Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/813 E. 2019/603 K. 16.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/438 Esas
KARAR NO: 2019/597

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 20/04/2016
KARAR TARİHİ: 16/09/2019

Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin … adresinde bulunan … nolu tesisatın abonesi olduğunu, davalı şirket yetkililerinin 29.02.2016 tarihinde … nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağımı düzenlediklerini ve bu tutanağa istinaden 16.586,50 TL tutarlı Kaçak Tahakkuku ve 5.522,80 TL tutarlı Kaçak Ek Tahakuku düzenlendiğini, müvekkil tarafından sayaca yapılmış herhangi bir müdahalenin bulunmadığını, söz konusu sayacın eksik tüketim yaptığına dair herhangi bir tespitin de bulunmadığını, tutanak öncesi ve sonrası dönemlere ait günlük ortalama tüketim miktarları karşılaştırıldığında bu durumun açıkça görüleceğini, söz konusu tahakkukların 08.05.2014 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan EPTHY’nin 29. Maddesine aykırı olduğunu, yine aynı yönetmeliğin 30. Maddesine göre tahakkukta TRT payı, PSH ve enerji fonu gibi bedellerin alınmaması gerektiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 ve 2014/676 sayılı kararında kayıp-kaçak bedeli adı altında tüketicilerden tahsil edilen tutarların iadesinin gerektiği hususunun açıkça hüküm altına alınmış olduğunu, dolayısıyla dava konusu tahakkukun bu yönden de hukuka uygun olmadığını, davalı kurumun endeks değerlerini göz önüne almaksızın tahakkuk ettirdiği kaçak elektrik bedelinin haksız olduğunu, söz konusu tutanakta müvekkil firmanın imzası bulunmadığından aleyhine delil olarak kullanılamayacağını, davalı kurum tarafından eksik tüketim hesabı yapılmışsa da, sayaca müdahale edildiğine dair dosya içinde ve sayaç muayene raporunda herhangi bir bulgu ve tespit olmadığından eksik tüketim hesabı yapılmasının mümkün olmadığını belirterek, müvekkilinin … tarafından tahakkuk ettirilen toplam 22.109,3 TL’nin şimdilik 15.000,00 TL’si kadarlık kısmından borçlu olmadığının tespiti ile bir işyerinin faaliyetini sürdürebilmesi için elektriğin zorunlu olduğu dikkate alınarak dava konusu kaçak elektrik bedeline dayalı olarak yapılacak elektrik kesme işleminin durdurulması yönünde İhtiyati Tedbir karan verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava değerinin belli olduğunu, davacının sayaca müdahale edilmediği iddia ettiğini, bu durumda davacı iddiasına göre kaçak elektrik tahakkuku doğmaması ve davacıdan tahsilat yapılmaması gerektiğini, oysa ki müvekkili şirket kayıtlarında yapılan incelemede, dava konusu 2287153 nolu tesisata ait mahalde 29.02.2016 tarihinde yapılan kontrolde kofradan harici bir kablo vasıtasıyla harici hat çekilmek suretiyle kaçak elektrik kullanıldığının tespit edilerek, 29.02.2016 tarihli … seri numaralı zabıt tutanağının tanzim edildiğini, yürürlükte olan mevzuat hükümleri gereği harici hattan çekilen güç üzerinden ve zabıt tarihi ile abonelik tarihi arasındaki süre baz alınarak 180 gün için 16.586,50 TL kaçak bedeli, 94 gün için 5.522,80 TL kaçak ek tahakkuku yapıldığını, davacı tarafın eyleminin haksız fiil olup EPDK mevzuatı uyarınca alınması gereken dağıtım, iletim, PSH, sayaç okuma ve kayıp bedelinin de faturalara dahil edilmesi gerektiğini, bu bedellerin Yönetmeliğin 30. maddesinde belirtilen bedeller olmadığını, 28.12.2011 tarih 2999 sayılı EPDK Kararı ile onaylanan mevcut tarifelerde yer alan bedellere ek olarak kayıp enerji ve PSH Sayaç Okuma bedellerinin eklenmiş olduğunu, EPDK’nun düzenlediği işlemlerin tüm tüzel ve gerçek kişileri bağlayıcı nitelikte olduğunu ve tarifelerin müvekkili şirket tarafından uygulanmasının yasal zorunluluk olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı taraf delil olarka; abone işlem dosyası, vergi dairesi kayıtları, bilirkişi işlemesi, EPDK kurum kararları, emsal Yargıtay kararları ve he türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; Kaçak işlem dosyası, abonelik sözleşmesi, müvekil şirket kayıtları, tanık, bilirkişi incelemesi ve sair delillere dayanmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının kaçak elektrik kullanıp kullanmadığı, kullanmış ise kaçak tüketim fautrasının usulüne uygun düzenlenip düzenlenmediği, davacının davalıya kesilen kaçak tüketim faturasındaki dava değeri kadar borcu olup olmadığı, davacının davasını kısmi dava olarak açıp açamayacağı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle dosya elektirk mühendisi bilirkişisi Doç. Dr….’na tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda; tespit anında harici hattan beslenen cihazların güçlerinin dikkate alınacak olduğunu, 29.02.2016 (tutanak tarihi)-02.09.2015 tarihleri arasındaki 180 gün için kaçak ve 02.09 2015-30.05.2015 (abonelik tarihi) tarihleri arasındaki 94 gün için kaçak ek tahakkuku hesabı yapılacak olduğunu, günlük çalışma süresinin 8 saat/gün olarak alınacak olduğunu, ticarethane abone grubuna kaçak elektrik enerjisi kullandığı dönemde uygulanmakta olan ve fonsuz tarifenin 1,5 (bir buçuk) katı alınarak, kaçak enerji bedelinin hesaplanacak olduğunu, 29.02.2016-02.09.2015 tarihleri arasındaki 180 gün için kaçak tüketim tahakkuku hesabı uyarınca toplam (kdv dahil) 16.586,42 TL, 03.09.2016-30.05.2015 tarihleri arasındaki 94 gün için kaçak ek tüketim tahakkuk hesabı uyarınca 5.517,33 TL olduğunu, dosyadaki bilgi ve belgeler ile ilgili mevzuat kapsamında yapılan inceleme sonucunda; davacı …’ın, 29.02.2016 tarih F/781509 sen nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı’na istinaden, davalı şirkete 29.02.2016-02.09.2015 tarihleri arasındaki 180 gün için kaçak tüketim tahakkuku olarak 16,586,42 TL ve 03.09.2015-30.05.2015 tarihleri arasındaki 94 gün için kaçak ek tüketim tahakkuku olarak 5.517,33 TL olmak Üzere toplam 22.103,75 TL ödemesi gerektiğine dair rapor sunmuştur.
Davacı tarafın rapora itirazları dikkate alınarak, ek sunmak üzere dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu ek raporunda; rosyadaki bilgi ve belgeler ile 08/05/2014 tarih ve 28994 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği kapsamında yapılan inceleme sonucunda; kök raporda da açıklandığı gibi davacı … Işıklın, 29.02.2016 tarih 1/781509 seri nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağına istinaden, davalı şirkete 29.02.2016-02.09.2015 tarihleri arasındaki 180 gün için kaçak tüketim tahakkuku olarak 16.586.42 TL ve 03.09.2015-30.05.2015 tarihleri arasındaki 94 gün için kaçak ek tüketim tahakkuku olarak 5.517,33 TL olmak üzere toplam 22.103,75 TL ödemesi gerektiğine dair ek rapor sunmuştur.
Dava; Menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce dosyadaki tüm deliller, belgeler ve hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporuna göre; davacı 2287183 nolu tesisatla ilgili şimdilik 15.000TL borçlu olmadığı yönünde dava açmışsa da dosya ile uyumlu denetlenebilir kök ve ek bilirkişi raporlarında belirtildiği üzere davacının davalı kuruma Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağına istinaden talebinin de üzerinde olacak şekilde 22.103,75 TL borçlu olduğu, bu nedenle davasını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 44,40 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin yatırılan 256,17 TL harçtan mahsubu ile bakiye 211,77 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.