Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/91 E. 2022/871 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/91 Esas
KARAR NO :2022/871

DAVA:Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/01/2016
KARAR TARİHİ:19/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı; müvekkilinin davalının işletmelerinden Sultan Kuruyemiş isimli işyerinde 24/06/2013 – 18/08/2015 tarihleri arasında çalıştığını, davaya konu senedin müvekkiline zorla imzalattırıldığını, müvekkilinin davalıya öyle bir borcu bulunmadığını, bundan dolayı müvekkilinin kambiyo senetlerine mahsus yolla veya başkaca takip yoluyla müvekkili aleyhine takip yapılmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle müekkilinin davalıya borcu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeniyle senette yazılı miktar olan 200.000.TL.nin %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, haksız ve hukuka aykırı takibin teminatsız olarak durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf ise davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacının icra takip dosyasındaki senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik olarak açılmış menfi tespit davasıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’unun 1. maddesine göre, “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenindendir.” Göreve ilişkin düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olduğundan, taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemelerce re’sen incelenir.
Eldeki dava; davalının eski çalışanı (işçisi) olan davacının, borçlu bulunup bulunmadığı hususlarında tespit yapılmadan, mahkememizce öncelikle uyuşmazlığın 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında bulunup bulunmadığı, bu bağlamda mahkememizin mi (Asliye Ticaret Mahkemesi’nin mi) yoksa İş Mahkemesi’nin mi görevli olduğu hususunda değerlendirme yapılması gerekmiştir.
Hem iddianın ileri sürülüş biçiminden hem de davalının gerek eldeki dosyada gerekse soruşturma dosyasındaki beyanlarından taraflar arasında işçi – işveren ilişkisi bulunduğu, her ne kadar eldeki davanın konusu kambiyo senedine dayalı ise de işçi- işveren uyuşmazlıklarına bakma görevinin iş mahkemelerine ait olması karşısında davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2014/16678 E. 2015/2601 K. Sayılı ilamı, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2008/7335 E., 20091271 K. Sayılı ilamı ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2016/19593 E. 2020/5934 K. Sayılı ilamı)
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin İstanbul İş Mahkemeleri olduğunun tespitine,
3-HMK 20. maddesi uyarınca; verilen kararın kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddine dair kararın tebliğ edildiği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurulması durumunda dosyanın İstanbul Nöbetçi İş Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin hususların görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır