Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/133 E. 2019/344 K. 07.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/413 Esas
KARAR NO : 2019/365
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 15/10/2010
BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1907
KARAR NO: 2017/513
BİRLEŞEN DAVA : Alacak
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ: 14/01/2014
KARAR TARİHİ : 09/05/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı asıl ve birleşen davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
a-Asıl dava yönünden yapılan inceleme sonrasında;
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalı şirket arasında yapılmış konusu “… İnşaatları” olan 11/08/1989 tarihli eser sözleşmesi gereği, müvekkilinin üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini ancak, hakediş alacağının ödenmediğini, bu kez davalının tasfiye edilmesi istemi üzerine kalan işler için taraflar arasında 01/04/2002 tarihli tasfiye protokolü imzalandığını, davalıya yapılan ihtara rağmen kesin hesap alacağının ödenmediğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 50.000 TL hakediş alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, talebini 25/07/2011 tarihli ıslah dilekçesi ile 1.703.888 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan eser sözleşmesi gereği, davacı tarafça yapılan işe göre ödemelerin tamamlandığını, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, ticari defter ve kayıtlara göre müvekkilinin, davacıdan alacaklı olduğunu, kaldı ki davada zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında verdiği dilekçesinde, davacı adına harç ve vergi olarak ödenen 3.488.964,54 TL bedelden takas/mahsup talebinde bulunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında 19/09/2013 tarih, … Esas, … karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 17/09/2014 tarih, 2013/6383 Esas, 2014/5254 Karar sayılı kararıyla; “1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasında düzenlenen 11.08.1989 tarihli sözleşmenin ek maddesinde “01.06.1989 tarih ve 224 sayılı zeyilname ile müteahhit … A.Ş.’ye iskân harçlarının da müteahhide ait olacağı bildirilmiş olmakla, bu harç dahi sözleşmenin 1-12 maddesine göre müteahhide ait olup müteahhit iskân ile ilgili kendisine düşen bilcümle vecibeleri yerine getirecektir.” hükmüne yer verilmiştir. Sözleşmenin 1. 12. maddesinde ise, bu sözleşmenin akdine ve taahhüdün ifasına ait her türlü vergi, resim ve harçlarla, İş Kanunu gereğince tesis edilmiş ve edilecek Sosyal Sigorta Primleri ve sair giderler müteahhide aittir denilmiştir. Davalı vekili yargılama aşamasında verdiği dilekçelerinde bu maddelere dayanarak davacı adına harç ve vergi olarak 3.488.964,54 TL ödediklerini bildirmiş, önce bu konudaki talep ve dava haklarını saklı tutmuş ise de daha sonra takas/mahsup talebinde bulunmuştur. Mahsup bir itiraz olup yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir ve mahkemenin de görevi gereği bu itirazı dikkate alması gerekir (HGK. 05.07.1967 gün ve 234/320 15. HD. 25.06.2007 gün ve 2007/853 E.-2007/4314 K. sayılı kararları).
Hükme dayanak bilirkişi raporunda bu hususta bir inceleme yapılmadığı gibi davalının rapora karşı yaptığı itirazlar da cevaplandırılmış değildir. Bu haliyle mahkemece yeterli inceleme yapıldığından sözedilemez.
O halde yapılması gereken iş, bilirkişilerden ek rapor alınarak davalının az yukarıda sözü edilen hükümler uyarınca davacı namına yaptığı vergi, resim, harç gibi harcamalarına ilişkin belgelerini inceletmek, davacı alacağından mahsubu gereken ödemeleri var ise bunların mahsubuyla sonucuna uygun hüküm kurmaktan ibarettir. Davalının faize ilişkin temyiz itirazlarına gelince; mahkemece 25.07.2006 hakediş tarihinden itibaren faize hükmedilmiştir. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 101/1. maddesi hükmünce, muaccel bir alacağın borçlusu, alacaklının ihtarıyla mütemerrit olur. Davacı, 04.10.2010 tarihli ihtarnamesiyle alacağın ödenmesini istediğinden ihtarnamenin tebliğ tarihi araştırılarak davalının temerrüde düştüğü tarih saptanmalı, bu tarihten itibaren faize hükmedilmelidir.
Faizin hakediş tarihinden başlatılması usul ve yasaya aykırı olmuştur.” neden ve gerekçesiyle mahkememiz kararı bozulmuş, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin de reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yargılamaya devam olunmuştur.
Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklı yüklenilen iş bedelinin, iş sahibinden tahsili istemine ilişkindir.
Asıl dava yönünden hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamında işaret edildiği üzere davalının, davacı adına yaptığı vergi, resim, harç gibi harcamalarına ilişkin belgelerin incelenerek, davacı alacağından mahsubu gereken ödemeler var ise tespiti yönünden bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasına karar verilmiş, bu yönden bilirkişiler YMM …, inşaat mühendisi … ve sözleşme uzmanı Prof. Dr…. tarafından düzenlenen 18/01/2016 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunun dosya arasında olduğu, taraf vekillerinin beyan ve itirazı üzerine bilirkişi kurulundan denetime elverişli rapor alınmasına karar verilmiş, adı geçen bilikişi kurulu tarafından düzenlenen 19/01/2019 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
En son alınan bilirkişi kurulu ek raporunda özetle; taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereği, davacı tarafından işin %71,51 seviyesinde tamamlandığı, taraflarca sözleşmenin anlaşarak sonlandığı, işin kalan %29,49’luk kısmının başka firmaya tamamlatıldığı, davalı tarafça, davacı adına yapılan ödemelerden davacının, fiilen yapılan ve hakediş ve kesin hesapta bulunan imalatları seviyesinde tamamlanan inşaat oranında sorumlu olacağı, Yargıtay ilamı doğrultusunda mahsuplaşma yapılabilmesi için davacının kesin hesap alacağını hak etmiş olduğu tarih 2001 yılına, davacı ödemelerinin ötelenmesi gerektiği, bu nedenle karne katsayıları baz alınarak bu öteleme yapılmış mahsuplaşma miktarının (2001 yılı itibariyle) 186.481 TL olduğu, davacı tasfiye kesin hesap alacağı olan 1.660.754 TL’den, davalının mahsuplaşma icmali sonrası davacı yüklenicinin alacağının 1.474.273 TL olduğu bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu 19/01/2019 tarihli ek raporu gerekçeli, denetlenebilir, hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında işaret edilen eksikliği giderecek yeterlilikte, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, bozma sonrası en son alınan bilirkişi kurulu ek raporu, toplanıp değerlendirilen tüm delillere göre; taraflar arasındaki eser sözleşmesi gereği, davacı tarafça yapımı üstlenilen işin %71,51 oranında tamamlandığı, taraflarca karşılıklı anlaşılmak suretiyle işin sonlandığı, bu durumda hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamında işaret edildiği üzere sözleşme gereği davalı tarafça, davacı adına yapılan (vergi, resim ve harçlarla vs giderler) ödemelerden davacının, tamamlanan iş oranında sorumlu olduğu, davalının takas/mahsup talebi nedeniyle davacı alacağından bu oranda davacı adına yapılan ödemenin mahsubunun gerektiği anlaşılmaktadır. Buna ilişkin alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu ek raporunda; davalı tarafça davacı adına yapılan ödemelerin 2001 yılı itibariyle 186.481 TL olarak hesaplandığı ve davacının tasfiye kesin hesap alacağı olan 1.660.754 TL’den, davacı adına yapılan ödemelerin (186.481 TL) takas mahsubu sonucu davacının davalıdan 1.474.273 TL alacaklı olduğu, bakiye istemin yerinde olmadığı; davadan önce davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin bir belgenin dosyaya sunulmadığı anlaşıldığından asıl davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
b-Yargıtay bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sırasında yukarıda numarası yazılı mahkememiz asıl davası ile birleşen İstanbul Anadolu… Asliye Ticaret Mahkemesinin… E sayılı davası yönünden yapılan yargılama sonrasında;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılmış eser sözleşmesi gereği davalının, yapımını üstlendiği bir kısım işlere ait ruhsat harçlarını ödemediğini ve işleri yarım bıraktığını, bunun üzerine eserdeki eksikliklerin başka müteahhite tamamlatıldığını, bu nedenle davalı tarafça tamamlanan bölümlerin tespiti ile davalıya yansıtılacak ruhsat harçlarının miktarının hesaplanması ve buna göre davalıdan tahsili gerektiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 10.000 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinden alacağı bulunmadığını, taraflar arasında yapılan tasfiye kesin hakedişinde davacının alacak iddiası ile ilgili bir ihtirazı kaydı olmadığını, kaldı ki alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının, birleşen ana davada takas mahsup talebinde bulunduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Birleşen dava yönünden yapılan inceleme sonrasında; birleşen davacının ileri sürdüğü alacak talepleri, asıl davada takas ve mahsuba konu edilerek davacı alacağından düşürüldüğü, dolayısıyla birleşen davaya konu davacının alacak talepleri asıl davada takas ve mahsup edildiğinden dolayı talep edilemeyeceği anlaşıldığından birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davaya ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile,
a-Toplam 1.474.273,00 TL’nin 50.000 TL’sinin dava tarihi olan 15/10/2010 tarihinden itibaren, kalan 1.424.273,00 TL’sinin ıslah tarihi olan 25/07/2011 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Davacının bu konudaki fazlaya ilişkin isteminin reddine,
b-Alınması gerekli 100.707,59-TL karar ve ilam harcından 25.302,75-TL peşin ve ıslah harcının mahsubu ile geriye kalan 75.404,84-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına (Mahkememizin… Esas sayılı dosyasında … harç numarası ile maliyeye bildirilen ve davalıdan tahsili istenilen 88.143,35 TL tahsil edilmiş ise, işbu karar kesinleştiğinde ve talep halinde geriye kalan 12.738,51 TL’nin davalıya iadesine, tahsil edilmemiş ise 2013/123 harç numaralı harç tahsil müzekkeremizin işlemsiz iadesi ile 75.404,84 TL’nin davalıdan tahsiline),
c-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve ıslah harcı 25.302,75 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
d-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 68.178,19 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
e-Davalı kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 19.726,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
f-Davacı tarafından ilk kararda yapılan 2.871,25 TL ve bozma sonrası yapılan 189,80 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 3.061,05 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2.648,54 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
g-Davalılar tarafından ilk kararda yapılan 28,88 TL ve bozma sonrası yapılan 71 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 99,88 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 13,46 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
h-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
2-a-Birleşen İstanbul Anadolu 5.ATM.nin 2014/1907 Esas Sayılı davanın REDDİNE,
b-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 170,80 TL peşin harçdan mahsubu ile bakiye 126,40 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen davacıya iadesine,
c-Birleşen davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 2.725 TL vekalet ücretinin birleşen davacıdan alınıp birleşen davalıya verilmesine,
d-Birleşen davalı tarafından yapılan 6 TL vekalet pulu, 3,80 TL vekalet harcı, 3.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.009,80 TL yargılama giderinin birleşen davacıdan alınıp birleşen davalıya verilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı , gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.