Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/807 E. 2018/455 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR.
ESAS NO : 2016/807 Esas
KARAR NO : 2018/455
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2012
KARAR TARİHİ : 08/05/2018
Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … ili, …Bulvarından Şehir merkezi istikametine seyir halinde iken adliye binası önüne geldiği esnada önünde seyreden aracın yavaşlamasının ardından kontrolsüz şekilde sol şeride girerek aynı istikamette seyir halinde olan dava dışı sürücü …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı sürücünün kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracında 5.569-Euro değerindeki aracının kaza nedeniyle kullanılmaz hale geldiğini, toplam zararının ulaşım giderleri de dikkate alındığında 6.336,35-Euro olduğunu, davalı … şirketinin kısmi bir ödeme yaptığını, ancak yapılan ödemenin zararı karşılamaktan çok uzak kaldığını, belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 6.336,35-Euro tutarındaki zararının kaza tarihindeki Türk lirası karşılığının 12.286-TL sinin bakiye kısmına karşılık gelen 5.356,00-TL’nin davalılardan kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde; davanın zaman aşımına uğradığını, müvekkili sigorta şirketinin teminatının 15.000-TL ile sınırlı olup , davacıya 8.078-TL’nin ödendiğini, sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olmadığını, davacı araç sürücüsünün de kusurunun mevcut olduğunu, bu itibarla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde; kazanın meydana gelmesinde kusurlu olmadığını bu itibarla kusurun davacıya ait aracın sürücüsünde olduğunu, suçlamayı, tazminatı kabul etmediğini, davanın Bayburtta görülmesini talep etmiştir.
Davalı …Şti vekili de cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunmuş, yetkili mahkemelerin Bayburt veya Gümüşhane mahkemeleri olduğunu ileri sürmüş ve davanın zaman aşımına uğradığını belirtmiş müvekkili şirkete ait aracın … plakalı araç olduğunu bildirmiş, sürücünün kusurlu olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 05/11/2015 tarihinde … E-… K. Sayılı karar ile, bir kısım davalıların yetki itirazları değerlendirilerek tarafların ikametgahları HMK 7.ve 16.maddeleri kazanın meydana geldiği yer birlikte değerlendirilerek HMK 114/1-ç ve 115/2 maddesi gereğince mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, HMK 20.maddesi gereğince süresinde talep halinde dosyanın yetkili Bayburt Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … E. … K. Sayılı 23/03/2016 tarihli kararı ile ” Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK.’nin genel yetkiyi düzenleyen 6.maddesininin 1.fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. “7. maddesinde de,” davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır. Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir.” denilmektedir. Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. Maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.
HMK 16.madde hükmü, HUMK.’daki düzenlemeye oranla daha genişletilmiş ve ayrıntılandırılmıştır. Ancak, HMK.’nda kesin yetki halleri açıkça sayılmış olup, haksız fiile ilişkin davalardaki yetki, kesin yetki olmayıp, bir seçimlik yetkidir. ” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu,27.05.2015 tarih, ESAS NO: …,KARAR NO: …)
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, dava trafik kazasından kaynaklanmakta olup, trafik kazası netice itibari ile bir haksız fiildir. Davaya konu trafik kazası Bayburt’ta meydana gelmiştir.Davalı … şirketinin adresi İstanbul, diğer davalıların yerleşim yeri Gümüşhane olup davacının dava tarihindeki yerleşim yeri ise Almanya’dır.
Davacı taraf HMK 7.maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak davalı … şirketinin ikametgahı mahkemesinde dava açmıştır. Dosya kapsamına göre, davacının, sırf davalı tarafı kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla davasını İstanbul Mahkemelerinde açtığı da ispatlanmadığına göre bu durumda Mahkemece, davalı … ile … Ltd’nin yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA… ” şeklinde karar verilmiş, mahkememizce usul ve yasaya uygun yargıtay bozma ilamına uyulmuş, taraf delilleri toplanmış, iddia, savunma, toplanan deliller üzerinde uzman bilirkişi kurulu marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bu yönden sunulan 08/03/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu incelenip denetlenmiş, bilahare davacı vekilinin bilirkişi kurulu raporuna itirazlarının cevaplandırılması açısından ek rapor alınması cihetine gidilmiş, bu yönden sunulan 19/09/2017 tarihli bilirkişi kurulu ek raporuda incelenip denetlenmiş, bilirkişi kurulu kök ve ek raporları kapsamının dosya kapsamına, toplanan delillere uygun olduğu, denetime elverişli olduğu saptanmakla mahkememizce de benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporu kapsamı birlikte değerlendirilmiş, davacının maliki olduğu… plakalı araçla davalı … şirketi tarafından 15/09/2009/2010 vadeli ZMMS sigortası ile sigortalı davalı …Şti. ‘ ne ait … plakalı aracın 27/08/2010 tarihinde karıştıkları trafik kazasında davacı aracında ağır maddi hasar oluştuğu ve aracın pert olduğu ileri sürülerek aracın değeri olan 5.356,00 Euro ve 767,35 Euro ilave masraflar olmak üzere 6.336,35 Euronun kaza tarihindeki TL karşılığı 12.286,00 TL ‘ nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin talep edildiği, dava konusu kazada … plakalı araç sürücüsü davalı … ‘ ün kazanın meydana gelişinde % 75 oranında kusurlu olduğu,… plakalı araç sürücüsü …’ ün kazanın meydana gelişinde % 25 oranında kusurlu olduğu, dava konusu… plakalı aracın pert edilmesi gerektiği, araçtaki maddi hasarın mahkememizce de benimsenin bilirkişi kurulu kök ve ek raporunda 10.648,55 TL olarak hesaplandığı, kusur oranına göre davalı … şirketinin sorumlu tutulması gereken miktarın 7.986,00 TL olduğu, davacının talep ettiği yol giderinin dolaylı zararlardan olup, ZMS/Trafik sigortası genel şartlarının A/3-m maddesine ve emsal Yargıtay kararlarına istinaden dolaylı zararlar ile ilgili taleplerin poliçe teminatı dışında kaldığı, davacıya ait… plakalı aracın hasarı ile ilgili olarak davalı … tarafından 13/10/2010 tarihinde 6.930,00 TL , 29/07/2011 tarihinde 1.157,00 TL olmak üzere toplam 8.087,00 TL tazminat ödenmiş olduğundan davacının kusur oranına göre talep edebileceği gerçek zarar miktarının 7.986,00 TL olduğu göz önüne alındığında, davacının bu yönden talep edebileceği başkaca bir tazminatının kalmadığı, davacının talep ettiği 767,35 Euro yol gideri karşılığı olarak kaza tarihindeki TCMM Döviz Kuru dikkate alınarak 1 Euro : 1,9361 TL olduğundan, 767,35 Euro karşılığı olan 1.485,67 TL ‘ nin davacının kusur oranına göre talep edebileceği miktarın 1.114,25 TL olduğu saptanmış olmakla, davalı … şirketi açısından davanın reddine, diğer davalılar açısından davanın kısmen kabulüne ilişkin aşağıdaki gibi karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davalı … açısından davanın REDDİNE,
2-Diğer davalılar … ve …Şti. Yönünden davanın kısmen kabulü ile 1.114,25 TL nin adı geçen bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 35,90-TL karar ve ilam harcının 79,55-TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 43,65-TL ‘ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 29,45-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.517,50-TL olmak üzere toplam 2.546,95-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 529,77 TL ‘ sinin davalılar … ve… Şti.’ nden müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.114,25-TL vekalet ücretinin davalılar … ve…Şti.’ nden müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; gerekçeli kararın tebliğden itibaren on beş gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluklarında açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır