Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/879 E. 2020/540 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/879 Esas
KARAR NO:2020/540

DAVA Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:23/08/2016
KARAR TARİHİ:12/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili aleyhinde … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, takibe süresi içinde itiraz edilemediği için kesinleştiğini, ….İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile ödeme emrinin iptali davası açıldığını ve dosyasının Yargıtay safhasında olduğunu, takibin dayanağını ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı ilamı oluşturduğunu, müvekkilinin mahkeme ilamının dayanağı olan taşıt kredisini sözleşmesini kefil olarak imzalamadığını, bu nedenle imza incelemesi yapılması gerektiğini, müvekkilinin ilamda borçtan sorumlu tutulmadığını, dolayısıyla ödeme emrinde borçtan sorumlu tutulmasının hukuka aykırı olduğunu, ilamda 28.818,21 TL’den müvekkili sorumlu tutulmuş iken, takip talebinde asıl borçlu ile birlikte toplam borçtan sorumlu tutulduğunu, imza incelemesi sonucunda imzanın müvekkile ait olduğunun tespit edilmesi durumunda, ilamda belirtilen miktardan sorumlu tutulması gerektiği belirtilerek, müvekkilinin borçtan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı borçlunun Demirbank’tan kullanılan kredinin kefili olduğunu, kredi ilişkisindeki kusurlu hareketler sebebi ile davacı tarafçın temerrüde düşürüldüğünü, 2002 yılı öncesinde 2001 yılında … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, açılan takibe davacı borçlu tarafından itiraz edildiğini, itirazın iptali için … Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve davacı aleyhine sonuçlandığını, 2000 yılı öncesindeki ekonomik sıkıntılar sebebiyle bazı bankalara el konulduğunu, bu bankaların devam eden üm akip dosyalarına da bir anda müvekkili kurumun takibine bırakılmış olduğunu, eski takip numarasına ulaşılamadığından elde bulunan mahkeme ilamına dayanılarak yeni bir takip başlatıldığını belirterek, davanın reddini müvekkili kurum icra inkar tazminatından sorumlu tutulamayacağından bu husustaki taleplerin reddini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava ; icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı; taşıt kredisindeki imzanın kendisine ait olmaması nedeniyle borçlu olmadığını, davalı ise davanın reddini savunmuştur.
Davacının, bahse konu taşıt kredisinden dolayı borçlu olduğu …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı, 09/04/2004 kesinleşme tarihli kararı ile kesinleşmiştir.
Her ne kadar davacının uyuşmazlığa konu taşıt kredisinden ötürü borçlu olduğu kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit ise de davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında başlatılan takibin ilamsız takip olduğu, alacağın ilama dayanması halinde ilamsız takip yapmanın hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, davalının söz konusu ilamı, ilamsız takip dosyasına ibraz ederek başlattığı takibin 4721 sayılı TMK’nın 2.maddesine açıkça aykırılık teşkil ettiği, hakkın kötüye kullanılması hususunun mahkemece resen gözetilmesi gerektiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, takip dosyası ile sınırlı olmak üzere davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-İİK’nın 72/5 maddesi uyarınca davalının takibinde kötüniyetli oluşu gözetilerek takip konusu 30.072,32.-TL’nin takdiren %20’si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan 513,57-TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.127,94 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.510,85-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/10/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı