Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/866 E. 2018/739 K. 02.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
GEREKÇELİ KARARIDIR.
ESAS NO : 2014/866 Esas
KARAR NO : 2018/739
DAVA : Menfi Tespit-İstirdat
DAVA TARİHİ : 07/08/2012
KARAR TARİHİ : 02/07/2018
Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı … Şti’ne keşide ettiği … A.Ş … Şubesi… çek nolu ve 25/07/2011 keşide tarihli 150.000-TL bedelli çeke ilişkin, ödemenin müvekkili tarafından … Şti’ne yapıldığını, bu ödemeye ilişkin olarak … Şti’nden düzenlenen belgenin dilekçe ekinde sunulduğunu, … Şti’nin çek üzerindeki keşide tarihinde tahrifat yaparak 25/07/2011 olan keşide tarihini, 25/07/2012 olarak değiştirdiğini ve dava konusu çeki diğer davalıya ciro ettiğini, değiştirilen keşide tarihinde … A.Ş’den provizyon istendiğinde çekin üzerinde tahrifat yapıldığı anlaşıldığından işlem yapılamadığına ilişkin şerh düşüldüğünü, … A.Ş’nin anılan çek ile ilgili ihtiyati haciz başvurusunda bulunduğunu ve ihtiyati haciz kararının İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icraya konulduğunu, taraflarından İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından borca, kambiyo senedine ve yetkiye ilişkin itirazlarına dair dava açıldığını ayrıca … Şti’nin temsilcisi … hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … hazırlık sayılı dosyasından resmi evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılıktan suç duyurusunda bulunulduğunu, bu sebeple tatbik edilen hacizler sebebiyle müvekkilinin ticari itibarının sarsıldığını, bu nedenle… A.Ş’ye ikame edilecek tazminat davasını saklı tuttuklarını,…A.Ş’nin bir tacir olduğunu, bu çek kendilerine sunulduğunda çek üzerindeki asıl imza ile paraf arasında farklılık olduğunu görüp söz konusu çekin yeniden keşide edilmesini talep etmesi gerektiğini, çekin keşide tarihinin 25/07/2012 değil de 25/07/2011 olduğu nazara alındığında çekin ibraz süresi içerisinde bankaya sunulmadığı ve bu nedenle de kambiyo vasfını yitirdiğinin aşikar olduğunu, davaya konu çek kambiyo vasfı taşımadığından mücerret bir borç ikrarı hükmünde de olmadığını, bu itibarla müvekkiline ödeme yapıldığına ilişkin beyana havi ikrar ile çek üzerinde yapılan tahrifatlar nazara alındığında müvekkilinin ne … Şti’ne ne de … A.Ş’ye borçlu olmadığını beyanla ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile müvekkili hakkındaki icra takip işlemlerinin tedbiren durdurulmasına ve konulan hacizlerin tedbiren fekkine , menfi tespit davalarının kabulü ile müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, dava konusu çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesinde; davacı taraf ile müvekkili arasında uzun yıllardan beri süren ticari ilişki nedeniyle davaya konu çek dışında birden fazla çek alışverişi olduğunu, bu çeklerin çoğunun da paraflı haliyle bankada müvekkili tarafından kredi teminatı olarak kullanıldığını, cevap dilekçesinde örnek olarak belirttikleri paraflı çeklerin davacı tarafından müvekkiline teslim edildiğini, iki taraf arasındaki ticari teammül ve güvenden kaynaklı çeklerin yetkili kişi tarafından paraflanıp paraflanmadığının iki tarafça da önemsenmediğini, davaya konu çekin keşide tarihinin 25/07/2012 olduğunu, keza çekin bu tarih ile paraflandığını, müvekkilinin merkezinin Hatay ilinde olup, … Devletindeki mevcut koşullar nedeniyle işleri kötüye gittiğinden ödeme sıkıntısına girdiğini, bu durumu bilen davacının müvekkili ile ticari ilişkilerini kestiğini, son ödemelerini yapmamak için kötü niyetli olarak bu davayı açtığını, çek üzerinde ” iş bu çek üzerinde tahrifat yapıldığı anlaşıldığından işlem yapılmamıştır ” şerhinin tamamen muhatap banka ve davacı tarafın anlaşması ile yapıldığını, aynı bankanın 28/12/2011 – 14/03/2011 – 25/05/2011 keşide tarihli çeklerin de paraflı olarak ibraz edilmiş ve tahsil edildiğini, davacının bir itirazının olmadığını, cevap dilekçesinde belirttikleri çekler üzerinde paraflar ile davaya konu çek üzerindeki parafların aynı el ürünü olup olmadığı hususunda imza incelemesinin yapılmasını, çek üzerinde paraf mevcut ise bu teyidin banka tarafından yapıldığını, dolayısıyla davacının bu çekten bilgisinin olmaması ya da rızası hilafına bankalara kredi teminatı olarak verilmesinin mümkün olmadığını, son bir yılda müvekkiline davacının borçlu olarak paraflı çeklerle ödediği meblağ toplamının 499.000,00 TL olduğunu, davacının çekleri kendisinin paraf etmemiş olması bu yapılan ödemeler dikkate alındığında çekleri paraflayana temsil yetkisinin vermiş olduğunun ortaya çıktığını, ayrıca çek bedeli olan miktarın elden tahsil edildiğine dair belgenin müvekkilinden aldatma yoluyla alındığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin alacağının faturaya bağlı bir alacak olduğundan davacının iddialarının kabul edilemeyeceğini, ödemeye ilişkin olduğu iddia edilen belgenin her zaman düzenlenebileceğini, çekte tahrifat bulunmadığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olup müvekkiline karşı kişisel definin ileri sürülemeyeceğini, tedbir kararının teminatsız verilemeyeceğini, çekde yetkili şahsın parafı bulunduğundan çekin usule uygun bir çek olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak resen seçilecek uzman bilirkişi marifetiyle tarafların ilişki dönemine ait davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde ve Hatay Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak resen seçilecek uzman bir bilirkişi marifetiyle tarafların ilişki dönemine ait davalı ….’ nin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak bilirkişi raporu tanzimi istenmiş, bu yönden Gaziantep Asliye Ticaret Mahkemesine sunulan 12/01/2017 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiş, Hatay Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimata davalıya ve vekiline yapılan tebligatlara rağmen ticari defter ve kayıtların ibraz edilmediğinden dolayı talimatın bu yönden iade edildiği görülmüş, bilahare mahkememizce iddia, savunma, toplanan deliller, gelen talimat cevapları da değerlendirilerek tarafların ilişki dönemine ait davalı …Ş ‘ nin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu tanzimi için dosya uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, bu yönden sunulan 22/06/2017 tarihli bilirkişi raporu incelenip denetlenmiştir.
Davacı vekili 29/09/2015 tarihli dilekçesinde, dilekçede açıklanan nedenlerle davalı alacaklıya karşı borçlu olmadıklarının tespiti ve davalarının kabulü ile ihtirazi kayıtla Gaziantep …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yatırmış oldukları dosya borcunun tamamı olan 229.885,67 TL’ nin davalıdan yatırma tarihi olan 11/09/2015 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 08/05/2018 tarihli dilekçesinde, görülmekte olan menfi tespit davasının 07/08/2012 tarihinde 150.000,00 TL miktar üzerinden açıldığını, Gaziantep … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına müvekkili tarafından 11/09/2015 tarihinde 229.885,67 TL’ nin ödenmesi nedeniyle 29/09/2015 tarihli dilekçeleri ile menfi tespit davasının istirdat davasına çevrilmiş olduğundan davalı …Ş ‘ den 229.885,67 TL ‘ nin istirdatı nedeniyle fark miktarı olan 79.885,67 TL üzerinden eksik harcı ödenmesi için hesaplanmasını talep ettiği ve 28/05/2018 tarihli sayman mutemedi alındısı ile tamamlama harcı ikmal ettiği görülmüştür.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı ve talimat bilirkişi raporu ve mahkememizce alınan bilirkişi raporu kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Davacı ile davalı … Şti arasında uzun dönemli bir akdi ilişkinin varlığı ve bu kapsamda davacı tarafça, adı geçen davalıya birden çok çek tanzimi ile teslim edildiği ve davalı şirket tarafından da bu çeklerin (ki davamıza konu çek bedelinin davacı şirketten elden tahsil edildiğine dair belgenin varlığıyla birlikte) davalı …Ltd tarafından diğer davalı … şirketine faktoring sözleşmesi kapsamında ve iki adet faturaya istinaden devir ve temlik olunduğu hususları sabittir.
Dava konusu çek incelendiğinde;… bank … Şubesi muhataplı, 0087221 numaralı, 25.07.2011 (paraf ile 25.07.2012) keşide tarihli, 150.000,00 TL bedelli bir adet çek olduğu ve çekte keşidecinin davacı kahraman Tarım, lehdarın davalı …Ltd olduğu, davalı … şirketi tarafından bankaya ibrazında, tahrifat nedeniyle ödeme yapılmadığına dair şerh verildiği ve davalı … şirketi tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin yetkisizlik kararı ile Gaziantep … İcra Müdürlüğü’nün… Esasını aldığı, takip dosya borcunun davacı tarafça 11.09.2015 tarihinde ihtirazi kayıtla ve 229.885,67 TL miktar üzerinden ödendiği anlaşılmaktadır. Çekin keşide tarihindeki değişiklik bakımından Gaziantep … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, 417 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılamada, paraf imzasının şirket yetkilisine ait olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.
Davalı Emir Limited ile davalı … şirketi arasında 28.02.2011 tarihli faktoring sözleşmesi imzalanmış ve 08.11.2011 tarihli 126.835,80 TL bedelli ve 14.11.2011 tarihli 119.225,65 TL bedelli iki adet fatura (ikinci fatura bedelinden 23.164,20 TL’lik kısım olmak üzere) faktonig ilemine tabu tutulmuş ve dava konusu çek faktoring şirketine tevdi edilmiştir. Davalı … Şti talimat yazılmasına karşın ticari defterleri incelemeye ibrazdan kaçınmış, davacı şirket defterleri üzerinde yine talimat yoluyla yaptırılan yaptırılan inceleme de, dava ve takip konusu çek kaydına rastlanmamış, keza iki adet faturadan 126.835,80 TL bedelli faturanın kayıtlarda yer almadığı, sadece kısmi temlike konu diğer faturanın kayıtlarda yer aldığı belirlenmiştir. Ayrıca davalı…Şti’nin taraflar arasındaki uzun süreli akdi ilişki kapsamında ve 30.11.2011 tarihi itibarıyla davacı şirkete 1.404.492,93 TL borçlu olduğu saptanmıştır.
Davalı … Şti kaşe ve imzası ile tanzim olunan ve davamıza konu çeke ait bilgiler ve bedelde yazılmak suretiyle tanzim olunan belgede, çek bedelinin Kahraman Tarımdan tahsil edildiği ve bu çekten dolayı alacağın kalmadığı beyan olunmuştur. Davalı belgeye yönelik olarak, belgenin aldatma yoluyla müvekkili şirketten alındığını savunmuş olmakla birlikte, savunması kapsamında bir delil de sunmamıştır.
Çekin keşide tarihi ve Faktoring Sözleşmesi dikkate alındığında uygulanması gereken Finansal Kiralama ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik hükümleri gereğince faktoring şirketi, bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura ve benzeri belgelerle tevsik edilen alacakları temlik alabilecektir. Bu husus ilgili Yönetmeliğin 22/2.maddesinde; ( Birinci fıkrada belirtilen hususlara ilave olarak faktoring şirketleri kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilemeyen alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler) şeklinde hüküm altına alınmıştır. Davacı keyideci, lehdar…Şti ve davalı … şirketi faktoring ilişkisinin kapsamı içerisinde olmakla şahsi def’iler faktoring şirketine karşı da ileri sürülebilecektir.
Keza aynı sonuca 6361 sayılı Kanun’un 9/2 ve 3. Maddeleri kapsamında da varılmaktadır. Anılan 9.maddenin ilgili fıkralarında ((2) Faktoring şirketi Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile Kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez. Aynı faturaya dayalı birden çok faktoring şirketine yapılan kısmi temliklerin toplam tutarı fatura tutarını aşamaz. Ve üçüncü fıkrasında da; (3) Bir kambiyo senedinin ciro yoluyla faktoring şirketine devri hâlinde, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri faktoring şirketine karşı ileri süremez; meğerki, faktoring şirketi kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun) hükümlerine yer verilmiştir. Faktoring ilemi içerisinde yer alan kambiyo borçlusunun bu maddeler uyarınca şahsi def’ileri faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecektir. Maddenin 9/2.bendinde kambiyo senedi sebebe bağlanmış bulunmaktadır ve bu itibarla TTK’nun 687 (eTTK’nun 599.) maddesinin olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Davalı…Şti’nin hakkında ibra belgesi tanzim ettiği çeki, savunmasında yer verdiği üzere yaşadığı ödeme güçlüğü sonucunda davalı … şirketine bu ilişki kapsamında temlik ettiği ancak davacı şirkete borçlu durumda olduğu, davacı yana akdi ilişki kapsamında borçlu olmasına karşın davacıdan alınan çekleri faktoring şirketine devrettiği, temlike konu çek bedelinin davacıdan tahsil edildiğine dair belge tanzim ederek davacı yana teslim ettiği, bu belgenin aldatma yolu ile alındığı savunması bakımından da bir delil ibraz edilmediği ve ticari defterleri dahi ibrazdan kaçındığı hususları tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde, yukarda belirtilen yönetmelik ve ilgili mevzuatta dikkate alındığında, davacının çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığı, menfi tesbit-istirdat isteminin yerinde olduğu kanaatine varılmış ve davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile Gaziantep… İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı ( Eski İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. ) takip dosyasının takibine konu çekten dolayı davacının davalılara borçlu olmadıklarının tespiti ile 229.885,67 TL ‘ nin 11/09/2015 tarihinden itibaren değişebilir oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …Ş ‘ den alınıp davacıya verilmesine,
2-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 15.703,49-TL karar ve ilam harcından 3.591,75-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 12.111,74-TL ( Davalı ….’ nin 6.654,75 TL ‘ sinden sorumlu olması kaydıyla ) eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 2.251,95-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 3.357,75-TL olmak üzere toplam 5.609,70-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 19.743,14-TL ( Davalı ….’ nin 14.750,00 TL ‘ sinden sorumlu olması kaydıyla ) vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı diğer davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır