Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/782 E. 2020/55 K. 22.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/782 Esas
KARAR NO : 2020/55

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2015
KARAR TARİHİ : 22/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin dava dilekçesinde belirttiği üzere mahrukatçılık(odun- kömür vb.alım-satım) işi yaptığını, müvekkiline …Bankası … Şubesi tarafından Beyşehir Noterliği’nin 10/07/2015 tarih ve 10080 yevmiye numaralı ödememe protestosu keşide edilerek tebliğ edildiğini, protesto evrakı ekinde gönderilen bono suretinin müvekkili tarafından incelendiğinde davalı … A.Ş lehine müvekkilce imzalandığı gibi düzenlenen bir bononun olduğunu gördüğünü, bono üzerindeki keşideci olarak atılan imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkili ile bonoda lehdar olarak görülen davalı … A.Ş ile borç-alacak oluşturacak ticari ilişkisi bulunmadığını, dolayısı ile bononun müvekkili ile bir ilişkisi de bulunmadığını ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenleri ileri sürerek, müvekkilce imzalanmamış ve hiçbir nam ve ad altında davalılara borçlu bulunmadığı halde, müvekkil adına protesto edilen 08/07/2015 vade, 02/03/2015 düzenleme tarihli, 50.000,00 TL meblağlı bonodan dolayı müvekkil adına icra takibine başlanılarak, müvekkilin mağdur edilmesinin önlenmesi için teminatlı ya da teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, müvekkilinin davalılar söz konusu bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ve yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı …Bankası vekili cevap dilekçesinde; müvekkili bankanın … Şubesi ile diğer davalı … A.Ş arasında genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi akdedildiğini ve bu firmaya kredi kullandırıldığını, davalı …A.Ş tarafından da müvekkili bankaya dava konusu bonoların teslim edildiğini, diğer davalı firmanın üzerine düşen mükellefiyetleri yerine getirmemesi nedeniyle müvekkili bankanın alacağının muaccel hale geldiğini, borçlu firmanın kredi hesapları kat edildiğini, dava konusu bonoların müvekkili bankaya diğer davalı firma tarafından kullanılan kredilere karşılık temlik cirosu ile teslim edildiğini, müvekkilinin bankanın senedin gerçek bir borç-alacak ilişkisine dayanıp dayanmadığını tespit yahut imzasının gerçekten keşideciye ait olup olmadığını tetkik etme gibi bir yükümlülüğü olmadığı gibi böyle bir imkanında bulunmadığını, Türk Medeni Kanunu’nun 990. 790. 792. ve 686.maddeleri ve hükümler gereği davacının müvekkili bankaya karşı dava konusu iddiasını ileri sürebilmesi için müvekkili bankanın kötü niyetli olduğunu ispatlamak zorunda olduğunu, bononun usulüne uygun ibraz edilmiş olması, bono borçlusi ile müvekkili banka arasında dorğdan bir ticari ilişki mevcut olmaması, müvekkili bankanın iyi niyetli hamil olması hususları ve kambiyo senetlerindeki “mücerretlik ve imzaların bağımsızlığı” ilkeleri, birlikte değerlendirildiğinde müvekkil bankaca yapılan takipte hukuka aykırı bir durum olmadığı gibi kötü niyetten bahsetmenin de mümkün olmadığını, yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde keşide tarihinde tahrifat olup olmadığının tespit edilebileceğini ve dilekçesinde belirttiği diğer nedenleri de ileri sürerek, dava konusu 08/07/2015 ödeme tarihli 50.000,00 TL bedelli bono hakkında verilen tedbir kararının kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A.Ş. İflas masası vekili herhangi bir cevap dilekçesi sunmamış, 20/04/2017 tarihli duruşmada İİK 194.maddesi uyarınca ikinci alacaklar toplantısı yapılmadığı için davanın durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, Kıymetli Evraktan Kaynaklanan, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti yönünde Menfi Tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce davaya konu edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Es. Sayılı dosyası sureti, davacının imzalarının bulunduğu kurumlardan gelen imza asılları, davacının duruşmada alınan imza örnekleri ile davaya konu bono celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 20/04/2017 tarihli duruşması üç nolu ara karar gereğince, dosyanın ve tüm kasa evraklarının İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilerek dava konusu bonodaki davacı imzasına karşı iddia kapsamında imzanın davacıya ait olup olmadığı açısından rapor alınmasına karar verilmiş, dosya tüm kasa evrakları ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’ nden alınan 14/09/2017 ve 20/02/2019 tarihli raporların tetkikinde, kurumlarınca …’ ün eli ürünü olup olmadığının tespitinin yapılamadığı mahkememize bildirmiştir.
Mahkememizin 10/09/2019 tarihli celse bir nolu ara karar gereğince, dosyanın grafoloji konusunda uzman üçlü bilirkişi heyetine tevdiğine karar verilmiş, bilirkişi olarak Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı Grafolog …, Adli Tıp Kurumu Fizik İncelemeleri İhtisas Dairesi Em. Adalet Komisyonu bilirkişisi … ve Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı Grafolog …seçilmiş, bilirkişilere dosya 02/10/2019 tarihinde tevdiği edilmiş, adı geçen bilirkişi heyetince alınan 13/11/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunun dosya kapsamında olduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda özetle; inceleme konusu Borçlusu …, Alacaklısı …A.Ş. olan 02.03.2015 tanzim, 08.07.2015 vade tarihli 50.000,00-TL miktarlı senet aslında …’e atfen atılmış imzalarla …’e ait mukayese imzalar arasında, işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptanmadığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’ ün eli ürünü olmadığı kanaatiyle görüş bildirilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı, bilirkişi raporunun kapsamı tümüyle birlikte değerlendirilmiş, alınan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden,mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamının ve mahkememizce de benimsenen 13/11/2019 tarihli bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinde; inceleme konusu Borçlusu …, Alacaklısı … A.Ş. olan 02.03.2015 tanzim, 08.07.2015 vade tarihli 50.000,00-TL miktarlı senet aslında …’e atfen atılmış imzalarla …’e ait mukayese imzalar arasında, işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptanmadığından söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla davacı …’ ün eli ürünü olmadığı bu nedenle davacının iş bu senetten sorumlu olmayacağı anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile borçlusu …-…, alacaklısı … A.Ş olan 02/03/2015 tanzim tarihli 08/07/2015 vade tarihli, 50.000,00 TL bedelli senet yönünden davacının davalılara karşı borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile borçlusu …-…, alacaklısı … A.Ş olan 02/03/2015 tanzim tarihli 08/07/2015 vade tarihli, 50.000,00 TL bedelli senet yönünden davacının davalılara karşı borçlu olmadığının tespitine,
2-Alınması gerekli 3.415,50 TL karar ve ilam harcından 853,88-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 2.561,62-TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 885,68-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 2.266,10-TL olmak üzere toplam 3.151,78-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 7.300,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluklarında açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır