Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/853 E. 2020/606 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/853 Esas
KARAR NO:2020/606

DAVA:Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/08/2015
KARAR TARİHİ:20/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile … Şubesi arasında imzalanan kredi sözleşmesi olduğunu, müvekkilini … Şubesinden 72 ay x 37.389,70 TL geri ödemeli 1.740.119,00 TL ticari kredi kullandığını, müvekillinin işu kredinni tamamının tek seferde vadesinden önce kapatılması için 13/04/2015 tarihinde hesabına, 2.055.00,00 TL yatırdığını, davalı bankanın 14/04/2015 tarihinde kredi erken kapama tahsilatı olarak müvekkilinin hesaplarından cezai şart, faiz ve anapara tahsilatı yapmış olduğu halde, yasal ve normal erken kapanış bakiyesinden çok fazla, haksız ve hukuksuz olarak, tahsilat yaparak işbu krediyi kapattığını, davalı bankadan yapılan fazla tahsilatın izahı ve iadesinin ısrarla istendiğini, fakat davalı bankanın kredi kapanış tahsilatının ayrıntılı izahını yapmadan fazla tahsilat yapmadığını beyanla ısrarlı bütün taleplerinin ret edildiğini, iade de etmediğini, bunun üzerine yetkin kişiler ve bankacılara hesaplama yaptırıldığını, hesaplama yaptırılan bütün bilirkişiler ve bankacıların kredi erken kapama bakiyesi olarak haksız ve hukuksuz olarak, olması gerekenden çok çok fazla tahsilat yapıldığını taraflarına ilettiklerini, bunun üzerine, Müfettiş-Bankacı-Mali Müşavir bilirkişisi …’dan özel mütalaa istenmiş olduğunu, bilirkişinin haksız ve hukuksuz olarak fazla tahsilat tutarının 206.266,81 TL olduğunu tespit ettiğini, davalı bankadan 206.266,81 TL’nin bütün ısrarlı taleplerine rağmen müvekkili hesaplarına iade edilmediğini belirterek, kredi erken kapama tahsilatı olarak, haksız, hukuksuz ve dayanaksız olarak müvekkilinin hesaplarından fazla tahsil edilen 206.266,81 TL’nin tahsil edildiği tarih olan 14/04/2015 tarihinden itibaren, işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili banka aleyhine açılan işbu davanın, haksız, yersiz ve kötüniyetle açıldığını, davacı ile müvekkili arasında Kredi Genel Sözleşmesi imzalandığını, karşılığında davacıya ticari nitelikli kredi kullandırıldığını, davacının müvekkili bankaya olan borcunu ödemede güçlüğe düştüğünü, davacının talebi ile 28/11/2014 tarihinde yeniden yapılandırdığını, ancak yapılandırmanın ardından da davacnın müvekkili bankaya olan kredi taksitlerini ödemediğini, son olarak Nisan 2015 tarihinde davacının müvekkili banka … Şubesindeki hesabına yatırılan 2.055.000,00 TL’den davacının müvekkili bankaya olan borçlarından gecikmiş taksit bedelleri tahsil edildiğini, kalanı da bakiye borcuna mahsup edilerek, toplam 1.934.052,00 TL tahsilat yapıldığını, aksamalı kredinin kapatıldığını, davacının tek taraflı olarak düzenletmiş bulunan mütalaayı da kabul etmediklerini, mütalaada müvekkili banka tarafından yapılan tahsilatların hatalı olarak belirtildiğini, doğru bir hesaplama yapılmadığını, müvekkili bankanın, davacının hesabına yatırılan meblağdan geciken taksitleri, faizleri, ana para alacağını, erken kapama komisyonunu toplam 1.934.052,00 TL olarak tahsil ettikten sonra hesapta kalan 2.971,64 TL’yi de müşterisi olan davacıya iade ettiğini, mütaalada müvekkili bankanın tahsil ettiği rakamın daha fazla olarak gerçeklere aykırı şekilde tespit edildiğini belirterek müvekkili banka aleyhine haksız ve yersiz olarak açılmış işbu davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu olarak; … Ortaklığına yazılan müzekkere cevapları, … Genel Müdürlüğü yazı cevabı, … A.Ş’ye yazılan yazı cevapları celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 10/12/2018 tarihli ara kararı gereğince; dosya konusunda uzman bankacı bilirkişi …’e tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 08/03/2019 tarihli rapor ve 02/12/2019 tarihli bilirkişi ek raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporu ve ek raporunun tetkikinde; davalı bankanın emsal banka ortalamalarından daha yüksek seviyede tahsil ettiği erken kapama komisyonunun 128.522,82 TL’lik kısmının davacıya, 14/04/2015 tarihinden itibaren değişen oranlarda basit usulde işleyebilecek ticari avans faiziyle birlikte iade edilebileceği görüşüyle rapor ve ek rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan ticari kredilerin erken kapatılması sırasında alınan erken kapama ücretinin istirdadı istemine ilişkindir.
Somut olayda, davacı yanın davalı banka ile 26.12.2012 tarihli 3.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzaladığı sözleşme kapsamında davacı tarafından 28.04.2014 tarihinde 72 ay vadeli 1.740.119,00 TL tutarında kredi kullanıldığı, kredinin tamamının 14.04.2015 tarihinde davacı tarafından geciken taksitlerle birlikte kapatıldığı, davalı banka tarafından davacıdan erken kapama komisyonu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında davalı tarafından kesilen erken kapama komisyonunun miktarı ihtilaf konusudur.
İmzalanan genel kredi sözleşmesi; ileride birden fazla kredi ilişkisine girmek isteyen banka ve müşterisi arasında akdedilen ve münferit kredi sözleşmelerine ilişkin temel ilkeleri düzenleyerek sürecin genel çerçevesini çizen ve ayrıca münferit kredi sözleşmelerinin akdedilmesiyle uygulanabilecek olan isimsiz bir çerçeve sözleşmedir.
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 4. maddesinde; nakdi, gayrinakdi her cins ve surette kredi verme işlemleri bankaların faaliyet konuları arasında sayılmıştır. Bankalar müşterilerine verdikleri kredilerden faiz gelirleri elde etmekte ve kredinin geri ödenme süresinin uzun olması bankanın faiz gelirini artırmaktadır. Bu itibarla kredi borcunun vaktinden evvel ifa edilmesi alacaklı bankanın aleyhine sonuçlar doğurduğu ve işin mahiyetine aykırı olduğu için bankanın, borçlunun erken ifa talebini reddetme hakkı bulunmaktadır. Başka bir deyişle kredi borcunun erken kapatılması bankanın muvafakati ile mümkün olmaktadır.
Erken ifada bulunan borçlu, erken ödemede bulunmasından dolayı alacaklıdan bir indirimde bulunmasını isteyemez. Ancak, sözleşmede erken ödeme hâlinde indirim yapılacağı kararlaştırılmışsa veya bu yönde bir âdet varsa, borçtan bir miktar indirim yapılabilir.
Bankacılık uygulamalarında genel olarak, kredi sözleşmelerine; kredinin erken kapatılmasının bankanın kabulüne bağlı olduğu ve bankanın mahrum kalacağı faiz gelirine karşılık belli bir erken kapama ücreti (erken ödeme cezası) mukabilinde kredinin erken kapatılabileceği yönünde hükümler konulduğu görülmektedir. Hatta kredilerin erken kapatılmasında, bankaların mahrum kalacağı faiz gelirinin bir kısmına karşılık, erken kapama ücreti alınmasının âdet hâline geldiği ve dolayısıyla faiz gelirinin bir kısmından vazgeçtiği anlaşılmaktadır.
Erken kapama ücreti alınabilmesi, müşteri ile banka arasındaki kredi sözleşmesinde bu yönde hüküm bulunmasına bağlıdır
Taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin 6.2 . maddesi; “Müşterinin bakiye borcunu kısmen veya tamamen vadesinden önce ödemesi bankanın kabulüne bağlıdır. Banka’nın kabulü olmaksızın yapılan ödeme , vadesinde tahsil edilir. Müşteri Banka’nın muvafakatine dayanmayan erken ödeme nedeni ile faiz ve indirim dahil bankadan herhangi bir talepte bulunamaz. Erken ödemede bulunmak isteyen müşteri önceden yazılı olarak bankaya başvurur. Banka erken ödeme isteğini kabul ederse , bunun şartlarını bildirir ve erken ödeme nedeni ile maruz kalacağı kar mahrumiyeti, zarar ve maliyetleri, doğabilecek vergi, KKDF gibi mali yükümlülükleri müşteriden talep eder. “
Anılan madde gereği davalı yanın davacıdan erken kapama komisyonu talep edebileceği açıktır. Ancak taraflar arasında yapılan sözleşme de erken kapama komisyonun hangi oranda olacağı kararlaştırılmamıştır.
Somut olayda genel kredi sözleşmesinde erken kapama talebinin bankanın kabulüne bağlı olduğunun belirtilmesine rağmen davacının erken kapama talebi davalı banka tarafından kabul edilmiş ve erken kapama tarihine kadar işleyen faiz ile birlikte erken kapama tarihi olan 14.04.2015 tarihi itibariyle kredinin kapatılması karşılığında bankanın kendince belirlediği toplamda 2.052.008,58 TL davacıdan tahsil edilmiştir.
Benzer bir uyuşmazlık hakkında , Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/11-410 E- 2020/189 K sayılı kararı ile; “Davalı bankanın genel kredi sözleşmesi gereğince erken kapama ücreti alabileceğinin kabulü ile davacı tarafça alınan ücretin fahiş olduğu ileri sürüldüğünden, davacıdan tahsil edilen erken kapama ücretinin dürüstlük kuralına ve hakkın kötüye kullanılması yasağına uygun olarak tespit edilmesi için davalı bankanın davacıdan tahsil ettiği erken kapama ücreti oranı ile diğer bankaların aynı miktar, aynı tür ve aynı vadeli kredilerin erken kapatılması hâlinde uyguladıkları erken kapama ücreti oranları da gözetilerek ve tarafların kredinin erken kapatılması ile elde ettikleri menfaatler de dikkate alınarak, davalı bankanın aldığı erken kapama ücretinin bankacılık uygulamalarına ve özellikle TMK’nin 2. maddesine uygun olup olmadığının değerlendirilmesi suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.” diyerek erken sözleşmede belirlenmemesi halinde erken kapama komisyonu oranın ne şekilde belirlenmesi gerektiğine açıklık getirmiştir.
Bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda yukarıda anılan yüksek yargı içtihadı gereği hesaplama yapıldığı anlaşılmış. Mahkememizce 07.03.2019 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 128.522,82 TL’nin 14.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine FAZLAYA İLİŞKİN İSTEMİN REDDİNE
2-)Alınması gerekli 8.779,39 TL karar ve ilam harcından 3.522,53 TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 5.256,86 TL harcın davalıdan alınıp hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin ödenen 3.522,53 TL harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 16.159,66 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 10.906,71 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
5-Davacı tarafça yatırılan 27,70 TL başvuru harcı ile 1.897,60 TL tebligat , posta ve bilirkişi ücreti yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.199,63 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
6-Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır