Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/863 E. 2021/21 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/863 Esas
KARAR NO :2021/21

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:17/09/2014
KARAR TARİHİ:26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket … … Şubesi … numaralı hesaptan alınma bir koçan çek yaprağını boş olarak kaybettiğini, bu çekler … seri numaralı ve arasını kapsayan bir koçan çek yaprağı olduğunu, kaybedilen çek yapraklarının boş olması ve çek hükmünde olmaması nedeni ile çek iptal davası açılamadığını, ancak çek yapraklarının alındığı bankaya bu durumun bildirildiğini, belirtilen çekler son bir ay içerisinde muhatap bankalara doldurulmak ve sahte imzalar atılmak suretiyle ibraz edilmeye başlandığını, dava konusu olan … … Şubesi … hesap numarasından alınma … seri numaralı 13/06/2012 keşide tarihli … Keşide yerli … emrine düzenlenmiş 44.323,00 TL bedelli çek ilgili bankaya ibraz edildiğini ve karşılıksız ibaresi yazılarak çek davalıya iade edildiğini, iş bu çekteki imza müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığı gibi çekteki yazılarda müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, bunun yanında müvekkilinin davalılardan … ve diğer davalılarla herhangi bir ticari ilişkisi de bulunmadığını, bu nedenle de dava konusu çekteki imzaya ve borca itiraz ettiklerini, dava konusu edilen çek davalılarca …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, açıklanan nedenlerle öncelikle dava konusu edilen çeke ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bilahare yapılacak yargılama ve toplanacak deliller ile sabit olacağı üzere, çekteki imzanın müvekkili şirkete ait olmaması nedeni ile çek nedeni ile müvekkilinin borçsuzluğunun tespiti ile çekin müvekkili yönünden iptaline, %40 dan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin aleyhine açılan iş bu dava, haksız, mesnetsiz usul ve yasalara uygun olmadığını, davanın reddi gerektiğini, ihtiyati tedbir istemi usul ve yasaya uygun olmadığını, üçüncü şahıs konumundaki müvekkilinin aleyhine hiçbir belgeye ve delile dayanmadan talep edilen ihtiyati tedbir talebi HMK 390, 391 madde hükümlerine aykırı olduğunu, müvekkili yönünden ihtiyati tedbir isteminin reddi gerektiğini, davacı tarafça son derece afaki, gerçeği yansıtmaktan uzak bir dilekçe ile menfi tespit davasının açıldığını, HMK 119/g maddesine aykırı olarak açık ve net olmayan bir taleple tedbir talep edildiğini, davacı taraf aleyhine dava dilekçesinde müvekkilinin aleyhine iddialarını kanıtlayan somut bir kanıt sunmadığını, dava konusu edilen çek kambiyo hukuka uygun olarak müvekkiline teslim edildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle her türlü hukuki cezai itiraz ve başvuru hakları saklı kalmak ve davayı kabul anlamına gelmemek üzere, HMK 119/1-ğ maddesine aykırılık nedeniyle, davacıya eksikliğin giderilmesi için bir hafta süre verilmesini, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, ihtiyati tedbir isteminin reddine, esasa girildiği taktirde davanın reddine, ihtiyati tedbir talebi verilmesi halinde %15 olarak belirtilen teminatın değiştirilerek HMK 87.madde 2.fıkra hükmüne göre dava değeri kadar artırılmasını, haksız dava ve ihtiyati tedbir istemi nedeniyle davacı aleyhine %40 tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı taraflar herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
DELİLLER:
Dava, Menfi Tespit davasıdır.
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyasının onaylı sureti, … … ‘ den celp olunan kayıtlar ve belgeler, … A.Ş yazı cevapları ve ekleri, … Ticaret Sicil Müdürlüğünden celp olunan kayıtlar, … A.Ş’ den celp olunan kayıtlar ve belgeler, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Es. Sayılı dosyasından alınan gerekçeli karar ile kesinleşme şerhi ve davaya konu edilen çek aslı celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 21/04/2016 tarihli celse üç nolu ara karar gereğince, davaya konu çekteki keşideci imzasının davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığının tespiti açısından grafolojik bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman … seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 19/07/2016 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun tetkikinde; tetkik konusu … ‘ a ait … seri nolu, 13/06/2012 tarihli, ( …) adına tanzim edilmiş, 44.323,00 liralık çek aslının sağ alt tarafında bulunan davacı şirketi temsilen atılmış imzanın, davacı şirket temsile yetkili …, …, … ve …’ nin elleri mahsulü olmadığı kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacıya atfen sahte imza ile keşide edildiği iddia edilen çek nedeni ile 2004 sayılı İİK’nın 72.maddesi gereği icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Davalı … tarafından, davaya konu 44.323,00 TL bedelli 25.05.2012 keşide tarihli davalı … lehine keşide edilen … seri numaralı çek ve dava konusu olmayan diğer çekler nedeni ile davacı ve diğer borçlular aleyhine …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe başlandığı, takibe konu çek incelendiğinde davacının keşideci olduğu, 15.06.2012 tarihinde bankaya ibraz edilen çeke, karşılıksızdır işlemi yapıldığı anlaşılmıştır.
Kambiyo senetlerinde sahte imza itirazı, mutlak nitelikte bir def’i olup iyiniyetli hamil dâhil herkese karşı ileri sürülebilmektedir.
Mahkememizce, bilirkişi … tarafından düzenlenen 19.07.2016 alındı tarihli rapor ile dava konusu çekte davacı adına atılı keşideci imzasının davacı şirketi temsili yetkili …, …, … ve …’nin eli ürünü olmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu ile keşideci imzasının davacı yana ait olmadığı anlaşılmış olması nedeni ile davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İİK’nun 72.maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasının borçlu lehine sonuçlanması halinde, aynı Yasanın 72/5 maddesi uyarınca borçlu lehine tazminat hükmedilebilmesi için, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olması gerekir. (Yargıtay 19. HD 2014/8573 E., 2014/10829 K.). Davalı alacaklının takipte haksız olduğu yapılan imza incelemesi ile sabit ise de, icra takibine başvuran alacaklı/davalı … dava konusu çeki ciro yolu ile devralmış olup, imzanın sahteliğini bilebilecek durumda değildir. Bu durumda davalının kötü niyetinden ve ağır kusurundan bahsedilemez. Davalının başkaca bir sebeple kötü niyetli olduğu da ispat edilebilmiş değildir. Bu sebeple davacının tazminat talebinin reddine karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜ İLE; davacının …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile takibe konu edilen 44.323,00 TL bedelli 13.06.2012 keşide tarihli … … şubesine ait çek nedeni ile BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE
2-)Davacının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE
3-)Alınması gereken 3.027,70 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşim ödenen 658,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.369,50 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına, davacı tarafından ödenen 658,20 TL harcın davalılardan alınarak davacı yana ödenmesine
4-)Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 21,15 TL başvuru harcı ile 3.777,28 TL posta, tebligat, ilanen tebligat ve bilirkişi ücreti yargılama giderinin davalılardan alınarak davacı yana ödenmesine
5-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 6.561,99 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı yana ödenmesine
6-)Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yokluğunda, davalı … vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır