Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1061 E. 2018/196 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1061 Esas
KARAR NO : 2018/196
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2016
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirket tarafından davalıya 04/09/2014 tarihli 44.463,60 TL, 21/11/2014 tarihli 283.369,32 TL tutarlı fatura içeriği mallar teslim edildiğini, müvekkili şirket tarafından fatura alacakları talep edilmesine rağmen davalı tarafça ödemelerin yapılmadığını, alacağın tahsili amacıyla İstanbul… İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından başlatılan takibe itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dış ticaret yapan şirket olduğunu, müvekkili şirketin davacı tarafın dış ticaret yapılmasına aracılık ettiğini, müvekkili ile davacı arasında mal alışverişi olmadığını ileri sürerek davanın reddini, davacı şirketin kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında davaya dayanak fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine alacağın fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi uyarınca “İtirazın İptali” istemine ilişkindir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, 04/09/2014 ve 21/11/2014 tarihli faturaların dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel teknik ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, taraf ticari defter ve kayıtları, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya konusunda uzman bilirkişi …’ye tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 21/08/2017 havale tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
21/08/2017 tarihli bilirkişi raporunda; davacı şirketin 2014-2015 yılına ait ibraz ettiği defterlerin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırıldığı, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 md.gereğince davacı lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin ticari defterlerini ibraz etmediği, davaya konu alacağın 04/09/2014 tarihli … numaralı 44.463,60 TL tutarındaki ve 21/11/2014 tarihli … numaralı 283.369,32 TL tutarındaki faturalardan kaynaklandığı, Gelir İdaresi Başkanlığı cevabı yazılarda, davacı ve davalının … formlarının incelenmesi neticesinde davaya konu faturaların davalı ve davacı tarafından beyan edilmek suretiyle her iki şirkette de kayıtlı olduğu, davacı ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde davalı şirketten 333.902,52 TL alacaklı olduğu, ancak, icra takibine konu asıl alacak 327.832,92 TL olduğu dikkate alındığında, davacı talebine bağlı kalınmak suretiyle davacının davalıdan 327.832,92 TL talep edebileceği, davalı şirketin tarafından takip tarihinden dava tarihine kadar davacı şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığı, davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüte düşürülmediği, işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davacının takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, Mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre, davaya konu faturaların davalı ve davacı tarafından beyan edilmek suretiyle her iki şirkette de kayıtlı olduğu, davacı şirketin davalı şirketten 333.902,52 TL alacaklı olduğu ancak, taleple bağlılık ilkesi de dikkate alınarak takibe konu asıl alacak 327.832,92 TL olduğu anlaşıldığından, davalının vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince kısmen iptalinin gerektiği, belirlenen-tespit edilen asıl alacak miktarını aşan davacı isteminin (işlemiş faizin), takipten önce davalı temerrüde düşürülmediğinden yerinde olmadığı, reddedilen miktar yönünden alacaklının kötü niyetinin kanıtlanamamış olması nedeniyle, davalı-borçlu tarafın kötüniyet tazminatı isteminin yerinde olmadığı anlaşıldığından aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR : /Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın Kısmen Kabulüne,
1-Davalı borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında toplam 327.832,92 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar yönünden talepnamedeki koşullar ile devamına, davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin reddine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan toplam 65.566,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp, davacıya ödenmesine,
3-Koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminat isteminin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 22.394,27 TL maktu karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 6.419,37 TL peşin harcın ve icraya yatan harcın mahsubu ile bakiye 15.974,90 TL’nin davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 6.419,37 TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 25.619,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.636,94 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 4,30 TL vekalet harcı, 800,00 TL bilirkişi ücreti ve 126,00 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 959,50 TL’nin kabul ve red orarına göre 836,81 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yatırılan 6,80 TL vekalet pulu, 4,30 TL vekalet harcı ve 5,00 Tl tebligat gideri olmak üzere toplam 16,10 TL’nin kabul ve red orarına göre 2,06 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.