Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/377 E. 2018/384 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/377 Esas
KARAR NO : 2018/384
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/03/2013
KARAR TARİHİ : 19/04/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı kredi lehdarı arasında düzenlenen kredi sözleşmesini davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek borçlulara ihtarname gönderildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibinin davalıların itiraz etmesi üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve davalılar hakkında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, icra dairesinin ve mahkemenin yetkisiz olduğunu, düzenlenmiş olan yetki sözleşmesinin tacir olmayan müvekkilleri yönünden bağlayıcılığının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrası verilen 31/03/2015 tarih, … Esas, … K sayılı kararıyla davanın usulden reddine karar verilmiş, verilen karar davacı tarafça temyiz edilmiştir.
Yargıtay …Hukuk Dairesi 27/01/2016 tarih, … E, … K sayılı kararıyla; “Davalıların da kefil sıfatıyla imzası bulunan icra takibine konu 06/01/2006 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nin 41.maddesinde İstanbul Mahkemeleri’nin ve İcra Müdürlükleri’nin yetkili olacağı bildirilmiştir.Ticari nitelikte olan bu sözleşmede bulunan yetki düzenlemesi imzaları bulunan kefilleri de bağlayıcıdır.Davacı banka İstanbul İcra Müdürlüğü’nde ve mahkemelerinde takipte bulunabilir ve dava açabilir.Mahkemece yetkili yer icra müdürlüğünde icra takibinin başlatıldığı kabul edilerek icra müdürlüğünün yetkisine itirazın reddine karar verilip işin esasına girilerek tarafların delilleri toplanıp oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.”neden ve gerekçeyle mahkememiz kararı bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yargılamaya devam olunmuştur.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlular hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmelerine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel kredi sözleşmeleri ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 22/08/2017 tarihli bilirkişi raporunun ve davalı vekilinin itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 18/09/2017 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporunda; temlik eden banka ile dava dışı kredi borçlusu … A.Ş.arasında 06/01/2006 tarihli 500.000 USD bedelli, 17/01/2013 tarihli 5.000.000 USD bedelli, 22/03/2012 tarihli 2.000.000 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmeleri imzalandığı, davalıların bu sözleşmelerin müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıkları, temlik eden banka kayıtlarında 28/01/2013 hesap kat tarihi itibariyle dava dışı kredi borçlusu…A.Ş.den 8.408.932,75 TL alacağı bulunduğu, davalı borçlu kefillerin, temerrüt tarihindeki kefalet limitleri toplamının 11.856.550 TL, temerrüt tarihindeki asıl alacak tutarı 8.408.932,75 TL üzerinde olduğu, bu miktardan kefalet limitine ulaşıncaya kadar hesaplanacak temerrüt faizi ve ferilerinden sorumlu olacakları, davacı temlik alanın, müşterek borçlu müteselsil kefil davalılardan takip tarihi 05/02/2013 itibariyle 8.408.932,75 TL asıl alacak, 73.635,87 TL işlemiş faiz, 3.681,79 TL gider vergisi olmak üzere toplam 8.486.250,41 TL alacaklı bulunduğu, davacı bankanın tespitlerinin altında kalan 8.474.168,78’lik talebi ile bağlı olduğu, takip talebinden, kefalet limiti 11.856.550 TL’ye ulaşana kadar 4.357.414,12 TL matrah üzerinden hesaplanacak %53,92, 4.051.518,63 TL matrah üzerinden %52,42 temerrüt faizi ile %5 gider vergisinin istenebileceği bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında, davacı banka tarafından davalı şirkete kullandırılan ve ödenmeyen kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı temlik alan tarafça, asıl borçlu ve kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan davalılar hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen likit alacak miktarlarından taleple bağlı kalınarak 8.474.168,78 TL alacak miktarına yönelik, davalı borçluların vaki itirazlarının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetlerine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davalı borçluların İstanbul …İcra müd.’nün … Esas sayılı dosyasında itirazların iptaline ve takibin talepnamedeki koşullarla devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen 8.474.168,78 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 1.694.833,75 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 578.780,47-TL karar ve ilam harcından 143.603,55-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 435.603,92-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 149.941,69-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 24,30 TL başvuru harcı, 143.603,55 TL peşin ve icraya yatan harç, 3,75 TL vekalet harcı, 1.000 TL bilirkişi ücreti ve 255,50 TL tebligat giderlerinin toplamı 144.887,10 TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.