Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/535 E. 2021/915 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/535 Esas
KARAR NO:2021/915

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:22/05/2015
KARAR TARİHİ:23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı sigorta şirketine sigortalı … plakalı aracın 13.03.2015 tarihinde karışmış olduğu trafik kazası neticesinde müvekkilinin beden gücü kaybına uğradığını, müvekkilinin kaza tespit tutanağına göre kusurunun bulunmadığını, öncelikle müvekkilini adli tıp kurumuna sevki ile sağlık durumuna ilişkin rapor alınmasını talep ettiklerini, KTK kapsamında davalı sigorta şirketinin aracın vermiş olduğu zarar nedeniyle sorumluluğunun bulunduğunu, Yargıtayın yerleşik içtihatları doğrultusunda PMF 1931 Yaşam Tablosu kullanılarak hesaplama yapılması gerekirken farklı bir hesaplama tablosuna dayanılarak ödeme yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, 13.03.2015 tarihinde meydana geler kazada davalı … aracın arkasını kaydırmak suretiyle kaldırıma çıkmış ve müvekkilinin yaralandığını, kazadan sonra araç sürücüsü … olay yerinden kaçtığını, müvekkilinin olaydan sonra hastanelerde tedavi gördüğünü, bu tedavileri nedeniyle maddi kaybı söz konusu olduğunu, şehir merkezinde trafiğin aktığı bir yerde öğle saatlerinde böyle bir olayın yaşanması insanı etkilememesinin mümkün olmadığını, yapılacak yargılama esnasında … Sigorta dışındaki davalıların mal varlıklarını kaçırma ihtimallerinin yüksek olduğunu, bununla birlikte davalıların mal varlıklarını kaçırmaları halinde yargılama sonunda hükmedilecek tazminat bedellerini tahsil etme imkânı kalmayacağını, anılan nedenlerle ve davacının mağduriyetine sebep vermemek adına davalıların kimlik ve vergi numaraları ile UYAP üzerinden taşınmaz ve araç sorgulamalarının yapılarak tespit edilen mal varlıklarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini, ayrıca yine davalıların banka hesaplarına ihtiyati haciz konulması amacıyla ülkemizde faaliyet gösteren tüm bankaların genel müdürlüklerine tezkere gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, açıklanan tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, davalı … Sigorta yönünden cismani zarar nedeniyle oluşacak maddi tazminat nedeniyle , sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarının fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 500,00 TL belirlenecek maddi tazminatın sigorta şirketi açısından temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini, davalı-işleten … ile davalı – sürücü … belgelenecek hastane ve sair masrafların maddi ve manevi tazminatını için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 20.000,00 TL manevi ve 100 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini, Borçlar Kanunu 76.Maddesi uyarınca yada TTK 1427/2 uyarınca avans ödemesine karar verilmesini,ve ihtiyati haciz kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 05/07/2021 tarihli ıslah dilekçesinin tetkikinde, 600,00 TL olarak açmış oldukları maddi tazminat taleplerini 330.846,24 TL olarak ıslah ettiklerini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline, eksik harcın 330.846,24 TL üzerinden ikmaline, temerrüt tarihinden itibaren avans uygulanmasına, ıslah dilekçelerinin davalı taraflara tebliğine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde; davacının davasının öncelikle reddi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın tamamen reddine, dava konusu, kaza tarihinde diğer davalı …”ın sevk ve idaresindeki; diğer davalı … adına tescilli … plakalı araç için müvekkili şirketçe, 29.01.2015- 29.01.2016 tarihleri arasında, … no’lu poliçe numarası ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçe üzerinde ölüm/sakatlık halleri için kişi başıma teminat limiti azami 290.00,00 TL ile sınırlandırıldığını, bu miktar maksimum talep edilebilecek miktar olup, müvekkili şirketi asıl sorumluluğu gerçek zarar üzerinden belirleneceğini, sigortalı araç sürücüsünün idaresinde olan aracını karıştığı kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığının ve bulunuyor ise oranının tespiti için mahkemece bilirkişi atanmasına, tazminat hesabının sigortalımızın kusur oranınca yapılması gerektiğine, müvekkili şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğine, öncelikle genel şartlara uygun olarak tüm hasar evrakları ile birlikte hasar başvurusu yapılması gerektiği, hiçbir başvuru yapılmadan açılan davaya müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle dava maşraflarından, faizden ye tüm ferilerinden sorumluluğunun ve temerrüdünün bulunmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraflar herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı, davalı … vekilinin 02/06/2016 tarihli imzalı beyanının tetkikinde, … Cumhuriyet Savcılığı ‘ nda devam eden soruşturma bulunduğunu, henüz davanın açılmadığını, kusur oranı ile ilgili bir tespit yapılmadığını, anılan ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasını talep etiğini, karşı tarafla da sulh olmak için görüşme yapacaklarını, bu yönden de süre verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu olarak davacının tedavi gördüğü hastanelerden celp olunan tüm kayıt ve belgeler, …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas Sayılı dosyasının UYAP sureti, davalı kurumdan celp olunan hasar dosyası ve ekleri, tarafların Sosyal Ekonomik Durum araştırması için yazılan kolluk yazı cevapları, SGK yazı cevapları celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizce kusur oranının tespiti yönünden dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 15/11/2018 tarihli raporunun tetkikinde; dava konusu olayda davalı sürücü … ‘ ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’in kusursuz olduğu kanaatiyle rapor alınmıştır.
Mahkememizce maluliyet oranının tespiti yönünden dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinin 22/08/2019 tarihli raporunun tetkikinde; kişinin yeni çektirilecek kranial MR incelemesinin (mümkün olduğu takdirde dijital DICOM ortamında) tüm dosya içeriği ile birlikte gönderilmesi halinde dosyanı yeniden değerlendirileceği, mevcut tıbbi belgelere göre, … kızı, 1960 doğumlu …’in 10.03.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak; Gr1 I (16Aa…………45)A %49×1/7=%7 , Gr1 VII (1a…………..0)A %3 , Gr1 XII (32a…………1)A %5 Balthazard formülüne göre %16.07, E cetveline göre %46.0 (yüzdekırkaltınoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
Kusur ve maluliyet tespitleri yapılmasından sonra, mahkememizin 10/11/2020 tarihli celse bir nolu ara karar gereğin dosyada aktüarya uzmanı bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Pelin Turan seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 18/01/2021 tarihli bilirkişi raporunun ve 21/04/2021 tarihli bilirkişi ek raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun ve ek raporunun tetkikinde, 10/03/2015 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasında davacı … ‘ e ilişkin tazminat tutarının hesaplanması sonucunda, Hak Edilmiş Geçici İş Göremezlik Tutarının olmadığı, Hak Edilmiş İşlenmiş Dönem Tutarının 148.488,31 TL olarak, Hak Edilmiş Aktif Dönem Tutarının da olmadığı, Hak Edilmiş Pasif Dönem Tutarı 1282.357,94 TL olmak üzere toplam 330.846,24 TL olarak hesaplandığı, davacı vekili davalı sigorta şirketi ile sulh olduklarını belirtmişse de dosya kapsamında sulh olunan tutar ve davacının hangi tarihte ödemeyi aldığına ilişkin herhangi bir evrakın olmadığı, toplam tazminat tutarı 330.846,24 TL ve bu tutardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, tedavi giderlerinden, SGK’nın Sağlık Uygulamaları Tebliği (SUT) hükümlerine göre sorumlu olup olmadığı kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazası nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olayda, 10.03.2015 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın davacı yaya ya çarpması nedeni ile davacının yaralandığı, … Sigorta Aş’nin kaza tarihi itibariyle kazaya karışan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu diğer davalının ise araç sahibi olduğu anlaşılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununda 85/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” 91.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Davacılar anılan kanuni düzenleme gereği davacının yaralanması nedeni ile uğradığı maddi zarardan sorumludur.
Mahkememizce Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 15.11.2018 tarihli rapor ile davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiş bu rapor olayın oluşuna, kaza nedeni ile yürütülen soruşturma dosyasında alınan kusur raporu ile uyumlu olmakla mahkememizce hükme esas alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. Adli Tıp İhtisas Dairesinin 22/08/2019 tarihli maluliyet raporu ile davacının 10.03.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre %46.0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Davacının talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi için hesap uzmanı bilirkişiden rapor alınmış bilirkişi tarafından sunulan 21.04.2021 alındı tarihli rapor son dönem yargı içtihatlarına ve dosya kapsamına uygun olmakla mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacı vekili mahkememizin 02.06.2016 tarihli duruşmasında davalı … Sigorta ile sulh olduklarını anılan davalıya karşı herhangi bir taleplerinin kalmadığını beyan etmiştir.
Araç işletenlerinin sorumluluklarının karşılanması açısından mali mesuliyet sigortası yaptırmaları zorunlu olup, davalı sigorta şirketi tarafından araç sahibinin aracın işletilmesi nedeni ile meydana gelen zararlar nedeni ile sorumluluğu teminat altına alınmaktadır. Davalılar davacının maddi tazminat zararından müştereken ve müteselsilen sorumlu olup davalı sigorta şirketinin borçtan kurtarılmış olması zorunlu mali mesuliyet sigortasının niteliği ile müşterek ve müteselsil sorumluluk prensipleri ele alındığında sorumlu olan diğer kişilerinde bu miktara kadar olan sorumluluğunu ortadan kaldıracaktır. Davacı davalı sigorta şirketine yönelttiği tazminat miktarından tamamen vazgeçmiş olup mahkememizce hükme esas alınan hesap bilirkişi raporuna göre davacı yanın talep edebileceği tazminat miktarı 330.846,24 TL olup, davalı sigorta şirketi poliçe teminat limiti 290.000 TL olup davacı bu miktara kadar olan tazminat isteminden vazgeçmiş olup diğer davalılar bu miktarı aşan kısımdan sorumlu olacaktır. Davalı sigorta şirketine yönelik davanın davacı yanın sulh olduklarını bildirmesi ve konusuz kalması nedeni ile reddine, diğer davalılara yönelik maddi tazminat isteminin ise poliçe teminat limiti olan 290.000 TL’yi aşan 40.846,24 TL yönünden kabulüne fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden; 6098 Sayılı TBK’nun 56 ve 58. maddeleri gereğince; hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İBK gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
6098 Sayılı TBK’nun 51/1. maddesiyle hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda; davacı yanın maluliyet oranı, davalı araç sürücüsünün kusur oranı kaza tarihindeki paranın alım gücü ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak manevi tazminat isteminin kabulüne karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
A) Maddi Tazminat talebi yönünden,
1-Davalı … Sigorta A.Ş ye yönelik davanın REDDİNE,
2-Davalılar … ve …’ a yönelik davanın kısmen kabulü ile, 40.846,24 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 13/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE
3-Maddi tazminat istemi yönünden alınması gereken 2.790,20 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 1.198,32 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.598,88 TL harcın davalılar … ve …’ dan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin ödenen 1.198,32 TL harcın davalılar … ve …’dan alınarak davacı yana ödenmesine
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 6.110,01 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacı yana ödenmesine
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nün 13/3 maddesi gereği hesap olunan 6.110,01 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a ödenmesine
B)Manevi Tazminat talebi yönünden,
1-Manevi Tazminat talebinin KABULÜ ile, 20.000,00 TL manevi tazminatın 13/03/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ dan alınarak davacıya ÖDENMESİNE
2-Alınması gereken 1.366,2 TL karar ve ilam harcının davalılar … ve …’dan alınarak hazineye irat kaydına
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 5.100 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’ dan alınarak davacıya ödenmesine
C-Yargılama gideri yönünden
1-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 27,70 TL başvuru harcı, 1.584,16 TL posta tebligat ve bilirkişi ücreti ile 3 adet adli tıp kurumu fatura bedeli toplamı 1.563,5 TL olmak üzere toplam 3.175,36 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 550,69 TL’nin davalılar … ve …’dan alınarak davacı yana ödenmesine bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
2-Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tarafların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır