Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/913 E. 2018/1096 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/913 Esas
KARAR NO : 2018/1096
DAVA : Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/09/2016
KARAR TARİHİ: 15/11/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı davalı …’nun sürücüsü olduğu… plakalı aracın 30/09/2014 tarihinde müvekkilinin maliki olduğu…plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, kazanın oluşumunda davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, oluşan kaza sonucu araçta değer kaybı meydana geldiğini ve aracın tamir süresi boyunca araç kiralamak zorunda kaldığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle araçta meydana gelen değer kaybı için şimdilik 5.000 TL tazminatın ve aracın tamir için serviste kaldığı süre boyunca yapılan araç kiralama bedeli 1.200 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasının sigorta poliçesi kapsamında olup olmadığının araştırılması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yöndeki iddiaları kabul etmediklerini, değer kaybına ilişkin taleplerin ZMSS poliçesi teminatı dışında kaldığını, davacının, talep ettiği araç kiralama bedelinin ZMSS poliçesi teminat kapsamı dışında olduğunu, her halükarda müvekkili şirketin sorumluluğuna hükmedilmesi durumunda kusur oranlarının ve hasar bedelinin tespit edilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı gerçek kişi cevap dilekçesinde özetle; oluşan kazada kusurunun bulunmadığını, mahkemenin yetkili olmadığını, olay zamanında aracının sigortalı olduğunu ve talep edilen tazminatın sigorta şirketinden alınması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava; trafik kazasından kaynaklı araçta meydana gelen değer kaybı ile aracın kullanılamamasından kaynaklanan zararın davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davalı … yetki itirazında bulunmuş ise de; davalı sigorta şirketinin adresi mahkememiz yargı içinde bulunan …, … olduğu anlaşılmış, yetki itirazı HMK’nun 6.ve 7.maddesi gereğince yerinde görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya konusunda uzman bilirkişi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 18/09/2018 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporunda; dava konusu 30/09/2014 tarihli trafik kazasının meydana gelişinde olay tarih ve saati itibariyle davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı… plakalı araç sürücüsü davalı …’nun %100 oranında kusurlu olduğu, olaya ait maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı tespitlerinin … plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, ZMSS Genel Şartları ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davacı tarafa ait araçta meydana gelen değer kaybının 4.900 TL olabileceği ve davacı tarafın aracı kullanamamasından doğan zararının 800 TL olabileceği bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, toplanıp değerlendirilen delillere göre; 30/09/2014 tarihinde davalı … yönetimindeki ve olay tarihinde davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı… plakalı aracın, davacıya ait…plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet verdiği, kazanın oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsü davalı gerçek kişinin %100 kusurlu olduğu, meydana gelen kazada…plakalı araçta meydana gelen değer kaybının 4.600 TL hesaplandığı, aracın kullanamamasından kaynaklı davacının 800 TL kazanç kaybına uğradığı, davadan önce davalı sigorta şirketinin temerrüde düşürüldüğü anlaşılmakla, davacının oluşan kaza nedeniyle değer kaybına ilişkin uğradığı 4.600 TL maddi zararının davalılardan, aracın kullanılamamasından kaynaklı davacının uğradığı 800 TL zararın sigorta poliçesi teminat kapsamı dışında kaldığından davalı gerçek kişiden tahsiline ilişkin ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-4.900,00 TL değer kaybının davalılardan, 800,00 TL aracı kullanamamaktan kaynaklanan zararın davalılardan …’ndan dava tarihi olan 06/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine,
2-Alınması gerekli 389,37-TL karar ve ilam harcından 29,20-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 360,17-TL harcın; 54,65 TL’sinin davalı gerçek kişiden, 305,52 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç 29,20 TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince değer kaybı yönünden hesap ve takdir olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı sigorta şirketi kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince; kısmen reddedilen araç değer kaybı yönünden ve tamamen reddedilen aracın kullanılamamasından kaynaklı zarar talebi yönünden hesap ve takdir olunan 1.300 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 700 TL bilirkişi ücreti ve 174,50 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 908,00 TL’nin kabul ve red oranına göre 834,77 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. Katip
¸e-imzalı
Hakim
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.