Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/354 E. 2018/1013 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/354 Esas
KARAR NO : 2018/1013
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/04/2015
KARAR TARİHİ: 17/10/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan 18/11/2013 tarihli sözleşme ile müvekkilinin davalıya … Otelinde bir dizi toplantı organizasyonu yaptığını ve müvekkilinin yükümlülüklerini yerini getirdiğini, davalının ödemelirinin bir kısmını geç yaptığını, bir kısmınıda halen yapmadığını, davalıya 26/12/2013 tarihinde yapılan ödeme ihtarında ana sözleşmeye ilişkin 134.358,80 TL borç kalmışken 64.519,94 TL sözleşme fazlası iş yapıldığı, beyan edildiğini, fakat taraflar biraraya gelerek yapılan görüşme sonucu müvekkili tarafından 55.022,34 TL’lik fazla iş yapıldığı konusunda bir sonucu varıldığını, müvekkilinin buna göre fatura keserek davalıya gönderdiğini, davalının da dava ettikleri kadarı dışındakini ödediğini, ödediğinde sözleşme fazlası olan kısmın da olduğunu, davalı aleyhine İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında başlatılan takibe itiraz üzerine takibin durduğunu beyanla, itirazın iptaline, takibin devamına, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının hem sözleşme bedelini, hemde sözleşme kapsamında alınan ilave hizmet bedelini davacıya ödediğini, davacının, davalının hakkaniyet konusundaki titizliğini, suistimal etme yoluna gittiğini, davacının gönderdiği faturanın 05/01/2013 tarihli olduğunu, davaya konu sözleşmenin imza tarihini 18/11/2013 olması dikkate alındığında davacının işindeki dikkatsizliğini ve samiyetsizliğini ortaya koyduğunu, faturaya konu taleplerin tutarsız ve afaki olduğunu, kendilerinin misafirlerinin sözleşmede belirtildiği üzere otele 21/11/2013 tarihinde giriş yapıp 25/11/2013 sabahı çıkış yapacaklarını bu anlaşma doğrultusunda 200 geceleme esas alındığını fakat davalının aynı ötelde kendileriyle ilgisi olmayan ve başka toplantıya katılanlarıda kendilerinin misafiri olarak kabul ettiğini, davacının 21,22,23,24 Kazım 2013 tarihlerinde yapılan… Yönetim ve Genel Kurul Toplantılarının organizasyonu ile Türkiye Cumhuriyeti dışından gelecek üye ülke misafirlerine konaklama hizmetini organize ettiğini, davacının sözleşme kapsamındaki taahütlerini tam olarak yerine getiremediğini, örneğin genel kurul toplantısının sözleşmede taahüt edildiği gibi … Otelinde değil daha az prestijli ve daha ucuz başka otelde yapıldığını, bu durum için sözleşme hükümlerini ihlalden dolayı karşı tarafın ödemesinin yapılmaması veya hale münasip indirimin yapılmasının o dönem istenmediğini, ancak davacının bu kötü niyeti karşısında buna ilişkin indirim ve karşı dava haklarınıda saklı tuttuklarını beyanla davanın reddine, davacının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce takip dosyası celp edilip incelenmiş, taraf delilleri toplanmış, sözleşmenin 17. Maddesi gereği icra dairesinin yetkisine itirazın reddine karar verilmiş, iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde ve dava dışı … Otelinin kayıtları üzerinde uzman bilirkişi kurulu marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılarak rapor tanzimi açısından dosya uzman bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş, bu yönden sunulan 13/06/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporu incelenip denetlenmiş, davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarının cevaplandırılması ve ayrıca dava dışı … Otelinin kayıtları üzerindede HMK 278/son maddesi uyarınca yerinde inceleme yapılarak ek rapor tanzimi için dosya bilirkişi kuruluna yeniden tevdii edilmiş bu yönden sunulan 26/01/2018 tarihli bilirkişi kurulu ek raporuda incelenip denetlenmiş, toplanan delillere dosya kapsamına uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı, bilirkişi kurulu kök ve ek raporu kapsamı, birlikte değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında 18/11/2013 tarihinde 18 maddeden oluşan Hizmet Alımı Sözleşmesinin imzalandığı, takibin ve davanın dayanağının yapılan ilave hizmetler nedeniyle oluşan fiyat farkı faturasının ödenmesine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Davacının ilave hizmetler nedeniyle sözleşmede kararlaştırılan bedelden daha fazla bir bedel talep edebilmesi için alacağın dayanağını oluşturan hizmetleri ifa ettiğini, kesin delillerle ispat etmesi gerekmektedir. Bu konuda sadece fatura düzenlenerek karşı tarafa gönderilmiş olması taahhüt olması, taahhüt edilen mal ve hizmetin sözleşmeye uygun olarak ifa edildiğinin kabul edilmesi için yeterli değildir.
Mahkememizcede benimsenen bilirkişi kurulu kök raporunda da belirtildiği gibi taraflar arasında karşılıklı olarak yapılan tek işlemin hizmet alım sözleşmesi olduğu, sözleşmeye ilişkin olarak davacının ek işlerine dair alacağı olduğu iddialarını destekler nitelikte delil sunmadığı görülmektedir.
Yine mahkememizce benimsenen bilirkişi kurulu ek raporunda da, davacının … Oteli ile davalının ait olduğu organizasyon sözleşmesinide içeren birden çok organizasyonu içine alan sözleşme yapması sebebiyle … Oteli kayıtlarından hareketle davalıdan alacağını ispatlayan ayrıştırma imkanının sağlanamadığı, … Oteli ile arasında düzenlediği sözleşmenin karma sözleşme olması sebebiyle davacının davalıya verdiği hizmetlerin ayrıştırılamadığının belirtildiği saptanmıştır.
Diğer taraftan davacı tarafça açıkça yemin deliline de dayanılmamış olması karşısında iddiası kapsamında yemin teklif hakkı da bulunmadığından bu yönden mahkememizce yemin teklif hakkı hatırlatılma cihetine de gidilmemiştir.
Açıklanan tüm bu sebeplerle kanıtlanamayan davanın reddine, koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin de reddine,
3-Alınması gerekli 35,90-TL karar ve ilam harcının 561,57 TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 525,77-TL’ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.946,74 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır