Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/885 E. 2022/850 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/885 Esas
KARAR NO:2022/850

DAVA:Alacak (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/01/2013
KARAR TARİHİ:13/10/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında yapılmış 20/08/2009 tarihli protokol kapsamında, davalı şirketin taahhütlerini yerine getirmediğini, asgari cihaz alımının gerçekleştirilmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin müvekkili tarafından feshedildiğini; protokol gereğince müvekkili şirketin davalıdan cari hesap alacağından, davalı tarafça taahhütte bulunulan ancak alınmayan cihaz bedellerinden doğan alacağından ve kiralama süresi bitiminde teslim edilmesi gereken ancak teslim edilmeyen cihazlardan dolayı alacaklı olduğunu, ayrıca sözleşmenin feshi nedeniyle müvekkili şirketin, davalı şirkete uygulanan özel fiyat tarifesinden kaynaklı doğan fark bedeli, cihazların tedarikçisi şirketlerle akdettiği anlaşmalar, işçi sayısının arttırılması, başka kuruluşlarla yapma fırsatını kaçırdığı anlaşmalar nedeniyle zarara uğradığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 34.867,71 TL cari hesap bakiye alacağının ve ileride tespit edilecek diğer zarar bedellerinin davalıdan tahsilini talep etmiş; 23/11/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile 34.867,71 TL cari hesap alacağının, 244.426 USD taahhüt edilip alınmayan cihaz bedelinin ve 51.170 USD kira süresi bitiminde teslim edilmeyen cihaz bedellerinin tahsilini istemiştir.
Davalı … … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, protokol ile yükümlendiği taahhüdünü davacı tarafın kusuru sebebiyle yerine getiremediğini, davacı şirkete … tarafından el konulduğunu, davacı şirketin yaklaşık 4 ay boyunca müvekkili şirkete hizmet veremediğini, sözleşmenin imzalandığı sırada araç takip cihazı bekleyen firmaların bu sebepten dolayı başka firmalarla anlaşma yaptıklarını, davacı şirketin montaj hizmetini de aksattığını, protokol kapsamındaki yakıt sensörünün, talep eden firmalara verilmediğini; davacı şirketin, kusurlu hareketleri ile müvekkili şirketin protokole konu taahhüdünü yerine getirmesini engellediğini, bunun üzerine müvekkili şirketin taahhüdünü yerine getirmediği iddiasıyla sözleşmeyi feshettiğini ileri sürerek dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Dava; taraflar arasında yapılmış sözleşmeden kaynaklı cari hesap bakiye alacağının ve uğranıldığı ileri sürülen dilekçede bildirilen zararların davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf, taraflar arasındaki sözleşme gereğince davalının taahhütlerini yerine getirmediğini, bu nedenle sözleşmenin feshedildiğini ileri sürerek;
1-Cari hesap bakiye alacağının tahsilini,
2-Protokolün 2-B maddesi gereği satın alınacağı taahhüt edilen araç takip sistemlerinden satın alınmayanların bedellerinin ödenerek teslim alınmasını,
3-Davalı şirkete uygulanan özel fiyat tarifesinden kaynaklı fark bedelinden doğan zararın tazminini,
4-Protokolün 2-A maddesi gereği, kiralama süresi bitiminde mülkiyeti davacı şirkete ait olan cihazların teslim edilmemesinden kaynaklı zararın tazminini,
5-Taraflar arasındaki sözleşme gereklerinin karşılanması amacıyla uğranılan diğer zararların davalıdan tazminini istemiş;
Davalı taraf ise, davacının kusurundan kaynaklı taahhütlerin yerine getirilemediğini, davacının vermiş olduğu hizmeti aksattığını savunmuştur.
Yanlar arasındaki uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden; davacının davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarının tespiti için bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilmiş, getirtilip sunulan deliller, taraf ticari defter ve kayıtları, tanık beyanları getirtilen-sunulan belgelerle birlikte bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir.
Alınan 10/09/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; davacı tarafça, taraflar arasında yapılmış protokol kapsamında üstenilen yükümlülüklerin tam olarak yerine getirilmediği, bu nedenle Protokol’ün 2-B maddesi gereği, davalı taraftan eksik satın alınan veya kiralanan cihaz bedellerini talep edemeyeceği, Protokol’ün 2-A1 maddesi gereği, müşterilerle imzalanan kiralama sözleşmeleri sona erdikten sonra mülkiyeti davacıya ait olan cihazların davacıya hasarsız ve çalışır vaziyette en geç 30 gün içinde teslim edilmesi gerektiği, iade edilmeyen cihaz bedellerinin davalıdan tazminin gerektiği yönünde görüş bildirilmiş; 19/08/2016 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda ise, taraf itirazları değerlendirilerek, kök rapordaki görüşleri tekrar ettikleri bildirilmiştir.
Alınan 30/10/2017 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; taraf ticari defter ve kayıtlarına göre, davacının davalıdan 16.223,97 TL alacaklı olduğu, sözleşme kapsamında iade edilmeyen 67 adet cihazdan kaynaklı davacının davalıdan 15.946 USD alacaklı olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan 09/09/2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; taraflar arasında yapılmış sözleşmenin feshinden kaynaklı zarar taleplerine ilişkin davacının davalıdan 32.729,70 TL fatura kapsamında alacaklı olduğu, 999 adet talebe konu eksik kalan kısmına ilişkin zararın 44.493,37 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan 17/07/2020 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; davacı taraf ticari defter ve kayıtlarında davalıdan dava tarihi itibari ile 34.885,14 TL alacaklı olduğunun, davalı taraf ticari defter ve kayıtlarında 1.148,66 TL davacıya borçlu olduğunun tespit edildiği; raporun mali değerlendirmeler bölümünde açıklandığı üzere, davalı taraf kayıtlarında dava tarihinden önce yer alıp, davacı taraf kayıtlarında dava tarihinden sonra davalı alacağı olarak yer alan 2.021,25 TL ve davalı kayıtlarında yer almayan 104,10 TL cari virman açıklaması ile yer alan davalıyı borçlandıran miktarın tenzilinin kabulü halinde (34.855,14 TL- 2.021,25TL-104,10TL) = 32.729,79 TL davalı taraftan alacaklı olduğu;
Taraflar arasında akdedilen protokolleri gereği, davacı tarafın talebinin yerinde olduğunun değerlendirilmesi halinde; taahhüt edilen 2.000 adet araç takip sisteminin 973 adet cihaz montajının gerçekleştirildiği, sözleşme kapsamında eksik kalan 1.027 adet araç takip hizmeti için ( 1.027 X 238 USD)- 244.426 USD davalı taraftan alacak talebinde bulunabileceği, dava konusu 215 adet cihazın davacıya teslim edilmediği, davacı tarafın iade edilmeyen 215 adet ATS cihazı için, davalı taraftan 51.170,00 USD talep edebileceği;
Davacı tarafın taraflar arasında akdedilen protokolle belirlenen taahhüdüne istinaden davalıya verilen fiyat ile normal piyasaya verilen fiyatlar arasındaki fiyat farkından doğan zarar ve davalının taahhüdü ve bu taahhüde güvenerek davacının yapmış olduğu yatırımlar nedeniyle uğramış olduğu zarar iddialarına ilişkin dava dosyası kapsamında tespitinin yapılamadığı, dolayısıyla bu zarar iddialarının ispata muhtaç olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
En son alınan 28/03/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle; taraflar arasında yapılmış 20/08/2009 tarihli protokol gereğince, hizmet bedelinin ödenmesi şartıyla davacı tarafça, davalı şirketin kendisine bağlı üyelere (müşteri) araç takip hizmeti verildiği, protokolün imzalandığı tarihten 60 gün geçtikten sonraki 12 aylık dönem içinde 20/10/2009-2010 tarihleri arasında 2.000 adet araç takip hizmeti taahhüdünde bulunulduğu ve anılan taahhüdün davacı tarafından verilen hizmetin davacının kusuruyla aksamaması koşuluna bağlandığı; üyelere imzalatılacak sözleşmelerin davacı şirket yetkilisi tarafından 03.12.2009 tarihli e-posta ile gönderdiği, üyelere imzalatılacak sözleşmelerin gönderildiği tarih Protokolde öngörülen 60 günlük hazırlık sürecinin bitimi olan 20.10.2009 tarihinden sonra olduğu, buna göre davalı taahhüdünün ifasına davacıdan dolayı 20.10.2009 tarihinde sözleşmede öngörülen şekilde başlayamadığı, davacının kendi kusurundan kaynaklı nedenlerle Protokol’de belirlenen tarihlerde taahhüdün yerine getirilemediği, bu nedenle taahhüdün yerine getirilmemesinden dolayı davalının sorumlu tutulamayacağı, buna dayalı olarak davacı tarafça yapılan feshin haklı nedenlere dayanmadığı,
Davacı taraf defter kayıtlarına davalıdan dava tarihi itibariyle 34.855,14 TL davalıdan alacaklı, davalı taraf defter kayıtlarına göre davacıya 1.148,66 TL borçlu olarak görülmekte ise de, dosya kapsamına göre yapılan hesaplamalar sonucunda dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 12.758,13 TL cari hesap alacağı olduğu;
Davalının davacıdan kaynaklanan nedenle taahhüdünün ifasına 20.10.2009 tarihinde sözleşmede öngörülen şekilde başlayamaması, davacının yakıt sensörü ile ilgili yükümlülüklerini gereği gibi yerine getirmemesi sebebiyle davacının davalıdan asgari alım taahhüdünün ihlal edildiği gerekçesiyle zarar tazmini talep edilemeyeceği,
Sözleşmenin feshinin haksız olması sebebiyle davacının davalı tarafından verilen taahhüdü göz önünde tutarak özel fiyat tarifesinde değerinin oldukça altında belirlediği fiyatlardan doğan fark ücreti, cihazların tedarikçisi şirketlerle akdettiği anlaşmalar, işçi sayısının arttırılması, başka kuruluşlarla yapma fırsatını kaçırdığı anlaşmalar nedeniyle ileri sürdüğü zarar taleplerinin yerinde olmadığı,
Müşterilerle yapılan kiralama sözleşmeleri sona erdikten sonra mülkiyeti davacıya ait olan cihazları en geç 30 gün içinde davalı tarafça davacıya iade etmesi gerektiği, iade edilmeyen cihaz bulunduğu takdirde cihaz bedellerinin davalıdan nakden tazminini talep edilebileceği, bu kapsamda davalı tarafından davacıya iade edilmeyen 215 adet ATS cihazının bulunduğu, söz konusu cihazların dava tarihi itibariyle bedelinin (215 adetx238 USD cihaz birim fiyatı=) 51.170.-USD + 9.210-USD KDV olmak üzere toplam 60.380,60 USD olarak hesaplandığı, davacının fatura düzenlemesi halinde toplam 60.380,60 USD talep edebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacının açmış olduğu davadaki 23/11/2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile birlikte talepleri:
a)34.867,71 TL cari hesap alacağı,
b)51.170 USD iade edilmeyen cihaz bedelleri ve
c)244.426 USD taahhüt edilen asgari alım miktarları ile gerçekleşen alım miktarı arasındaki farktan doğan zararlarının karşı taraftan tahsili istemine ilişkin olup;
Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ile yetkililer arasındaki e-posta yazışmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 28/03/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporu denetime elverişli ve gerekçeli olduğundan; her bir talep dayanaklarıyla irdelenip değerlendirildiğinden, daha önce alınan raporlara göre üstün tutulmak suretiyle mahkememizce benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Buna göre; en son alınan 28/03/2022 tarihli bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, taraflar arasında yapılmış 20/08/2009 tarihli protokol gereğince, üyelik sözleşmelerin davalı tarafa süresinde teslim edilmediği, davalı taraf asgari alım taahhüdünün gereği gibi ifa edilmemesinin davacının kendi kusurundan kaynaklandığı, bu nedenle davacı tarafça sözleşmenin feshinin haklı nedenlere dayanmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı tarafın cari hesap alacağı yönünden yapılan incelemede; en son alınan bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere, taraf ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 12.758,13 TL bakiye cari hesap alacağının bulunduğu, bu miktarı aşan davacı taraf isteminin raporda açıklanan nedenlerle yerine olmadığı anlaşıldığından 12.758,13 TL cari hesap alacağının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafa iade edilmeyen cihaz bedellerine ilişkin yapılan incelemede; taraflar arasındaki protokol hükümleri gereğince, davacı taraftan kiralanan mülkiyeti davacıya ait olan cihazların kira süresi bitiminden en geç 30 gün içinde davacıya iadesinin gerektiği, bu yönden davalı taraf müşterileri için davacıdan kiralanan 215 adet …cihazının iadesinin usulüne uygun delillerle ispatlamadığı, bu nedenle bahse konu cihaz bedelleri yönünden davalının sorumluluğunun bulunduğu; en son alınan bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere, protokolün A.1 maddesi gereğince satış bedeli olan 238 USD x 215 adet cihaz olmak üzere iade edilmeyen cihaz bedeline yönelik davacının davalıdan toplam 51.170 USD alacaklı olduğu, bu miktarı aşan davacı taraf isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı anlaşıldığından 51.170 USD iade edilmeyen cihaz bedelinin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça, asgari alım taahhüdünün ihlali iddiası yönünden yapılan incelemede; en son alınan bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere, asgari alım taahhüdünün ihlalinin davacıdan kusurundan kaynaklandığı, bu nedenle eksik cihaz alımından dolayı davalının sorumluluğunun bulunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki davacı taraf isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın diğer talepleri yönünden yapılan incelemede; yukarıda açıklandığı üzere, asgari alım taahhüdünün ifasının davacının kendi kusurundan kaynaklandığından davacı tarafça sözleşmenin feshinin haklı nedenlere dayanmadığı, bu nedenle davacı tarafça iddia olunan davalıya özel fiyat tarifesinden kaynaklı fark bedeli talebinin, işçi sayısının arttırılması ve başka şirketlerle yapma fırsatını kaçırdığı anlaşmalar nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zarar taleplerinin yerine olmadığı anlaşıldığından bu yöndeki davacı taraf istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-12.758,13 TL cari hesap alacağının dava tarihi olan 29/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-İade edilmeyen cihaz bedellerine ilişkin 51.170,00 USD’nin dava tarihi olan 29/01/2013 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a.maddesi gereğince uygulanacak faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davacının fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
4-Alınması gerekli 28.083,02-TL karar ve ilam harcının 595,50 TL peşin harç ve 39.169,27 TL ıslah harcı toplamı 39.764,77 TL’den mahsubu ile geriye kalan 11.681,75 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç ve ıslah harcından karar ve ilam harcına mahsup edilen 28.083,02 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 60.555,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 194.868,71 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru harcı, 3,75 TL vekalet harcı, 11.350 TL bilirkişi ücreti ve 496,85 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 11.874,90 TL’nin kabul ve red oranına göre 2.096,60 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davalı tarafından yapılan 50 TL tebligat giderinin kabul ve red oranına göre 41 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.
13/10/2022

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı