Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/539 E. 2020/39 K. 20.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/539 Esas
KARAR NO : 2020/39

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/05/2016
KARAR TARİHİ : 20/01/2020

Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın … Şubesi ile dava dışı kredi lehtarı … A.Ş arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini davalı kefillerinde işbu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, verilen kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi üzerine …Noterliğinin 03.02.2016 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kesilip kat edildiği, borcun verilen süre içinde ödenmemesi üzerine bu kez İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile şimdilik 250.000,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi açıldığı, davalıların asıl borca, işlemiş faize ve faiz oranına İtiraz ettiği ve takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalılar davaya cevap vermemiş, duruşmalara da katılmamışlardır.

DELİLLER VE GEREKÇE : Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, noter ihtarnamesi, kredi sözleşmesi, banka kayıt ve defterleri, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Takibin başlatıldığı, İstanbul …İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında fatura ve cari hesap alacağına ilişkin ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilafın; Davalılar cevap vermeyip münkir ad edildiğinden, davacının davalılardan alacağı olup olmadığı, varsa takip tarihi itibariyle miktarı, işlemiş faiz olup olmadığı, faiz oranı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle dosya, bankacı bilirkişi …’e tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda: Davacı banka ile dava dışı kredi lehtarı/borçlusu … A.Ş arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, anılan sözleşmeyi davalı/kefillerin de müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduklarını, kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan, davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiğini,
Davalı/Kefillerin Kefalet limiti ve Sorumluluğu: Davalı kefillerin sözleşmede gösterilen kefalet limitleri toplamının 2.750.000,00 TL olduğunu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan toplam asıl alacak tutarının 2.723.974,05 TL olduğu nazara alındığında, hesaplanan asıl alacağın, kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin borcun tamamından müştereken ve müteselsilen kefelet limitiyle sınırlı olarak sorumlu olduklarının düşünüldüğünü,
Davacı bankanın takip tarihi itibariyle toplam 2.802.983,07 TL alacak hesaplanmış olduğunu, ancak davacı bankanın takip talebinde ve davasında sadece 250.000,00 TL asıl alacak talep ettiğini, buna göre; ana para alacağı; 250.000,00 TL, işlemiş faiz; 8.062,50 TL ve BSMV; 403,10 TL olmak üzere toplam 258.465,60 TL olduğunu,
Takip tarihinden itibaren 250.000,00 TL ‘si asıl alacak tutarı tamamen ödeninceye kadar tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla yıllık %54 oranında temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi ( BSMV) ile birlikte istenebileceğini,
İpotekli taşınmazların paraya çevrilmesi yoluyla da icra takibi açılmış, ancak henüz herhangi bir tahsilatın yapılamamış olduğunun anlaşıldığını,
Gayrinakdi Alacakların Deposu Yönünden: Davacı bankanın sözleşmesel olarak davalı/kefillerden gerek gayrinakdi çek kredisi ve gerekse de teminat mektubu bedelinin DEPO edilmesini isteme hakkının bulunmadığı kanaati edinildiğini,
Dava tarihinden sonra olmak üzere toplam 56.521,95 TL kısmi tahsilat sağlanmış, işbu tahsilatın dosyanın kesin infazı sırasında nazara alınması gerektiğinin düşünüldüğüne dair rapor sunmuştur.
22/06/2017 tarihli celsede; davacı itirazlarını karşılar mahiyette ek rapor alınmasına karar verilmekle, bilirkişi sunmuş olduğu ek raporunda; kök rapordaki görüş ve kaanatinin devam ettiğine dair ek rapor sunmuştur.
Dava: genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyadaki bilgi ve belgeler, alınan detaylı, gerekçeli ve dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi kök ve ek raporu uyarınca davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, detaylı, gerekçeli, dosya kapsamı ile uyumlu olan ve bu nedenle de itibar edilen bilirkişi kök ve ek raporu uyarınca; davacı ile dava dışı borçlu …Şirketi arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalıların söyleşmeye kefil oldukları, davalı gerçek kişilerin dava dışı borçlu şirketin yöneticisi olduklarının … Ticaret Odasının firma sicil bilgilerinden anlaşıldığı, davalıların TBK 583 kapsamında kefil şartlarını sağladığı, kefalet şartlarının mevcut olduğu, kefalet tutarlarının 2.750.000TL değerinde olduğu, takip talebinde nakdi ve gayrinakdi yönden alacak talebinin bulunduğu ancak dava dilekçesi ile sadece 250.000,00TL talep edildiği, davalıların imza inkarında bulunmadığı gibi ödeme savunması da yapmadığı tüm dosya kapsamında davacının davasında haklı olduğu anlaşılarak, davanın kabulü ile, İstanbul… İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında davalılar tarafından yapılan itirazın talep edilen 250.000,00 TL ana para üzerinden iptali ile takibin 250.000,00 TL ana para üzerinden devamına, dava dilekçesi ile işlemiş temerrüt faizi talep edilmediğinden, bu kısım yönünden karar verilmesine yer olmadığına, dava şartlarının ve tarafların haklılık oranının dava tarihinde göre tayin edilmesi gerekmekle takip ve dava tarihinden sonra yapılan 56.521,95 TL ödeme ayrı bir dava konusu olabileceğinden tahsilde tekerrür olmamak şartıyla infaz aşamasında değerlendirilmesine, alacak belirlenebilir ve likit olduğundan kabul edilen dava değeri olan 250.000,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile,
İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasında davalılar tarafından yapılan itirazın talep edilen 250.000,00 TL ana para üzerinden iptali ile takibin 250.000,00 TL ana para üzerinden devamına, dava dilekçesi ile işlemiş temerrüt faizi talep edilmediğinden, bu kısım yönünden karar verilmesine yer olmadığına, takip ve dava tarihinden sonra yapılan 56.521,95 TL ödemenin tahsilde tekerrür olmamak şartıyla infaz aşamasında değerlendirilmesine,
İtirazın iptaline karar verilen 250.000,00 TL üzerinden %20 icra inkar tazminatının (50.000,00 TL)’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 17.077,50 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 3.019,38 TL nin mahsubu ile 14.058,12 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
3-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 3.019,38 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı, 6,80 TL vekalet pulu ve 1.047,00 TL bilirkişi/ tebligat/posta gideri olmak üzere toplam 4.106,68 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 25.950,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekili yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip
¸e-imzalı

Hakim
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.