Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/664 E. 2022/244 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/664 Esas
KARAR NO :2022/244

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:22/05/2015
KARAR TARİHİ:15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 16.07.2004 tarihinde … yakınlarında meydana gelen trafik kazası sonucu, davalı sigorta şirketine Trafik Sigortalı olan … ve … plakalı araç sürücülerinin kusuru sonucunda … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin daimi malul olacak şekilde ağır yaralandığını, … plakalı araç … numarası ile davalı şirkete trafik sigortalısı olduğunu, … plakalı araç … numarası ile davalı şirkete trafik sigortalısı olduğunu, davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak henüz zarar karşılanmadığını, müvekkilinin tedavi süreci halen devam etmekte olduğunu, kaza tarihinden bu yana çalışamamakta ve bu sebeple bakıma muhtaç bir halde yaşamakta olduğunu, bu haliyle iş bulamamakta olduğunu, sürekli iş ve işçi bulma kurumu aracılığı ile alsun diğer imkânlar olsun hep iş aramaktad olduğunu, müvekkilinin halen hem fiziksel hem de ruhsal olarak kalıcı şekilde sakat kaldığını, dava dilekçesi ekinde sunulan 07.12.2006 tarihli “… … Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu” raporuna göre her ne kadar % 63 oranında özre sahipse de bu raporu yeterli görmediklerini, kaza sanrası psikolojik rahatsızlığı sosyal yaşamını tamamen ortadan kaldırdığını, müvekkilinin rahatsızlığının gerçek boyutu mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumundan aldırılacak rapor sonrasında ortaya çıkacağını, açıklanan tüm bu nedenlerle trafik kazasında bedensel zarar nedeniyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, 6100 sayılı yasa’nın 107. maddesine gore belirlenecek maddi tazminat miktarına ileride artırmak kayıt ve koşulu ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren %25 ticari avans faizi ile birlikte tahsiline , yargılama masraf ve avukatlık ücretinin davaltya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 02/03/2022 tarihli ıslah dilekçesinin tetkikinde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, talep artırma dilekçelerinin kabulü ile dava dilekçeleri ve talep arttırma dilekçeleri doğrultusunda, toplam 80.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline, kaza tarihi olan 16.07.2004 tarihinden itibaren işleyecek Ticari Avans Faizi(Kazaya karışan araçlar kamyon olup ticari faaliyet yürüttüğünden dolayı) ile birlikte tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle olarak davacının talebi yönünden zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan zamanaşımı itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, ceza zamanaşımının uygulanması halinde dahi zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan davacının davasının zamanaşımı itirazları nedeni ile reddine karar verilmesinin gerektiğini, davanın yetkisiz mahkemede açılmış olup, yetki itirazlarının kabulü ile davanın yetkili İstanbul Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın dava dilekçesinde herhangi bir delil sunmadığını, … plakalı araç müvekkili şirket nezdinde 09.04.2003-09.04.2004 başlangıç ve bitiş tarihli 10628 no’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 30.000,00 TL olduğunu, kaza tarihi ise 16.07.2004 olduğunu, kaza poliçe süresi dolduktan sonra gerçekleştiğini, bu nedenle, poliçe kapsamında herhangi bir talep söz konusu olamayacağını, kazaya karışan araç müvekkili şirket nezdinde 03.03.2004-03.03.2005 başlangıç ve bitiş tarihli … no’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, bu poliçedeki kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 40.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, dava konusu kazanın meydana gelmesinde müvekkili şirket sigortalı araç sürücüsünün kusuru bulunmamakta olduğunu, bu nedenle müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacıların sorumluluğundan bahsedilmesi için davacıların sürekli sakatlığının ATK 3. Adli Tıp İhtisas Dairesinden alınacak rapor ile ispatlanmasının gerektiğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olmasının gerektiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu’na müzekkere yazılarak davacılara ödeme yapılıp yapılmadığının ve yapılmış ise hangi koldan ödeme yapıldığının araştırılmasını talep ettiklerini, söz konusu ödemelerin tazminat hesabı yapılması halinde bu hesaplamadan düşürülmesinin gerektiğini, yaralanan ve/veya maluliyetinin olduğunu iddia eden davacıların müterafik kusurunun tazminattan düşülmesinin gerektiğini, hatır taşıması nedeniyle zarar miktarında indirim yapılmasının gerektiğini, davadan daha önceki bir tarihte faizin talep edilemeyeceğini, davacılar ancak yasal faiz talep edebileceğini, davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkili şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep ettiklerini, açıklanan tüm nedenlerle davanın usulden veya esestan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu olarak davacının tedavi gördüğü hastanelerden celp olunan tüm kayıt ve belgeler, … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ve tüm ekleri, davalı kurumdan celp olunan hasar dosyası ve ekleri celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizce maluliyet oranının tespiti yönünden dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinin 04/11/2020 tarihli raporunun tetkikinde; … oğlu 1967 doğumlu … …’in 16.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri kapsamında ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 X (3b……………..65)A%100 x3/5= %60, E cetveline göre: %63.0 ( yüzdealtmışüçnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme ( iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, kişinin %63.0 (yüzdealtmışüçnoktasıfır) olan maluliyet oranının iş göremezlik süresinin bitiminden itibaren başladığı kanaatiyle rapor alınmıştır.
Maluliyet tespitleri yapılmasından sonra, mahkememizin 29/06/2021 tarihli celse bir nolu ara karar gereğin dosyada aktüarya uzmanı bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Pelin Turan seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 20/08/2021 tarihli bilirkişi raporunun ve 22/02/2022 tarihli bilirkişi ek raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeni ile tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda; 16.07.2004 tarihinde davacının içerisinde yolcu olduğu … plakalı araç ile … plakalı aracın karıştığı çift taraflı kaza neticesinde yaralandığı, davalı tarafın kaza tarihi itibariyle kazaya karışan araçların zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu anlaşılmıştır.
Zorunlu mali sorumluluk sigortası 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 91 ila 101. maddeler arasında düzenlenmiştir. Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracın işleteninin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belirli limitlere kadar karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır. Davalının sorumluluğu, poliçe teminat limiti içerisinde kalmak koşulu ile sigortalısının kusuru oranındadır.
Davalı tarafından cevap dilekçesi ile zaman aşımı def’i ileri sürülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. maddesinin birinci fıkrası ; “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmüne , aynı maddenin ikinci fıkrasında ise “Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne havidir.
Eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 765 Sayılı TCK’nun 102/4. maddesinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi 5 yıldır.
Haksız fiile dayanan tazminat isteminde zamanaşımının işlemeye başlayacağı tarih, zararın ve zarar sorumlusunun öğrenildiği andır. Zararın öğrenilmesi kavramıyla kastedilen ise, haksız fiil nedeniyle oluşan bedensel zararın kapsamının öğrenilmesi olup, bu bedensel zararın sebep olacağı maluliyet oranının belirlendiği tarihin, zararın öğrenilmesi kavramına bir etkisi yoktur. Bedensel zararın (yaralanmanın) gerçekleşmesi ve bu yaralanmayla ilgili tedavinin tamamlanması ile zararın kapsamının belli olduğu kabul edilmelidir. (Yargıtay 4.HD’nin 25.10.2021 tarih 2021/4765E-2021/7355K sayılı emsal ilamı)
Eldeki olaya gelince davaya konu trafik kazası 16.07.2004 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 22.05.2015 tarihinde açılmıştır. Mahkememizce alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinin 04/11/2020 tarihli raporu ile ” …. oğlu 1967 doğumlu … …’in 16.07.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri kapsamında ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak: Gr1 X (3b……………..65)A%100 x3/5= %60, E cetveline göre: %63.0 ( yüzdealtmışüçnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme ( iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, kişinin %63.0 (yüzdealtmışüçnoktasıfır) olan maluliyet oranının iş göremezlik süresinin bitiminden itibaren başladığı …” bildirilmiştir. Bu rapor ile davacının maluliyetinin kazadan 9 ay sonra kesin olarak tespit edilebilecek olup bu tarih 17.04.2005′ dir. Davacı tarafından zararın kapsamının belli olduğu bu tarihten sonra KTK’nın 109/2. maddesindeki uzamış ceza zamanaşımı süresi içinde dava açılmadığı anlaşılmakla davanın zaman aşımı nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın zaman aşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, 27,70-TL peşin harç ve 270,00 TL ıslah harcından düşümü ile kalan 217,00-TL’ nin karar kesinleştiğinde davacı yana iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır