Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1254 E. 2020/902 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1254 Esas
KARAR NO : 2020/902

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2015
KARAR TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09/07/2013 tarihinde davalı …’ın sevk ve idaresindeki… plakalı kamyonet ile seyir halinde iken davacı müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunan… plakalı motosikletle arkadan çarpmak suretiyle maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, meydana gelen kazada müvekkilin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, trafik kazası tespit tutanağına göre kazanın oluşumunda davalı sürücü …’ın kusurlu olduğunun, diğer sürücü …’nin ise herhangi bir kusurunun bulunmadığının açıkça yazılı olduğunu, kaza sonucu yaralanan müvekkilinin malul kaldığını belirterek ve dilekçede ile sürülen diğer nedenlerle şimdilik 1.000,00-TL. maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan (sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline, 20.000,00-TL. manevi tazminatın ise davalı … şirketi hariç diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteslesilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 03/04/2013 – 03/04/2014 tarihlerini kapsar şekilde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalanmış olduğunu, anılan poliçe ile kişi başına toplam 250.000,00-TL.’lik sakatlanma ve ölüm zararı teminatı sağlandığını, müvekkili şirketin ancak poliçe limitiyle sınırlı olarak sorumluluğunun bulunduğunu, müvekkili şirketin ZMMS teminat limitleri,…plakalı aracın sürücüsünün kusur oranı ile sınırlı şekilde sorumlu olduğunu, bu nedenle Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi nezdinde kusur incelemesi yaptırılması gerektiğini, ATK tarafından davacıda kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetleri de tespit edilmek suretiyle maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, bu nedenle iş göremezlik oranının belirlenmesi ve zararın buna göre hesaplanması gerektiğini, davacının maddi zararının ancak aktüeryal inceleme sonucunda tespit edilebileceğini, geçici iş göremezlik döneminin tazminat hesabına dahil edilmemesi gerektiğini, tedavi giderlerinin ise Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması gerektiğini ileri sürerek, talep edilen tedavi giderleri yönünden davanın pasif husumet yoksunluğu nedeniyle reddine ve sonuç olarak davanın tümden reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin ise davacıya tahmil edilmesini talep etmiştir.
Davalılardan… vekili ise cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait olduğu iddia edilen… plakalı aracın kazadan uzun bir süre önce diğer davalı …’a satıldığını, müvekkilinin araba alım-satımı yapan bir galerici olduğunu, bu nedenle taksitle satmış olduğu araçların devrini alıcılara hemen vermediğini, ancak aracın tüm bedelini tahsil ettikten sonra arabanın devrini alıcısına verdiğini, diğer davalı …’dan da aracın tüm bedelini tahsil ettiğini, bunun üzerine aracın devrini üstüne alması için diğer davalıya gerekli bildirimde bulunduğunu, buna rağmen diğer davalının aracın devrini üstüne almadığını ve devir olma işini sürekli ertelediğini, müvekkilinin kazadan önce kazaya karışan …plakalı aracı satmış olması nedeniyle davada müvekkiline yüklenecek herhangi bir sorumluluk bulunmadığını, bu nedenle öncelikle müvekkili yönünden davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin ise davacıya tahmil edilmesini talep etmiştir.
Davalılardan …’a dava dilekçesi, tensip zaptı ve ekleri usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen, bu davalı tarafından dosyaya herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Dosya İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07/07/2015 tarih, … E. ve … K. sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilmiş ve yukarıda yazılı esasa kaydedilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; 09/07/2013 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; trafik kazası tespit tutanağı, sigorta poliçesi, …Asliye Ceza Mahkemesi’nin…E. sayılı dosyası, müvekkilinin hastane kayıtları, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, yemin, keşif ve sair tüm yasal delillere dayanmıştır. Davalılardan sigorta şirketi vekili delil olarak; poliçe, hasar dosyası, şirket kayıtları, bilirkişi incelemesi ve sair delillere dayanmıştır. Davalılardan … vekili delil olarak; davalı … ile müvekkili arasında akdedilen araç satış sözleşmesine dayanmıştır. Diğer davalı … ise herhangi bir delil bildirmemiştir.
Tarafların kendi aralarında düzenledikleri harici sözleşme ile araç devretmek veya satmak suretiyle yaptıkları satışlar geçersizdir. Davalılardan …’ın kazanın meydana geldiği tarih itibariyle… plakalı aracın trafik sicilde maliki olduğunu anlaşılmaktadır. Davalı … vekili her ne kadar müvekkilinin kazaya karışan … plakalı aracı kaza öncesinde “haricen” davalılardan …’a sattığını, ancak alıcıya yapılan tüm ikazlara rağmen diğer davalı alıcı … tarafından aracın noter satışının üzerine alınmadığını ve aracın devrinin alıcısına yapılamadığını belirterek, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını iddia etmiş ise de; noterde resmi olarak yapılmayan satış ve devirler geçerli bir devir olarak kabul edilemeyeceğinden, mahkememizce davalının bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Somut olayda taraflar arasındaki dava; davalılardan …’ın malik, davalılardan …’ın ise sürücüsü olduğu ve davalı … şirketi nezdinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (ZMMS) ile sigortalı olan aracın davacı …’nin sevk ve idaresindeki araca çarpması neticesinde davacının yaralanması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların davalılardan tazminine yöneliktir.
Mahkememizce dosya taraflarınca bildirilen deliller toplanmış, davacının kaza sonrası tedavi gördüğü hastanelere müzekkereler yazılarak, davacıya ait tedavi belgeleri, raporlar ve grafilerinin dosyamıza gönderilmesi sağlanmış,… Asliye Ceza Mahkemesi’nin…Esas sayılı ceza dosyasında verilen karar UYAP üzerinden celp edilerek dosya içerisine alınmış, ilgili kolluk birimlerine müzekkereler yazılarak tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırması yaptırılmış, davacının elde ettiği gelirinin tespiti bakımından ise emsal gelir araştırması yapılmıştır.
Dosyaya celbedilen … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dava dosyasının UYAP örneğinin incelenmesinde; davalılardan araç sürücüsü … hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan dolayı ceza davası açıldığı, mahkemece verilen 23/12/2014 tarihli, … E. ve … K. sayılı kararla sanık (davalı) …’ın suçu sabit görülerek, taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 09/01/2018 tarihli, 2016/4313 E. ve 2018/145 K. sayılı ilamı ile onanarak aynı tarihte (09/01/2018) kesinleştiği anlaşılmıştır.
Sonrasında dosya kusur raporu düzenlenmek üzere ATK Trafik İhtisas Dairesi’ne, maluliyet raporu düzenlenmek üzere ise ATK 3. İhtisas Kurulu’na gönderilmiştir.
ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 08/10/2018 tarihli kusur bilirkişi raporunda özetle; davalının yönetimindeki kamyonetle olay mahallinde seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, hız durumuna göre “yeterli mesafe” bırakarak önünde seyreden vasıtayı takip ederek teyakkuzla seyretmeye önem ve özen göstermesi gerekmekte iken bu hususlara riayet etmediği, mevcut hızı ile mahale yaklaştığı, hız durumuna göre yeterli takip mesafesi bırakmadan izlediği davacı yönetimindeki motosikleti gördüğünde çarpmamak adına aldığı fren tedbirinde etkisiz kalarak motosiklete arkadan çarpması ile meydana getirdiği kazada, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmiş olmakla asli derecede tamamen kusurlu olduğu, davacının ise yönetimindeki motosikletle olay yerinde nizami kurallar dahilinde seyri sırasında geriden gelen davalı sürücü yönetimindeki kamyonetin sadmesine maruz kalarak meydana gelen kazada, etken hatalı tutum ve davranışı bulunmadığı ve sonuç olarak davalı sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu, davacı sürücü …’nin ise kusursuz olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
ATK 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 30/07/2018 tarihli maluliyet raporunda ise özetle; davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmediğinden grup 1 kabul edilerek Gr1 XII(22ia…10) A %14 E cetveline göre %11.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş görmezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yargılama sırasında mahkememizce dosya davacısı ile dosya davalıları gerçek kişilerin ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması (…) için yerleşim yeri adreslerinin bağlı bulunduğu İlçe Emniyet Müdürlüklerine ayrı ayrı müzekkereler yazılmış ve düzenlenen tutanaklar dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
Kusur ve maluliyete ilişkin olarak düzenlenen ATK raporları incelenmiş, mahkememizce raporların yargısal denetime uygun, yeterli ve hüküm kurmaya elverişli oldukları anlaşılmıştır. Sonrasında dosyaya gelen tüm bilgi ve belgeler dikkate alınmak suretiyle rapor düzenlenmek üzere dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Aktüer bilirkişi … tarafından dosyaya sunulan 07/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonrasında geçen 6 aylık iyileşme sürecindeki geçici iş göremezlik dönem gelirinin 4.918,09-TL. olduğu, %11,2 oranındaki maluliyete göre hesaplanan sürekli iş göremezlik dönemi gelirinin ise 104.565,42-TL. olduğu, böylece davacının toplam zararının 109.483,51-TL. olarak hesaplandığı, davalılardan … adına tescilli kazaya karışan … plakalı kamyonetin kaza tarihini kapsayacak şekilde 03/04/2013 ila 03/04/2014 tarihleri arasında ZMMS ile davalı … şirketi nezdinde sigortalı olduğu, sigorta poliçesindeki teminat limitinin kişi başı ölüm ve sürekli sakatlıklarda 250.000,00-TL. olduğu, davacı için hesaplanan maddi tazminat miktarının poliçe limiti dahilinde olduğu, kaza nedeniyle açılmış herhangi bir hasar dosyasının dosya içerisinde mevcut olmadığı, bu nedenle dava tarihi olan 02/07/2015 tarihinin aynı zamanda temerrüt tarihi olarak kabul edilebileceği, bu konudaki takdirinin mahkemeye ait olduğu, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan rapora göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’ın %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’nin ise kusursuz olduğuna mütalaa olunduğu, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporuna göre 1988 doğumlu davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak E cetveline göre meslekte kazanma gücü kaybı oranının %11,2 olduğu, iyileşme süresinin ise olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceğinin mütalaa olunduğu, davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde geçirmişdiği trafik kazası sonrası 6 aylık iyileşme süresi geçici iş göremezlik dönem gelirinin 4.918,09-TL. olduğu, %11,2 oranındaki maluliyete göre sürekli iş göremezlik dönemi gelirinin ise 104.565.42-TL. olmak üzere toplam zararının 109.483,51-TL. olduğu, davacının talep ettiği manevi tazminatın ve miktarının takdiri ve münakaşasının ise mahkemeye ait olduğu, şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından UYAP üzerinden mahkememize gönderilen 20/02/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava açılırken 1.000,00-TL. olarak talep edilen maddi tazminat miktarının aktüer bilirkişi raporundaki hesaplamaya göre 109.483,51-TL.’ye yükseltildiği bildirilerek, yatırılması gereken ıslah harcı da 20/02/2019 tarihli makbuzla dosyaya yatırılmıştır.
A-MADDİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Mahkememizce 08/07/2020 tarihli duruşmada; davanın niteliği, dosyada toplanan deliller, dosyada alınan bilirkişi raporları, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarının uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden tahkikatın mevcut hali ile tamamlanmasına karar verilmiştir.
İddia, savunma, toplanan ve celbedilen deliller, ATK kusur ve maluliyet raporları, dosyada alınan aktüer bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, ayrıca dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre davacının aylık gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğu kabul edilerek yapılan hesaplama mahkememizce benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamının ve mahkememizce de benimsenen 07/02/2019 tarihli aktüer bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinde; davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması neticesinde meslekte kazanma gücü kaybı oranının %11,2 olduğu, davacının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 (altı) aya kadar uzayabileceği, kazanın meydana gelmesinde davacının herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalılardan araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davalılardan araç maliki …’ın ise malik ve işleten olarak zarardan ve tazminattan sorumlu olduğu, davacının davalılardan talep edebileceği geçici işgöremezlik tazminatı tutarının 4.918,09-TL., sürekli işgöremezlik tazminatı tutarının ise 104.565.42-TL. olduğu, böylece davacının kaza nedeniyle talep edebileceği toplam maddi zararının 109.483,51-TL. olduğu, davalıların sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatından dolayı müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, hükme esas alınan raporda hesaplanan toplam 109.483,51-TL.’nin davalılardan sigorta şirketinin sorumlu olduğu teminat limitinin içerisinde kaldığı, davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihinin dava tarihi olan 02/07/2015 tarihi olduğu, dava konusu tazminatın davacı gerçek kişi yönünden ticari niteliği bulunmaması nedeniyle yasal faiz yürütülmesi gerektiği, böylece toplam 109.483,51-TL. maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi (aynı zamanda dava tarihi) olan 02/07/2015 tarihinden itibaren, diğer davalılar … ve … yönünden ise kaza tarihi olan 09/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesi gerektiği anlaşılmakla maddi tazminata yönelik davanın kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
B-MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1 maddesine göre; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.”
Anılan maddeye göre hakim, manevi tazminata hükmederken, olayın özelliklerini göz önünde tutmalı ve ona göre zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar vermelidir. Hakim, özel halleri göz önünde tutmalı ve manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği miktar adalete de uygun olmalıdır. Manevi tazminatın tarafların ekonomik durumları da nazara alınarak tazminat ödeme yükümlüsü olan tarafın fakirleşmesi, lehine tazminata hükmedilen tarafın ise zenginleşmesi sonucunu doğurmayacak hak ve nesafet kurallarına uygun, makul ve makbul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekmektedir.
Manevi tazminat miktarı belirlenirken olayın özelliği, tarafların kusur durumu, kusurun ağırlığı, gibi hususlar da dikkate alınmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirmelidir. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanması gibi bir amacı da yoktur. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır.
Somut olayda; davacı …’nin 09/07/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında ATK 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunda da tespit edildiği üzere%11.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybederek 6 (altı) aylık iyileşme sürecine ihtiyaç duyacak şekilde yaralandığı, ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen kusur raporuna göre davacının kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalılardan …’ın ise kazanın oluşumunda %100 oranında kusurlu olduğu, davacının maluliyet derecesi ve kaza sonucu iyileşme süresinin olayın vahametini artıran hususlardan olduğu, tarafların dosyada tespit edilen mali ve sosyal durumları, olayın niteliği, davacı ile davalı sürücünün kusur durumları, paranın satın alma gücü, davacının kaza sonucu duyduğu acı ve ızdırap, hak ve nesafet kuralları hep birlikte dikkate alındığında; mahkememizce davacı … için takdir olunan 10.000,00-TL. manevi tazminat miktarının yeterli ve adil olduğu, bu miktarın davacıyı zenginleştirmeye ve davalıları da fakirleştirmeye yol açmayacağı kanaatine varılarak, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile takdir edilen 10.000,00-TL. manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu konudaki fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1) Maddi tazminat isteminin kabulü ile; 4.918,09-TL. geçici işgöremezlik tazminatı, 104.565,42-TL. sürekli işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 109.483,51-TL. maddi tazminatın davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi (aynı zamanda dava tarihi) olan 02/07/2015 tarihinden itibaren, diğer davalılar … ve … yönünden ise kaza tarihi olan 09/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2) Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile; 10.000,00-TL. manevi tazminatın kaza tarihi olan 09/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu konudaki fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Maddi tazminat yönünden alınması gerekli 7.478,82-TL karar ve ilam harcından, peşin harç ve ıslah harcı toplamı olan 2.211,26-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 5.267,56-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Maddi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 14.350,93-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 2.211,26-TL peşin harç+ıslah harcı, 27,70-TL başvuru harcı, 4,10-TL vekalet harcı, 750,00-TL bilirkişi ücreti, 564,50-TL Adli Tıp Faturası, 707,20-TL posta masrafı olmak üzere toplam 4.264,76-TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat yönünden alınması gerekli 683,10-TL karar ilam harcının davalılar … ve Hayrettin Koparan’dan alınıp Hazineye gelir kaydına,
7-Manevi tazminat yönünden davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve Hayrettin Koparan’dan alınıp davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat yönünden davalı … vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı …’a verilmesine,
9-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ile davalılardan … vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.