Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/677 E. 2018/15 K. 22.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/677 Esas
KARAR NO : 2018/15
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 28/06/2015
KARAR TARİHİ : 22/01/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili kooperatifin ıızun süre yöneticisisiz kaldığını, yıllarca süren yargılama sonrası; İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve …E-…K. Sayılı ilamı ile kooperatife tasfiye memurları atanmış, onlar da daha sonra görevi bırakmış ve son olarak 2014 yılı aralık ayında yapılan genel kurulda kooperatif tasfiye yönelim kuruluna …, … ve …’ün atanmış olduğunu, atanan tasfiye memurları, 22.05.2011 tarihinde, ortakları davet ederek, 2010 yılı olağan genel kurul toplantısı yapıldığını ve bu genel kurula sunulmak üzere de tasfiye bütçesi hazırladığını, yapılan Genel Kurul toplantısında, alınan 4-B maddesinde; kooperatifin kapanışının yapılabilmesi için var olan borçlan ödeyebilmek amacı ile daire tiplerine göre aidat ödenmesi karan alındığını, bu kararın Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil ve ilan edildiğini, ortaklara da taahhütlü mektup ile bildirildiğini, bu yapılan işlemelere binaen davalıya İstanbul … İcra müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından koperatif aidat alacaklarından kaynaklanan icra takibi yapıldığını, ancak davalı iş bu icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, itirazın iptali ile haksız ve kötü niyetli itiraz sebebi ile ana para ve faiz alacağının % 20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesi ile; müvekkilinin … tarafından. T.H.S.S. Sanatçılar ve Dostlar Silesi Konut Yapı Kooperatifinde yer alan gayrimenkulu 2007 yılında satılmış ve tapu devredilmiştir. Bu sebeple, müvekkilimizin, alacaklı yapı kooperatifi ile herhangi bir ilişkisi bulunmamasına karşın; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğumuz 01.032013 tarihli itirazın iptali istemiyle açılan işbu dava, haksiz ve dayanaktan yoksun olduğunu, usulüne uygun bir genel kurul toplantısı çağrısı yapılmadığı gibi bu toplantılardan alınan kararlarda müvekkiline tebliğ edilmemiş olduğunu, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte; davacı tarafından delil olarak dosyaya sunulan 2010-2011-2012-2013 yılı Genel Kurul Toplantı Tutanaklarının hiçbiri, Müvekkilimiz …’e tebliğ edilmemiştir. Kaldı ki; Müvekkilimize yapılan, usulüne uygun bir genel kurul toplantı daveti de söz konusu olmadığını, genel kurul kararlarına vakıf olmayan Müvekkilimizin, “genel kurul kararlarında ödeme miktarları ile aylık gecikme zamları miktarının da mevcut olduğu” iddiasıyla, taşınmazı devrettikten sonraki döneme ait aidat borcu ve faizinden sorumlu tutulması açıkça hukuka aykırı olduğunu, müvekkilimizin devrettiği taşınmaza ait aidat giderine İlişkin olarak icra takibi başlatılmasında ve işbu icra takibine yaptığımız haklı itirazımızın iptalini talep etmiş, kooperatife müvekkiline ait bir daire bulunmadığından daire metrekarelerine göre tahakkuk ettirilmiş aidat alacaklarından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, müvekkilimiz … aleyhine, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin hukuka aykırı olduğunu, tebliğ edilen, gerek usulüne uygun bir genel kurul toplantısı daveti gerekse genel kurul kararının bulunmadığını, itirazları baki olmak üzere; davacı tarafın delil listesinde sunulan “22.05.2011 tarihli 2010 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağı”hin 4 Nolu Gündem Maddesinin, Kooperatif Gelir Bütçesi başlıklı (B) hendinde, Genel Kurul Karan gereği tahakkuk edecek aidat alacaklan, dairelerin metrekarelerine göre ayn ayrı belirlenmiştir “aidatların 01.06.2011 ‘den başlamak üzere lOay süre ile eşit taksitlerle ödenmesine” ilişkin karar alınmış olduğunu, müvekkili …’in gayrimenkulu, henüz daireye sahip olmadan devretmiş olması itibariyle 10 aylık aidat alacağına ilişkin olarak başlatılan İcra takibi, mesnetsiz kalmakta olup; icra takibine yapmış oldukları itirazlarının iptali talebiyle, huzurda açılan davanın reddine; açıkça böyle bir genel kurul kararı mevcut iken, daire sahibi olmayan müvekkilinin aleyhine icra takibi başlatan alacaklı davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargıyalama gideri ve vekalet ücretini davacıdan tahsilini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak; Davacı kooperatifin 22.05.2011 tarihli ve sonraki yıllarda yapılan genel kurul toplantı ve tüm tutanakları, Ortaklık senedi sureti(davalı borçlunun ortaklığına ilişkin kayıt ve belgeleyen ortaklık pay senedi, ortak üye dosyası vs.), İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası, tapu kayıtları, bilirkişi incelemesi, Yargıtay emsal içtihatları ve tüm yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf delil olarak; Tapu kayıtları, tanık, yemin vs. Hukuki delillere dayanmıştır.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya mali müşavir bilirkişi Alaattin Hamlacı, kooperatif uzmanı bilirkişi …’e tevdi edilmiş ve bilirkişiler sunmuş oldukları raporlarında; Davalının, davacı kooperatifin ortağı olduğu hususu çekişmesizdir. Kooperatifte davalı ortağa tahsis edilen gayrimenkul davalıya teslim edilmiş ve davalı bu gayrimenkulü (bağımsız bölümü) 2007 yılında üçüncü bir şahsa satmıştır. Kooperatiflerde açık kapı ilkesi gereğince kooperatif ortaklığı devredebilir. Ancak bu devrin yazılı olması gerekir. Bunun dışında somut olayda davalı kendisine tahsisli daireyi 3’ncü bir şahsa satmıştır. Ancak ortaklığı devretmemiştir. Gerek icra dosyasında gerekse dava dosyasında kooperatif ortaklığının devri ile ilgili bir belge mevcut değildir. Davalının kendisine tahsis edilmiş olan daireyi tapudan satış yaparak 3’ncü bir şahsa satmış olması halinde bağımsız bölüm mülkiyeti satın alan kişiye geçecek olmakla beraber, kooperatif ortaklığı böyle bir satışla otomatik olarak satın alan kişiye geçmez. Ortaklık eski ortak üzerinde devam eder. Başka bir deyişle kooperatif ortağı kendisine tahsisli bir bağımsız bölümü 3’ncü kişiye satar ve devrederse otomatik olarak ortaklıktan çıkmış sayılmaz ve kooperatif ortaklığını da devretmiş sayılmaz. Bağımsız bölüm satıldığı ve 3’ncü kişi malik olduğu halde kooperatif ortaklığı aynen eski ortak adına devam eder. Kooperatif ortaklığının devri için ayrıca vc açıkça kooperatif ortaklığının da devredildiğine dair bir devir sözleşmesinin mevcudiyeti şarttır. Somut olayda davalı Ülkü lncediken kooperatif ortaklığından tahsisen aldığı daireyi 3’ncü şahsa satmış ve mülkiyeti devretmiş olsa bile ayrıca kooperatif ortaklığını da devir etmediğinden kooperatif ortaklığı kendi üzerinde kalmıştır. Her kooperatif ortağı kooperatif genel kurulunda alınan kararlara uymak ve kabul edilen ödemeleri yapmak zorundadır. Ortakların genel kurula çağrılmış olup olmamaları veya genel kurul toplantılarına katılmış olup, olmamaları herhangi bir fark yaratmadan ortak kesinleşen genel kurul kararlarındaki aidat ödemelerini yapmak zorundadır. Burada genel kurulda alman kararların ortağa tebliğ edilmiş olup olmamasının da bir önemi yoktur. Zira genel mahiyetteki genel kurul kararlarının ortağa tebliği gerekmez ve ortağa tebliğ edilmeden kesinleşir. Yapılan incelemede davalının 2.021,71 TL kooperatif borcu olduğu ve bu miktar için itirazın iptali taleplerinin haklı olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Her ne kadar genel kurulda aylık % 2 faiz kararı alınmışsa da uygulanacak faiz oranı aylık % l ,5 olacaktır.
Davalı kooperatifin İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasındaki itirazın iptali taleplerinin 2.021,71 TL. için haklı olduğuna dair rapor sunmuşlardır ve itiraz üzerine dosya ek rapor alınmak üzere dosya tekrar bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve sunulan ek raporda, TBK ‘nın 120/2 maddesine göre yapılan aylık %1,5 , yıllık %18 faiz oranına göre , davacının 1.847,12 TL lik asıl ve 218,09 TL lik işlemiş faiz talebi ile birlikte toplam, 2.065,21 TL lik davalıdan alacağının olduğu belirtilmiş, kooperatif Genel Kurulunda alınan karara göre %2 faiz oranı üzerinde yapılan terditli hesaplamada ise 1.847,12 TL asıl , 290,78 TL işlemiş faiz olmak üzere 2.137,90 TL alacaklı olabileceğine ilişkin ek rapor sunmuşlardır.
Dava; itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davalının kooperatif ortağı olup olmadığı, ortaklıktan kaynaklı bir aidat borcunun olup olmadığı , varsa ödenip ödenmediği, ödenmemiş ise takip tarihi itibariyle davalının davacıya ferileri ile birlikte borç miktarı, alacağın likit olup olmadığı, davanın kötü niyetli olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Dosyadaki bilgi ve belgeler, detaylı, gerekçeli, dosya kapsamı ile uyumlu olması nedeniyle itibar edilen bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi, davalının kooperatif üyeliğini devretmediği bu nedenle de üyelikten kaynaklanan Genel Kurulda alınan karara istinaden, bu genel kurul kararına karşı her hangi bir iptal davası da açmadığından, uymakla yükümlü olması nedeniyle, genel kurul kararındaki aidatlardan sorumlu olduğunu ve buna göre de 1.847,12 TL asıl alacak yönünden borçlu bulunduğunu, asıl alacağın bu kısmına ilikin itirazının haksız olması nedeniyle iptaline, BK 120/2 maddesi dikkate alınarak asıl alacağa Kooperatif Genel Kurulunda alınan yasa ile sınırlandırılan miktarın dışına çıkılamayacağı ciheti ile yasal faizin iki katı olan yıllık -%18 faiz oranına göre aylık %1,5 faiz uygulanması gerekeceği, buna göre de asıl alacağa %1,5 faiz uygulanması nedeniyle işlemiş 218,09 TL faizden de davalının sorumlu olduğu ciheti ile bu kısma ilişkin itirazlarının iptaline karar vermek gerekmiş ve bilirkişinin terditli olarak yaptığı hesaplamaya ise yasaya uygun olmaması nedeniyle itibar edilmemiştir.
Davalı itirazında haksız çıktığından ve genel kurul kararı bağlayıcı olup, genel kurulda alınan kararı bilebilecek ve buna göre de borcunu tespit edebilecek nitelikte olduğundan, alacak likit kabul edilmiş ve kabul edilen dava değeri üzerinden davacı lehine takdirine %20 oranında inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulüne, davalının İstanbul 1 İcra Müdürlüğünün 2012/10913 esas sayılı dosyasındaki 1.847,12 TL asıl, 218,09 TL lik işlemiş faize ilişkin itirazın iptali ile asıl alacak 1.847,12 TL ye aylık %1,5 faiz işletilmek suretiyle tamamı tahsil olununcaya kadar takibin devamına,
2-Davacının fazla isteminin reddine,
3-Kabul edilen dava değeri 2.065,21 TL üzerinden takdiren %20 oranında hesaplanan 413,04 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gerekli 141,07 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 27,84 TL nin muhsubu ile 113,23 TL nin davalıdan alınarak Hazineye irat kaydedilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 27,84 TL peşin harç, 4,10 TL vekalet harcı,0,60 TL dosya masrafı, 1.167,00 TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.227,24 TL giderin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.103,27 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 2.065,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafça yapılan 4,10 TL vekalet harcı , 6,50 TL vekalet pulu olmak üzere toplam 10,60 TL giderin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1,70 TL giderin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesaplanan 232,05 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair. Miktar itibariyle yasa yolu kapalı kesin olarak davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.