Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1139 E. 2018/832 K. 03.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1139 Esas
KARAR NO : 2018/832
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 18/11/2016
KARAR TARİHİ : 03/09/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkili nezdinde sigortalı … plakalı karayollu motorlu araçlar zorunlu araçlar sigortası ile sigortalı bulunan araç ile davalı sigortalı nezdinde kasko sigortası ile sigortalı … çekici ve bu çekiciye bağlı… plakalı aracın 22/11/2012 tarihinde çarpıştıkları, meydana gelen çarpışma nedeniyle davalı nezdinde kaskolu… plakalı araç için 25/02/2013 tarihinde 15.045,00 TL, … plakalı araç için ise 27/03/2013 tarihinde 12.148,00 TL tazminat istendiğini, ancak bilahare… ve … tarafından Eğrelli ( Konya ) … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası üzerinden açılan tazminat davasında Adli Tıp Kurumunda alınan raporda davalı nezlindeki araçların bahse konu kazada %100 kusurlu olduğu iş bu rapor üzerine dava dışı kişiler ile sulh olduklarını, diğer davalılar yönünden yargılamanın devam ettiğini, bununda kazaya asıl sebebiyet verenin davalı nezdindeki araç olduğu, buna göre de yapılan ödemenin ödeme yükümlülüğü bulunmamasına rağmen yapılmış olduğu, iadenin yapılmamış olması nedeniyle davalı hakkında icra takibi yapıldığını, ancak davalının icra takibini haksız olarak itiraz etmekle, takibi durduğundan bahisle itirazın iptaline ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; Davanın ATK raporundan itibaren 1 yıllık süre içinde açılmadığı için zamanaşımına uğradığını, kazaya karşılan … plakalı çekici ile buna bağlı… plakalı römorkun …no.lu kasko poliçesi ile müvekkil şirkete sigortalı olduğunu, Konya Ereğli … Asliye Hukuk Mahkemesinin …E. sayılı dosyası ile yapılan yargılama sırasında ATK alınan raporda … plakalı aracın sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, ayrıca İTÜ trafik kürsüsünden seçilecek bilirkişi kurulundan rapor alınmasını gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, Konya Ereğli … Asliye Hukuk Mahkemesinin…E. sayılı dosyası, poliçe ve hasar dosyası, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık yemin ve her türlü yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf delil olarak; kusur, bilirkişi incelemesi vs. Delillere dayanmıştır.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. …, Prof. Dr. M… sunmuş oldukları raporlarında; … plakalı çekici sürücüsü …’m kazanın meydana gelişinde asli ve tam (%100) kusurlu olduğunu, … plakalı kamyon sürücüsü …’a atfedilecek kusur bulunmadığına dair rapor sunmuşlardır.
Hesap bilirkişi … sunmuş olduğu raporunda; Davacı sigorta şirketinin kazaya karışan … plakalı davalı sigorta şirketine sigortalı çekici römorktan dolayı iki kalem halinde ödemiş olduğu toplam 27.193,00 TL (15.045+12.148=) hasar tazminatı nedeniyle, gerek ATK alınan ve gerekse de yeni alınan kusur tespit raporlarına göre, davalı sigorta şirketine RÜCU etme hakkının doğmuş bulunduğu kanaati edinildiğini, davacının takip tarihi itibariyle; Asıl alacak (anapara): 27.193,00 + İşlemiş faiz 11.342,25 TL olmak üzere toplam alacağın 38.535,25 TL olduğunu, 38.547,00 TL alacak tespit edilmiş olduğunu, davacı daha az miktarda alacak talebinde bulunmuş olduğu için, taleple bağlı kalınmasının yerinde olacağını, alacağın az bile talep edilmiş olduğu nazara alınarak, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 27.193,00 TL tamamen ödeninceye kadar, 3095 sayılı yasanın 2/2.m. hükmü uyarınca yıllık %10,50 ve değişen oranlarda basit usulde işleyecek ticari avans faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğine dair rapor sunmuştur.
Dava: Sebepsiz zenginleşmeye dayalı itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı, kusur durumu, takip ve dava tarihi itibariyle, davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, varsa ferileri ile birlikte miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Davalı tarafın zaman aşımı itirazında bulunduğu görülmekle, dosyadaki bilgi ve belgeler uyarınca yapılan incelemede, 6092 sayılı yasanın 82. maddesi uyarınca 2 ve 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olan dava konusu alacağın davanın açıldığı 18/11/2016 tarihi ve Adli Tıp Kurumunun Ereğli Asliye Hukuk Mahkemesinin sunmuş olduğu 30/12/2014 tarihli raporun geliş tarihi dahi dikkate alındığında ( davacının Adli Tıp Kurumu raporunun kendisine tebliği ile durumu öğrenmiş sayılması gerektiği hususu dikkate alındığı ) rapor tarihi itibariyle 2 yıllık sürenin henüz dolmadığı, keza ödeme tarihleri dikkate alındığında 10 yıllık sürenin de dolmamış olduğu anlaşıldığından, davalı tarafın zaman aşımı defi yerinde görülmemiş ve reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf kendisine sigortalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olması nedeniyle, davalı tarafın başvurusu üzerine davalının sigortalısına ait araca ilişkin hasarları davalıya ödemiş ise de Ereğli … Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan rapor uyarınca davalıya yapılan ödemenin davalı nezdinde davacının zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olması nedeniyle 2918 sayılı yasanın 85 maddesindeki sigortalısının sorumluluğunu üstlenmiş olmasından kaynaklanan sorumluluğunun kendi sigortalısının kusuru ile sınırlı olduğu, oysa kusurunun bulunmadığı Ereğli’den alınan ATK raporu ile sabit olduğundan, davalıya yapılan ödeminin davalı nezdinde 6098 sayılı yasanın 77 maddesi uyarınca sebepse zenginleşme oluşturduğu ve davacının davalıdan iadesini talep edebileceğine kanaat getirilmiştir.
Davacı tarafın davalıya yapmış olduğu ödemeler sabit olup, davalı tarafça iadede bulunulmaması nedeniyle, davacı tarafça davalı aleyhine yapılan takipte ödeme tarihleri itibariyle her iki araç için yapılan toplam 27.193,00 TL alacağı davalı nezdinde sebepsiz zenginleşmenin oluştuğu tarih olan ödeme tarihleri dikkate alındığında davalı tarafın nezdindeki ödemenin sebepsiz zenginleşme olması nedeniyle, ödeme tarihinden itibaren davalının mütemerit olduğu buna göre de ödeme tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizinden sorumlu olduğu, bu hususta rapor alınan bilirkişi …’in raporunda denetime açık olarak tespit edildiği üzere davacının davalıdan talep etmiş olduğu işlemiş faiz kısmının talep etmesi gerekenden daha düşük kaldığı, buna göre de talepte bağlılık kuralı gereğince de asıl alacak ve takip tarihine kadar işlemiş olan temerrüt faizi yönünden davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptali gerektiğine, yine tarafların tacir olması nedeniyle davalı tarafın takipteki diğer faiz oranına yönelik itirazlarında da yerinde olmadığı, bu nedenle davacının davasının kabulüne, davalının tüm itirazların iptaline, takibin aynı şartlarla devamına karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf her ne kadar inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de, Ereğli Asliye Hukuk Mahkemesinden alınan kusur raporu ile mahkememiz yetinemediğinden ve davalı tarafça o mahkeme dosyasından alınır kusurun da kabul edilmemiş olması nedeniyle, mahkememizce de yeni bir heyetten kusur raporu alınmış ve İTÜ den seçilen kusur bilirkişileri tarafından sunulan raporda, davacı sigortalısına ait … plakalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, diğer davalıya sigortalı aracın ise %100 kusurlu olduğu tespit edilmiş olup, kusur oranı mahkememizce alınan rapor ile sabit hale geldiğinden, tarafların sorumluluklarının kusur oranına bağlı olması bu nedenle de takip anında alacağın likit olduğundan bahsedilemeyeceği ciheti ile davacının davasının kabul edilmiş olmasına rağmen inkar tazminatı şartlarının oluşmadığına, bu nedenle de bu yöndeki talebin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin aynı şartlarla devamına,
2-Şartlar oluşmadığından davacı tarafın inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 2.632,34 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 658,09 TL harcın mahsubu ile 1.974,25 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 29,20 TL başvuru harcı, 658,09 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı, 6,80 TL vekalet pulu, 2.403,6 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.101,99 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 4.588,88 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip
¸e-imzalı
Hakim
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.