Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1214 E. 2018/613 K. 06.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARARIDIR.
ESAS NO : 2016/1214 Esas
KARAR NO : 2018/613
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/10/2016
KARAR TARİHİ : 06/06/2018
Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 25/08/2013 tarihinde davacı …’ nin eşi, … ‘ ün babas… ‘ın yolcu konumunda bulunduğu ve sürücülüğünü … ‘ in yaptığı plakasız, tescilsiz… Marka motosikletin şerih tecavüzü yaparak karşıdan gelmekte olan… plakalı otomobille çarpışması neticesinde motosiklet sürücüsü ile… ‘ın hayatını kaybettiğini, kazaya ilişkin Salihli Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. Nolu dosyasının mevcut olduğunu, kazaya karışan motosikletin tescilsiz ve plakasız olması nedeniyle ödenmesi gereken tazminatın muhattabının davalı olduğunu, bu amaçla davalıya yapılan müracaat sonucunda davacılara ön ödeme yapıldığını fakat yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamaktan uzak olup mağduriyetinin giderilmediğini beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla her bir müvekkili için şimdilik 100,00 TL ‘ er toplam 200,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve cenaze defin giderinin davalıya müracaat tarihine müteakip 15 iş günü bitimi tarihinden itibaren veya en geç ön ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yargılama konusu talep için KTK 111/2 maddesi uyarınca hak düşürücü sürenin dolduğunu, müvekkili kurum tarafından davacılara müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları sebebiyle 79.973,00 TL tutarındaki destekten yoksun kalma tazminatının 17/12/2013 tarihinde ödenmesi neticesinde müvekkili kurumun ibra edildiğini, bu nedenle davacıların KTK 111.maddesi uyarınca iki yıllık süre dolduktan sonra 09/12/2016 tarihinde ikame ettikleri davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerektiğini, kazaya karışan tescilsiz araç sürücüsü… ‘ in vefat etmesi nedeniyle mirasçılarına davanın ihbarına, müvekkili kurumun davacı tarafa ödemede bulunarak üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini ve davacının tüm zararının karşılandığını, davacı tarafa ödenen tazminatın ibraname karşılığında ödenmiş olup, müvekkili kurumun başkaca sorumluluğunun bulunmadığını, kazaya sebebiyet veren tescilsiz araç nedeniyle …’ na husumet yöneltilemeyeceğini, kazaya karışan aracın cinsinin tespiti gerektiğini, kusur oranlarının ATK vasıtasıyla tespitinin yapılmasını, davaya konu destekten yoksun kalma tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden müterafik kusur indirimine gidilmesi gerektiğini, SGK tarafından davacıya yada rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkili tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın müvekkilinden ödeme tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İddia, savunma, toplanan ve sunulan tüm deliller birlikte değerlendirilmiştir.
Dava, davacıların desteğinin trafik kazasında vefatı sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı tarafça kendisi adına dava tarihinden önce davalı kuruma yapılan müracaat üzerine 17/12/2013 tarihinde toplam 79.973,00 TL tazminat ödemesi yapıldığı ve yapılan ödeme nedeniyle davacı tarafından hiçbir şerh konulmadan ” Makbuz ve İbraname ” başlıklı belgenin imzalandığı, 2918 sayılı yasanın 111/2.maddesi ” …tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir… ” şeklinde olup, anılan süre hak düşürücü süre niteliğindedir.
Yerleşik Yargıtay İçtihatları ve 2918 sayılı yasanın 111/2.maddesindeki açık düzenleme dikkate alındığında, davacı tarafın davalı taraftan dava konusu sebebiyle dava öncesinde 17/12/2013 tarihinde 79.973,00 TL ödeme almış olması ve bu ödemeyle ilgili davacı tarafça imzalanan ” Makbuz ve İbraname ” başlıklı belge dikkate alınarak ve dava tarihi olan 27/10/2016 tarihi dikkate alınarak davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süre sebebiyle reddine,
2-Alınması gerekli 35,90 TL karar ve ilam harcından 29,20-TL peşin harcın düşümü ile kalan 6,70 -TL eksik harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır