Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/344 E. 2022/635 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/344 Esas
KARAR NO:2022/635

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:29/03/2016
KARAR TARİHİ:28/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin polis memuru olup 13.10.2014 tarihinde görevli olarak içersinde bulunduğu … sevk ve idaresindeki davalı şirkete sigortalı Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta poliçesi ile sigortalı … Plakalı araç ile kaza yapması sonucu yaralandığını ve sakat kaldığını, kazada müvekkilinin bir kusuru bulunmamakta olduğunu ve yolcu konumunda olduğunu, kaza sebebiyle … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas Sayılı dosyasından ceza takibatı yapıldığını, müvekkilinin kaza sonrası … Üniversitesi … Merkezi, … Hastanesi, … Devlet Hastanesi, … Devlet Hastanesi ve … Hastanesinde tedavi gördüğünü, talep edilen maddi tazminat müvekkilinin iş göremezlik ve sakatlık dolayısı ile meslekte kazanma gücünü kaybetmesi, gelir kaybı maddi zararlarını tazmine yönelik olduğunu, kusur, sakatlık, tazminat ve diğer tüm haklarında fazla ve sair hakları saklı kalmak kaydıyla işbu davayı açtıklarını, açıklanan tüm bu nedenlerle kusur, maluliyet, tazminat ve tüm diğer haklarında fazla, üst ve sair hakları saklı kalması kaydıyla 4.000,00 TL maddi tazminatın tazminatın kaza tarihinden itibaren ticari faizi olmaması halinde, mevduata uygulanan en yüksek faizi, olmaması halinde yasal faizi ile birlikte davalılardan kusur durumları sigorta poliçeleri yönetmelik ve mevzuat sorumlulukları dahilinde olmak üzere tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 13.10.2014 tarihli trafik kazasına karıştığı belirtilen … plaka sayılı araç müvekkil şirkette, 6030095 nolu poliçe ile karayolları zorunlu taşımacılık zorunlu koltuk ferdi kaza sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeye göre daimi sakatlık teminatlarının 175.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, davacının poliçeden yararlanması için otobüs yolcu listesinde koltuk numarasında kayıtlı olması, otobüs bileti olması yahut otobüsün şoförü olmasının gerektiğini, müvekkili şirket tarafından poliçede belirtilen teminat koltuk başına verilmekte olup, davacının hangi koltukta yolcu olduğunun tespiti, ayakta seyahat halinde ise, koltuk başına teminat içerisine girmediğinin tespitinin gerektiğini, davacı tarafından müvekkili şirkete yapılmış herhangi bir başvuru bulunmamakta olup, tüm bilgi ve belgeler ile başvuru yapılmasının zorunluluk teşkil ettiğini, Karayolu Zorunlu Taşımacılık Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesine göre davacılarda meydana gelen uzuv kayıtlarının genel şartlarda belirtilen oranlarda tespit edilmesinin gerektiğini, vücut fonksiyon kaybı ve sürekli sakatlanmaya ilişkin tespit raporu Adli Tıp Kurumu 3 İhtisas Kurulundan alınmasının gerektiğini, Yargıtay kararları ve Adli Tıp Kurumu Kanunu’nun 16/2 maddesi “c” bendi gereğince; Adli Tıp Kurumu Üçüncü İhtisas Kurulu “Meslekte Kazanma Gücü Kaybı” konusunda bilimsel ve teknik görüşlerini mahkemelere bildirmekle görevli olduklarını, Yargıtay 4. ve 17. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış içtihatlarında da, bu konuya değinilerek, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu dışında alınan raporlara itibar edilemeyeceğine hükmedildiğini, vücut fonksiyon kaybının tespiti gerekirken Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması Ve Özürlü Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmeliğe göre hazırlanan rapora itibar edilerek ortaya çıkan sonucun kabul edilemeyeceğini, müvekkili şirkete tüm belgelerle birlikte kaza ve hasar ihbarında bulunulduğunu ve 05.02.2016 tarihinde Hatice Tekdaş’a 87.500,00-TL, 21.03.2016 tarihinde davacı …’a 43.750,00-TL ve 01.04.2016 tarihinde diğer davacı Yusuf Yıldırım’a 43.750,00-TL’lik ödeme gerçekleştirildiğini, böylelikle müvekkili sigorta şirketi sorumlu olduğu miktarı ödemiş olup, davacının açtığı işbu davanın reddinin gerektiğini, müvekkili sigorta şirketinin poliçe teminatının gerektiğini, müvekkili sigorta şirketi temerrüde düşürülmemiş olup, faiz talebinin reddi gerektiğini, 6111 sayılı yasaya göre tedavi giderleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmakta olup, sigorta şirketlerinin sorumluluğunun kalmadığını, açıklanan tüm bu nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu olarak davacının tedavi gördüğü hastanelerden celp olunan tüm kayıt ve belgeler, … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının UYAP sureti, davacının SED araştırması için yazılan müzekkere cevapları ve ekleri, davalı kurumdan celp olunan poliçe ve hasar dosyası ve ekleri, SGK ya yazılan müzekkere cevabı ve ekleri celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizce kusur oranının tespiti yönünden dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 16/04/2018 tarihli raporunun tetkikinde; dava konusu olayda sürücü … ‘ un %100 kusurlu olduğu kanaatiyle rapor alınmıştır.
Mahkememizce maluliyet oranının tespiti yönünden dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinin 21/06/2019 tarihli raporunun tetkikinde; Kişi hakkında düzenlenmiş dava konusu kaza tarihli tıbbi belgelerde kişide herhangi bir diz yarakanmasında bahsedilmediği ve dosyayada mevcu tıbbi belgelerde kişide mevcut olduğu tariflenen menisküs yırtıklarının dava konusu olay da mı yoksa başka bir olay sonucu oluşup oluşmadığının tıbben ayrımının yapılamadığı, dava konusu olay ile söz konusu menisküs yırtıkları arasında illiyet bağının kurulamadığı cihetle , Abdülkadir oğlu 1971 doğumlu …’ün 13.10.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine mahal OLMADIĞI, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 1 (bir) haftaya kadar uzayabileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazası nedeni ile maluliyet tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından, davacının 13/10/2014 tarihinde yolcu olduğu … aracın dava dışı … sevk ve idaresinde iken yaptığı kaza nedeni ile yaralandığı, davalının kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu koltuk ferdi kaza sigortacısı olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 4.HD’nin 07/12/2021 tarih 2021/6134 esas ve 2021/10325 karar sayılı ilamında değinildiği üzere; Öncelikle davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının belirlenmesi için, davacının adli tıp ana bilim dalı başkanlığından, kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre oranının tespit edilmesi, daha sonra bir meblağ sigortası olan ferdi kaza sigortacısı olan davalının sorumluluğunun, tespit edilen sakatlık oranı ve Genel Şartlar’a ekli cetvellere göre konusunda uzman bir Doktor Bilirkişi marifetiyle belirlenmesi gerekmektedir.
Mahkememizce anılan Yönetmelik hükümlerine göre davacının maluliyeti oranı için İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan rapor düzenlenmesi talep edilmiş, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 27/03/2020-4851 sayılı rapor ile “…03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle; Kurulumuzun 18.11. 2019 tarih ve 23530 sayılı karar no’lu mütalaasına eklenecek bir husus bulunmadığı oy birliği ile mütalaa olunur…” denildiği , Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’nin 18/11/2019-23530 sayılı raporunda ise; “…Dosyaya ekli grafiler ile dosyanın yeniden değerlendirilmesinde; Abdülkadir oğlu, 1971 doğumlu …’ün 13.10.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında Kurulumuzun 20.04.2019 tarih ve 8994 sayılı kararına eklenecek husus bulunmadığı oy birliği ile mütalaa olunur…” denildiği Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Dairesi’nin , 20/04/2019-8994 sayılı raporunda”… Abdülkadir oğlu 1971 doğumlu …’ün 13.10.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine mahal OLMADIĞI, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 1 (bir) haftaya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…” denildiği anılan raporlardan davacının kaza nedeni ile sürekli bir maluliyetinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yargıtay 17.HD’nin 17/06/2019 tarihli 2016/17681 esas ve 2019/7595 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; “…zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası niteliği gereği geçici iş göremezlik zararını teminat altına almamaktadır…”
Tüm dosya kapsamı yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacının sürekli sakatlığının bulunmadığı, davalı sigortacanın zorunlu koltuk ferdi kaza sigortacısı olarak geçici iş göremezlik tazminatı istemenden sorumlu olmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin yatan 29,20 ‘ den düşümü ile eksik kalan 51,50 TL ‘ nin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 4.000,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı asilin ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır