Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/904 E. 2018/105 K. 15.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

İSTANBUL 11.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARARIDIR.
ESAS NO : 2016/904 Esas
KARAR NO : 2018/105
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2016
KARAR TARİHİ : 15/02/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni davacı banka ile dava dışı 3.kişi …A.Ş. arasında imzalanan genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine davalıların müşterek ve müteselsil kefil olduklarını, söz konusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi nedeniyle kredi borçlularına noterlik aracılığıyla hesap kat ihtarnamesi keşide edilip tebliğ edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine davalı takip borçluları hakkında İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yönelik borçluların haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davalıların itirazlarının iptaline, %20 oranında inkar tazminatına mahkumiyetlerine karar verilmesini istemiştir.
Davalı takip borçluları vekili cevap dilekçesinde özetle; kredi sözleşmesinde müvekkillerinin kefil sıfatıyla imzalarının bulunmadığını, kefaletin geçersiz olduğunu, diğer yandan uygulanan faizin fahiş olduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini, alacaklının kötü niyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı İstanbul …İcra Müdürlüğü’ne ait … Esas Sayılı takip dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlular hakkında davaya dayanak yapılan genel kredi sözleşmesine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacı ile ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesi gereğince dava dışı 3.kişi şirketin davacı bankadan kullandığı ticari kredinin geri ödenmemesi nedeni ile tahsili için kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil takip borçluları hakkında başlatılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın İİK’nın 67.maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanılmış; genel kredi sözleşmesi ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü, özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi Mevlüt Şengür’e tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 23/10/2017 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 23/10/2017 tarihli raporda; davacı bankanın dava dışı 3.kişi şirket kredi borçlusuna kullandırdığı takibe dayanak genel kredi sözleşmesinden dolayı raporda açıklanan ve tespit edilen gerekçelerle takip tarihi olan 19/07/2016 günü itibariyle toplam 552.252,14 TL alacağın bulunduğu; takipten sonra ve dava tarihinden önce yapılan tahsilat düşüldükten sonra dava tarihinde sonuç olarak davacı bankanın 413.854,10 TL asıl alacak, 620.78 TL işlemiş faiz, 31,04 TL BSMV ve 400 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 414.905,92 TL alacağının bulunduğu ve 45 adet çek yaprağından dolayı gayri nakdi alacak yönünden 58.050 TL’nin depo edilmesinin gerektiği gerekçeleriyle açıklanmıştır.
Alınan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Diğer yandan, davalı borçlu taraf vekilince takibe dayanak kredi sözleşmesindeki imzaya itiraz edilmeyip, sözleşmede borçluların imzalarının bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, incelenen takip dayanağı kredi sözleşmelerinde, davalı takip borçlularının imzalarının bulunduğu ve kefalet sözleşmesinin TBK hükümlerine uygun olduğu görülmüştür.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan bilirkişi raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davacı banka tarafından dava dışı 3.kişi şirkete kullandırılan ve ödenmeyen kredinin ferileriyle birlikte tahsili için davacı alacaklı tarafça kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil davalı takip borçluları hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, benimsenen bilirkişi raporunda belirlenen-tespit edilen likit alacak miktarlarına ve gayri nakit alacak için depo istemine yönelik davalı borçluların vaki itirazlarının haksız olduğu ve İİK’nın 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; belirlenen-tespit edilen (takip tarihindeki toplam) alacak miktarını aşan davacı isteminin yerinde olmadığı, reddedilen miktar yönünden alacaklının kötü niyetinin kanıtlanamamış olması nedeniyle davalı borçlu tarafın kötü niyet tazminatı isteminin yerinde olmadığı anlaşıldığından aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
2-Davalı borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasından 413.854,10 TL asıl alacak, 620.78 TL işlemiş faiz, 31.04 TL BSMV ve 400,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 414.905,92 TL’ye yönelik itirazının iptaline, takibin talepnamedeki koşullar ile devamına, davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine,
3-İtiraz olunan 552.252,14 TL miktar üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 110.450,42 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin şartlar oluşmadığından reddine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 28.342,22 TL maktu karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan peşin harç ve icraya yatan toplam 9.560,24 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.781,98 TL’nin davalılardan alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yatırıldığı anlaşılan 9.560,24 TL peşin harcın davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 30.546,24 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 14.342,68 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 900,00 TL bilirkişi ücreti ve 133,50 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.067,00 TL’nin kabul ve red oranına göre 790,80 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır