Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/304 E. 2018/757 K. 02.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/304 Esas
KARAR NO : 2018/757
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/03/2016
KARAR TARİHİ: 02/07/2018
Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; …A.Ş keşidecisi olduğu…bank … Şubesi’ne ait … numaralı 300.000 TL bedelli çeki aralarındaki ticari ilişkiye istinaden davalılardan… Şti. lehine keşide ettiğini ve ardından davalılardan … Şti de dava konusu çeki müvekkiline verdiğini ve fakat keşideci … A.Ş ile davacı … grup şirket oldukları için çekin cirolanmadığını, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyası ile kıymetli evrak iptali davası açılmdığını ve fakat davalı … tarafından çek aslı sunulup, davaya müdahil olunduğu için de işbu çek istirdatı davasını açma zorunluluğunun doğduğunu, davalı …Şti.’ nin cirosu yetkili kişi tarafından imzalanmadığı için çekteki ciro silsilesinin bozulduğunu, mahkemece ve bilirkişi tarafından yapılacak olan incelemeler sonucunda da anlaşılacağı üzere, davalılardan …Şti.’nin ciro silsilesinde yer alan imzası şirket yetkilisi tarafından atılmamdığını ve bu haliyle de ciro silsilesi bozulmuş olan çekin iptali gerektiğini, ayrıca çek müvekkili şirket zilyetliğindeyken çalındığı esnada davalı … ’e ve ardından …’ ya da cirolandığını ve bilinmedik bir şekilde bir kısım faturalar düzenlenmdiğini, buna dair hususların da işbu dava ile yapılacak olan bilirkişi incelemesinde incelenip, dava konusu çekin ciro silsilesinin bozuk olduğunun tespiti zorunlu hale gelmidiğini, dava konusu çek ile ilgili Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’ nın …Sor. Numaralı dosyası mevcut olduğunu ve bu dosyada şüphelilerden biri de davalı … olduğunu beyanla davalılar hakkında İİK md.72 uyarınca %20 ‘den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, davalıların tüm ticari defterleri, mizan tablosunu ve ticaret sicillerinin incelenmesini ve çalınarak, haksız biçimde ele geçirilen çeklerin muvazaalı işlem ile üçünü kişiye geçirildiğinin ve borçlu olmadıklarının tespiti, davalarının kabulü ile çekin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemişler, 09/03/2017 tarihli duruşmaya katılan davalı … ve … suçlamaları kabul etmediklerini, avukat tutmak için süre talep ettiklerini, ticari defterlerinin olmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, iddia, savunma, toplanan deliller ve davacı ile davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılarak rapor tanzimi açısından dosya uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, bu yönden sunulan 14/09/2017 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiştir.
Davalı … vekili 16/11/2017 tarihli dilekçesinde, çekle ilgili olarak ortaya atılan hırsızlık iddiasının doğru olmadığını, davaya konu çekin davacının da kabul ettiği üzere, davadan önce davalı … ticari ilişki sebebiyle davacı tarafından verildiğini, müvekkilinin bahsi geçen çekin meşru hamili olduğunu, 08/09/2015 tarihinde çalındığı iddia edilen çekin … tarafından 04/06/2015 tarihinde takasa verildiğini, …’nun iş ilişkisi nedeniyle müvekkilinden aldığı çeki günü geldiğinde ödenmesi için…bank …Şubesi’ne takasa verdiğini, dolayısıyla çalındığı iddia edilen tarihten çok önce çekin bir banka kuruluşuna verilmesinin dahi çekin iddia edildiği gibi rıza dışında elinden çıkmadığını ispatladığını, davacının menfi tespit davası açmasında hukuki yararı olmadığını, beyanla, davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu kapsamı, birlikte değerlendirilmiştir.
Davaya konu…bank …Şubesi’nin … çek nolu 04/11/2015 keşide tarihli 300,000,00 TL tutarlı, keşidecisiz …A.Ş., Lehtarı …Şti. Ve cirantaları yine …Şti. Ve … ve … olan çekin bankaya 04/11/2015 tarihli ibraz kaşesinde İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesinin ödeme yasağı kararı bulunduğu şeklinde şerhin mevcut olduğu, davacının davaya konu çekte zilliyet olduğunu bildirdiği ancak davacının davaya konu çekin yetkili hamil olduğu hususunda ve davalı şirket tarafından davacı şirkete verildiği hususunda davacı tarafça dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı gibi davacı tarafa verilen ihtaratlı kesin süreye rağmen inceleme gün ve saatinde bu yönden ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesine sunmadığı defter ibrazından kaçındığı, davalı şirkete yapılan ihtaratlı tebligata rağmen davalı şirket tarafından da bilirkişi incelemesine ticari defter ve kayıtların sunulmadığı, defter ibrazından kaçınıldığı, ayrıca davacı tarafça davalı şirket cirosunun yetkili kişi tarafından yapılmadığı ciro silsilesinin bozuk olduğu ileri sürülmüş ise de davalı şirketin bu yönden herhangi bir iddiasının veya savunmasının da mevcut olmadığı, dava konusu çekin yukarıda bahsi geçen keşideci tarafından davalı şirkete lehtar sıfatıyla keşide edilerek verildiği, davalı şirket tarafından da davalı …’e cirolandığı, davalı … tarafından da davalı …’ya cirolandığı, davalı … tarafından süresinde bankaya ibraz edildiğinde banka tarafından ödeme yasağı kararına istinaden ibraz kaşesinin yapılarak imzalandığı saptanmış olmakla ispatlanamayan davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartlar oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin de REDDİNE,
3-Alınması gerekli 35,90 TL karar ve ilam harcının 5.123,25-TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 5.087,35TL’ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 23.950,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluklarında açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır