Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1039 E. 2022/134 K. 15.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2016/1039 Esas
KARAR NO:2022/134

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/10/2016
KARAR TARİHİ:15/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 28.09.2015 günü … adlı sürücü, yönetimindeki … plakalı hususi otomobili ile … ilçesinde … ilçesine seyri esnasında … Devlet Karayolunda bulunan … Köyü kavşağına geldiğinde kontrolsüz şekilde … Köyü yoluna girerken … ilçesine istikamette olan …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu yaramalı ve maddi hasarlı trafik kazasının oluştuğunu, trafik kazası tespit tutanağında,… plakalı aracı sevk ve idare eden …’in asli kusurunun olduğunun belirtildiğini, … … Devlet Hastanesi’nden alınan 02.10.2015 tarihli raporda müvekkili …’ın el bileği ve el düzeyinde birden fazla sinir yaralanması olduğu tespit edildiğini, 20 günlük istirahat raporu verildiğini, müvekkilinin daha sonra bu istirahat süresi kendisine yetmediği için 25.12.2015 tarihinde ek olarak istirahat süresi aldığını, ancak serbest meslek mensubu müvekkilinin bu sürelere ek olarak çalışamadığı günler olduğunu, müvekkilinin inşaat işleri,taksi şoförlüğü gibi işlerde çalıştığı için el bileğindeki hasar tam olarak iyileşemediği için çalışamamış,hastanenin verdiği raporlara ek olarak istirahat etmek zorunda kaldığını, her ne kadar davacının bir kısım tedavi giderleri devlet hastanesince karşılanmış ise de, kaza geçirdiği tarihten tamamen iyileşinceye kadar geçen sürede pek çok masraflar yapıldığını, bunların çoğu belgelendirdiklerini, belgelenemeyen tedavi masraflarının ise Yargıtay’ın, tedavi ve iyileşme giderlerinin çok kapsamlı olduğuna, bunların istenmesi için belge koşul olmadığına ve ilgili yasal dayanaklar doğrultusunda, davalılardan istenebilecek tedavi ve tüm iyileşme giderlerinin uzman bilirkişi aracılığıyla hesaplatılması gerekmekte olduğunu, belgelenen ve uzman kişilerce tespit edilen bu tedavi giderlerinin tazmin edilmesinin gerekmekte olduğunu, müvekkilinin üzerinde kazanın yarattığı ruhsal ve yaşamsal olumsuzluklar ile tedavi sürecinde ruhsal yıpranmalar düşünüldüğünde 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek faiziyle birlikte davalı sürücüden tahsiline karar verilmesinin gerektiğini, kaza yapan … plakalı araç, kaza tarihi itibariyle geçerli trafik sigortası ile davalı … şirketine sigortalı bulunduğundan, sorumluluk sınırları içinde sigorta şirketi de dava edildiğini, kaza tarihinden işletilerek faiz istendiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle trafik kazasında yaralanan …’ın ilgili yasaya göre bedensel zararlarının ve tarafların kusur oranlarının tespiti ile (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) güç kaybı tazminatının ve tedavi giderlerinin hesaplatılarak 2.000,00 TL maddi tazminatın sürücü ve sigortacı yönünden kaza tarihinde itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte ortaklaşa ve zincirleme davalılara ödetilmesine, kazaya neden olan aracın trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, 15.000 TL manevi tazminat isteğinin de, olay tarihinden işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte sürücüye ödetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; … plakalı araç müvekkili şirket nezdinde 02.04.2015 – 02.04.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … poliçe numaralı KTK Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınmış olup kaza tarihi itibarıyla kişi başına sakatlanma ve ölüm teminat limiti 290.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, 28.09.2015 tarihinde müvekkili şirket nezdinde sigortalı … plakalı araç ile … plakalı aracın çarpışması sonucunda davacı …’da maluliyet oluştuğu belirtilerek, müvekkili şirket nezdindeki trafik sigorta poliçesi kapsamında maluliyet tazminatının tahsili talebiyle huzurdaki dava ikame edilmiş ise de, haksız talebin reddi gerekmekte olduğunu, 29695 Sayılı Kanun İle Dava Açılmadan Önce Sigorta Şirketlerine Başvuru Şartı Getirildiğini, davacı tarafın taleplerinin açık olmadığını, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespiti Adli Tıp Kurumu vasıtasıyla yapılmasının gerektiğini, davacının Daimi Maluliyet Durumunun Tespiti Adına Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden Özürlü Sağlık Raporu Alınmasının gerekmekte olduğunu, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanmasının gerektiğini, müvekkili şirketin geçici iş göremezlik tazminatından ve tedavi giderlerine ilişkin sorumluluğunun bulunmadığını, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde tazminattan indirim yapılmasının gerekmekte olduğunu, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkili şirket tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçedeki teminat limiti ile sınırlı olduğunu, davacı vekilinin kaza tarihinden itibaren faiz talebi haksız olup reddi gerekmekte olduğunu, açıklanan nedenlerle huzurdaki davadan evvel müvekkili şirkete başvuru yapılmadığından bahisle açılan davanın reddine, davacı yanın her bir talep için ayrı ayrı ne kadar talep ettiğini açıklaması için kesin süre verilmesini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ‘ in cevap dilekçesinde; davacının dava dilekçesindeki kazanın oluş şeklini anlatan beyanları gerçeği yansıtmamakta olduğunu, kaza sonrası tutulan trafik kaza tespit tutanağı eksik ve hatalı olarak düzenlendiği için kusur oranının tespitinde delil olarak kabul edilemeyeceğini, kazanın oluşumunda kendisinin hiçbir kusurunun olmadığı için davacı tarafça açılan davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, ayrıca kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının kaza sonucu yaralanması geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat alacağının gerektirmeyeceğini, açıklanan tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, aleyhlerine açılan dosyada verdiği cevap dilekçesinin kabulüne, davacı tarafça açılan haksız davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 28.09.2015 tarihinde … plakalı aracın davalı … sevk ve idaresinde iken davacı sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile karıştığı kaza nedeni ile yaralandığı, davalı …’nın … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu kaza nedeni ile kusur oranının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınmış, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 05/02/2019 tarihli raporu ile dava konusu olayda davalı sürücü … ‘ in %80 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü … ‘ ın %20 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davacının maluliyet oranının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinden 23/12/2020 tarihli rapor alınmış; … ve … oğlu, 22.02.1979 doğumlu …’ın 28.09.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu dolayısıyla, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (altı) haftaya kadar uzayabileceği bildirilmiş olup, rapor kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine uygun olarak hazırlanmış olmakla mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacının talep edebileceği tazminat miktarının tespiti için bilirkişiden rapor alınmış olup, 28.09.2015 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında davacı …’a ilişkin tazminat tutarının 1.120,56 TL olarak hesaplandığı, poliçe limiti yönünden olay tarihini kapsayan KTK Zorunlu Mali Sorumluluk poliçesindeki sakatlanma ve ölüm için kişi başına limitinin 290.000,00-TL olması nedeniyle davacının davalı … şirketinden talep edebileceği toplam tazminat bedelinin poliçe limiti dahilinde ve 1.120,56 TL olduğu, yaralanma nedeniyle yapılmış olan belgelendirilmiş ve belgelendirilememiş tedavi giderinin toplam 404,00 TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacıda sürekli maluliyet oluşmamış olup bu nedenle sürekli iş göremezlik tazminatı talep edemeyecektir, geçici iş göremezlik tazminat miktarı ise bilirkişi tarafından 1.120,56 TL olarak tespit edilmiş, tedavi gideri ise 404,0 TL olarak tespit edilmiş ancak bu miktarın 254,00 TL’sinin belgeli tedavi gideri olduğu bu miktarın davalıların sorumluluğunda olmadığı anlaşılmış bakiye miktar ile geçici iş göremezlik tazminatı yönünden davanın kabulüne sürekli iş göremezlik tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir
6098 Sayılı TBK’nun 56 ve 58. maddeleri gereğince; hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İBK gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
6098 Sayılı TBK’nun 51/1. maddesiyle hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda; davacı yanın maluliyet oranı, davalı araç sürücüsünün kusur oranı kaza tarihindeki paranın alım gücü dikkate alınarak manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN davanın kısmen kabulü ile, 1.120,56 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 120,00 TL belgelendirilemeyen tedavi gideri olmak üzere 1.240,56 TL maddi tazminatın davalı … yönünden 28/09/2015 tarihinden, davalı … şirketi yönünden 19/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya ÖDENMESİNE, FAZLAYA İLİŞKİN İSTEMİN REDDİNE,
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
a-Alınması gerekli 84,74 TL karar ve ilam harcından 290,48-TL peşin yatırılan harcın mahsubu ile geriye kalan 205,74-TL harcın manevi tazminat için alınması gereken harçtan mahsup edilmesine
b-Davacı tarafça alınan 84,74 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
c-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 33,50-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.155,05-TL, ATK Fatura Bedeli 687,00 TL olmak üzere toplam 2.842,05-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.762,87-TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
d-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 1.240,56 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
e-Davalılar vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 759,44-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
2-MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN davanın kısmen kabulü ile, 2.000,00 TL manevi tazminatın 28/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ ten alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
a-Alınması gerekli 136,62-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan bakiye 205,74 TL harçtan mahsubu geriye kalan 69,12 TL harcın davacıya iadesine , davacı tarafından ödenen 136,62 TL harcın davalı …’ den alınarak davacıya ödenmesine
b-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davalı … ‘ den alınıp davacıya verilmesine,
c-Davalı … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
3-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır