Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/569 E. 2019/57 K. 04.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/569 Esas
KARAR NO : 2019/57
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 20/05/2016
KARAR TARİHİ: 04/02/2019
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının müvekkiline elektrik enerjisi sağladığını, … tesisat no’lu elektrik aboneliği ile ilgili elektrik faturalarına yansıtılan , Kayıp/Kaçak Bedelinin ve bu bedel dahil edilerek hesaplanmış; %1 Enerji Fonu, %2 TRT Payı, %5 Belediye Vergisi ve %18 KDV bedelinin haksız olarak tahsil edildiğinden bahisle, ödeme tarihinden itibaren şimdilik 1.000,-TL den her bir faturadaki her bir fazla ödeme tutarının, dava tarihinden itibaren yürütülecek değişen oranda avans faizi oranında faizi ile birlikten davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde, cevap dilekçesinde açıklanan nedenlerle, öncelikle davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını ve zamanaşımı itirazlarının kabulü gerektiğini, Enerji Piyasası Kanunun EPDK’ya vermiş olduğu yetkiye dayanılarak Kurul tarafından alınan kararlar ve belirlenen tarifeler neticesi tüketicilerden alınan Kayıp/Kaçak Bedeli bu bedel üzerinden de %1 enerji fonu, %2 TRT payı, %5 Belediye Vergisi ve %18 KDV bedelinin davacıdan tahsilinin yasal olduğu , davacının talebinin kabulünün ancak mevzuat hükümlerinin iptali ve/veya mevzuat değişikliği ile mümkün olabileceğinden, haksız ve yersiz olarak aleyhimize açılan bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak; Faturalar, ödeme belgesi, hesap dökümü, Yargıtay kararları, bilirkişi incelemsei ve her türlü delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; Fatura, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Dava, elektrik abonesinden tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin istirdatı istemine ilişkindir.
17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı kanunun 21. maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu Kanunu’nun 17. maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiş ve aynı maddeye eklenen 10. bend ile; “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilerek,Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Kanundaki yetkileri genişletilerek, yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü,Geçici madde 20; “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” hükmünü içermektedir.
Yukarıda açıklanan bu yasa değişiklikleri ve emsal Yargıtay …Hukuk Dairesi’ nin … E. …K. Sayılı kararı birlikte değerlendirildiğinde; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kararlarına dayanılarak alınmış olan ve dava konusu yapılan bedeller ile ilgili olarak açılan (ve halen derdest olan) davalar, (açıklanan yasa değişikliklerinin yürürlüğe girmesiyle birlikte) konusuz kalmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle dava konusuz kalmış olmakla esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf davanın açıldığı anda ki mevzuata ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklıdır. Yani davaya konu bedelleri tahsil eden davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Bu itibarla, dava açıldığı tarihte yapılan yasa değişikliği henüz ortada bulunmadığından dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmaktadır. Dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle ve emsal Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ nin 2016/20106 E. 2017/9319 K. Sayılı kararı da dikkate alınarak davacı yararına maktu vekalet ücreti taktir edilmesi ve yapmış olduğu diğer yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatına varılmıştır.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 44,40 -TL karar ve ilam harcından 29,20 -TL peşin harcın eksiltilmesi ile geriye kalan 15,20 -TL eksik harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 29,20 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı, 0,75 TL dosya masrafı, 6,80 TL vekalet pulu ve 881,50 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 951,75 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan Yargıtay …Hukuk Dairesi’ nin… E. … K. Sayılı kararı da dikkate alınarak 2.725,00 -TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.