, banka kayıtları, tarafların ticari defter ve kayıtları, bilirkişi incelemesi ve he türlü yasal delillere dayanmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; taraflar arasındaki sözleşme uyarınca, davacının davalıdan genel kredi sözleşmesine dayalı olarak aldığı kredileri erken kapamasından dolayı, davalının davacıdan yaptığı tahsilatlarda fazladan tahsilat olup olmadığı, erken kapama komisyonu vs. davacıdan tahsilinde sözleşmeye kanuna ve hukuka uygunluk olup olmadığı, davacının davalıdan talep edebileceği bir alacağı olup olmadığı varka miktarı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle dosya bankacı bilirkişi …’e tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda; “Davalı banka ile davacı kredi lehtarı …Şti arasında 2.500.000,00 TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiştir. Dava dışı kefillerin de müteselsil kefil sıfatıyla kefalette bulunmuş oldukları görülmüştür.
Kullandırılan Krediler: Davalı bankanın cevap dilekçesi ekinde sunulan nakit kredi kullandırım talep formlarına göre kullandırılan krediler;
2.000.000,00 TL’lık taksitli ticari kredi ödeme planı toplam geri ödeme;2.507.128,66
500.000,00 TL’lık taksitli ticari kredi ödeme planı toplam geri ödeme; 588.270,06
100.000,00 TL’lık taksitli ticari kredi ödeme planı toplam geri ödeme; 107.689,40
Davalı kredi lehtarı şirkete 3 adet taksitli ticari kredi kullandırılmış olduğunu,
Davalı banka yukarıda belirtilen 3 adet taksitli ticari kredinin vadelerinden önce kapatılması nedeniyle 81.267,25 TL erken kapama komisyonu, 3.038,26 TL masraf ve 4,058,37 TL BSMV olmak üzere toplam 88.363,88 TL tutarında davacıdan tahsilat yapmıştır.
Bilirkişi raporunun ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmesinde; davalı bankanın … kredi numaralı 3 adet taksitli ticari kredinin vadelerinden önce kapatılmasından nedeniyle 81.267,25 TL erken kapama komisyonu, 3.038,26 TL masraf, 4.058,37 TL BSMV olmak üzere toplam 88.363,88 TL tutarı davacıdan tahsil ettiği, davalı bankanın böylece kredinin kapatıldığı 24/03/2015 tarihi itibariyle kalan bakiye borcun faiz ve ferileri dahil %5 oranında erken kapama komisyonu tahsil ettiği, faiz ve ferilerin dışında ayrıca masraf adı altında tahsilat da yaptığı, ancak masraf adı altında yapılan tahsilata bir anlam yüklenemediği, olası bir masrafın doğduğu düşünülse dahi bunun gider belgesinin de sunulmadığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesinin 2.9 maddesinde “Taraflar, müşterinin bakiye borcunu kısmen veya tamamen vadesinden önce ödemesinin bankanın kabulüne bağlı olduğu, bankanın kabulü olmaksızın yapılan ödemenin, vadesinde tahsil edileceği hususunda anlaşmışlardır. Müşteri, bankanın muvafakatine dayanmayan erken ödeme nedeniyle faiz ve İndirim dahil bankadan herhangi bir talepte bulunmayacaktır. Erken ödemede tutunmak İsteyen müşteri 30 işgünü önce bankaya yazılı olarak başvurur: Bankat erken ödeme isteğini kabul ederse, bunun şartlarını ve maruz kalacağı kar mahrumiyetit zarar ve maliyetleri, erken ödeme nedeniyle doğabilecek vergi, KKDF gibi mali yükümlülükleri ve %5 oranına kadar talep edebileceği erken ödeme komisyonunu müşteriden talep edebilir.” denilmiştir.
Genel Kredi Sözleşmesinin 2.11.2 maddesinde ise ” Banka tarafından müşteriye tahsis edilecek ve kullandırılacak krediler oluşan maliyetlerin karşılanması için müşteriden komisyon, masraf, ücret ve benzeri adlar altında ödeme talep edebilir. Bu maliyetler kredi tahsisi aşamasında, kredi kullandırılmadan önce, kullandınm sırasında ve sonrasında oluşabilir Kullandırım aşamasında müşteriyle yansıtılabilecek maliyetler banka tarafından hesaplanarak müşteriye detaylı bilgi verilecektir. Kanunen ilan edilmesi zorunlu olan komisyon, masraf ve ücretler bankanın www.teb.com.tr internet sitesinde yer almaktadır. Bunlar dışında müşteri kredi kullandınmı nedeniyle kredisinden tahsil edilecek her türlü masraf, komisyon ücret, vergi, fon vs. bilgileri banka şubelerinden ve bankanın 444 0 832 no.lu şirket Telekom şubesinden öğrenebilecektir Banka, gerekli gördüğü hallerde internet sitesinde ilan ederek, telefon, e-mail, SMS, normal posta ile gönderilecek sirküler , mektuplar, ekstreler vb iletişim kanallarını kullanarak masraf, komisyon ve ücretlerde oluşabilecek değişiklikten müşteriyle bildirebilir. “; denilmiştir.
O halde yukarıda belirtilen genel kredi sözleşmesinin 2.9 ve 2.11.2 maddeleri bağlamında nispi ya da maktu bir ücret, komisyon, masraf vs. açıkça belirtilmemiş ise de söz konusu ücret, komisyon ve masrafların tahsil edileceğine ilişkin genel ifadelerle açıklama yapılmıştır.
Bankalar kendi öz kaynaklarından ziyade mevduat adı altında topladıkları kaynaklar ile yurtdışı banka ve finans piyasalarından sağladıkları kaynakları yurtiçinde faailiyet gösteren reel sektöre kredi olarak plase etmektedirler. Yurtiçi tasarruf sahiplerinden mevduat adı altında toplanan kaynakların, bankalara belirli bir maliyetleri vardır, şöyle ki her 100 TL lik mevduatın T.C. Merkez Bankasının kredi ve para politikalarına göre belirlediği, değişen oranlı olmak üzere belirli yüzdesinin munzam karşılık olarak TCMB’ye yatırıldığı, bunun dışında %2-7,5 gibi bir kısmının umumi disponibilite olarak kasalarında tuttukları dolayısıyla elde edilen kaynağın munzam karşılık ve umumi disponibilite gibi yasal yükümlülükleri nedeniyle, kullanım dışı kaldığı bildirilmektedir. Diğer yandan mudiye ödenen faiz ve işletme giderleri olmak üzere daha bir çok maliyete etki yapabilecek ilave giderleri bulunmaktadır.
Bankaların mevduat olarak ve/veya yurtiçi ve yurtdışı para piyasalarından bulup temin ettikleri yabancı kaynakların, belli şartlar ve kontratlar dahilinde sağlandığı nazara alındığında, davalı bankanın davacının erken ödeme yolu ile kapattığı, kredi bedeline ya bu fonu sağladığı kredi finans kuruluşuna iade edecek veya itfa planına göre erken ödenen bu fonu aynı gün başka bir müşteriye kredi olarak kullandırtacak ya da kasasında atıl olarak tutmak durumunda kalacaktır. Bir an için davacıdan erken geri gelen fonun aynı gün tekrar kredi olarak kullandırıldığı düşünülse bile faiz oranlarının düşmesi nedeniyle aynı oranda kullandırılması mümkün olmayabilecektir. Dolayısıyla güncel konjüktüre göre aradaki faiz oranı farkını davalı banka zarar olarak yazmak durumunda kalabilecektir.
İşte bu sebeple davalının erken ödeme nedeniyle belli bir miktar zararının olacağı ve erken ödeme komisyonu adı altında davacıdan belli bir miktarın tazmin talep edilebileceği anlaşılmıştır.
Bundan sonra incelenecek husus, talep edilebilecek miktarın oranı ve niceliği noktalarında toplanarak, emsal bankalardaki uygulamalar değerlendilirmiş ve …bank, …bankası, … bankası, … Bank gibi bankalardaki erken kapama komisyonu oranlarının %2 civarı olduğu, mevcut durumumuzda ise davalının %5 oranında erken kapama komisyonu talep ettiği %3lük bir fazlalığın olduğu ve bu sebeple bilirkişi raporunca da hesaplanan ve davacıdan fazla tahsil edilen 48.760,35 TL’nin davacıya iadesi gerektiği belirtilmiştir.
Davalı tarafça her ne kadar davacının basiretli tacir olduğu ve sözleşmenin 2.9 maddesi ile bağlı olması gerektiği belirtilmiş ise de, sözleşmenin ilgili maddesinde %5 komisyon oranının kesin olarak ifade edilmediği, “%5 oranına kadar talep edilebileceği” şeklinde belirlendiği görülmüştür. Ayrıca sözleşme serbestisi ana kural olmakla birlikte sözleşmenin geçerliliği için hukuka aykırı işlem koşullarını içermemesi gerekmektedir. Genel işlem koşulları denetimi hem tüketiciler hem tacirler için geçerli olup, sözleşmenin imzalanması aşamasında daha olumsuz bulunan sözleşme tarafını dürüstlük kuralı kapsamında korumaktadır, yine burada sözleşmenin tipi, türü ve niteliği de önem taşımamakta, eşya hukuku, usul hukuku veya bir ticari alım satım, sigorta hukuku ya da bankacılık hukukuna ilişkin olabilir.
Yukarıda anılı genel kredi sözleşme maddesi de tek taraflı olarak benzer sözleşmelerde de kullanılmak amacıyla hazırlanmış müzakere imkanı tanınmayan ve bankacılık hukukun da genel kredi sözleşmelerinde sıklıkla kullanılan bir maddedir. Bu bağlamda bu maddenin tarafların hakkı zayi olmaması için dürüstlük ve iyi niyet kuralına göre değerlendirilmesi gerekmiş, sözleşmede yazılı ancak kesin olmayan %5 erken kapama komisyonu emsal banka uygulamaları da değerlendirilerek %2 olarak değerlendirilmiştir. Ayrıca yukarıda masraf adı altın alınan 3.038,27TL’nin sebebi anlaşılamamışsa da 05/11/2018 tarihli ek bilirkişi raporunda bu tahsilatın “masraf” değil tahakkuk eden faiz ve BSMV olduğu ve mevzuat uyarınca tahsilinin zorunlu belirtilmiş davalının tahsil etme hak ve yetkisi bulunduğundan bu miktarın iade koşulunun oluşmadığı anlaşılmıştır.
Bu bağlamda kök ve ek bilirkişi raporları dosya kapsamı ile uyumlu ve itibar edilebilir olduğundan ve ayrıca yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabulü ile 48.760,35 TL ‘nin davalının iyi niyetli 3. kişi olmaması ve bu sebeple ihtar gerekmemesine göre davalıya ödeme tarihi olan 24/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne;
48.760,35 TL ‘nin 24/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 3.330,82 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 1.507,33 TL nin muhsubu ile 1.823,49 TL’ nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 1.507,33 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı ve 1.226,50 TL tebligat/müzekkere/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 2.767,33 TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.528,77 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan 4,30 TL vekalet harcı, 6,80 TL vekalet pulu ve 37,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 48,10 TL giderden davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 21,52 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.713,64 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.695,39 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip
¸e-imzalı

Hakim
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.