Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/197 E. 2018/966 K. 04.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/197 Esas
KARAR NO : 2018/966
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 13/06/2014
KARAR TARİHİ : 04/10/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından, müvekkili şirket aleyhine, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçildiğini, müvekkili şirket tarafından İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesine…E sayılı ile takibe konu borcun ödendiği itirazı ile açılan davanın kabul edildiğini ve icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, temyiz incelemesinde Yargıtay .. Hukuk Dairesi tarafından 7 günlük yasal itiraz süresinin geçirildiğinden bahisle yerel mahkeme kararının bozulduğunu ve yerel mahkemenin bu defa davanın usulden reddine karar verdiğini, aldırılan bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere davalıya ödemelerin yapıldığını ve müvekkilinin davalıdan alacağının olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin… E sayılı dosyasından açtığı davanın reddedildiğini ve kararın onandığını, davacının reddedilmiş bir davanın bilirkişi raporunu delil olarak gösteremeyeceğini, kullandırılan kredilere ilişkin faiz oranlarının sözleşmelerde kararlaştırıldığını ve taraflarca kabul edildiğini, davacının bu davayı açmasında hukuki yararının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuş, davacının kötüniyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul …İcra Dairesinin… Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, takip alacaklısı davalı tarafından, davacı ve diğer takip borçlusu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine girişildiği görülmüştür.
Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İİK’nın 72.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davalarında kural olarak alacağın varlığı ve miktarını kanıtlamak yükümlülüğü alacaklıdadır.
Uyuşmazlığın niteliği itibarıyla çözümü, özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, başlatılan icra takibinden kaynaklı davacının borçlu olup olmadığı yönünden bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilmiş ve getirtilen-sunulan tüm belgelerle birlikte dosya bilikişi …’e tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 20/05/2015 tarihli bilirkişi raporunun ve taraf vekillerinin beyan ve itirazları üzerine aynı bilirkişiden alınan 29/01/2016 tarihli ek bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında; temlik eden …bank A.Ş. … Şubesi tarafından davacı şirkete kullandırılan kredilere ilişkin; 17/04/2001 en son tahsilat tarihi itibariyle, davacı kredi borçlusunun, temlik eden kredi alacaklısı …bank A.Ş. … Şubesinden 3.279,41 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyasına sunulan raporlarda; 17/04/2001 tarihi itibariyle borcun 4 aylık süre içinde ödendiği, fazla ödenen bedelin davacıya iadesinin gerektiği ayrıntılarıyla birlikte açıklanarak bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile İstanbul … İcra Hukuk Mahkemesinin… E sayılı dosyasındaki rapor gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, benimsenen bilirkişi kök ve ek raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; …BANK A.Ş. Suadiye Şubesi tarafından davacı şirkete kullandırılan kredilere ilişkin ödemelerin 4 ay içinde tamamlandığı ve benimsenen bilirkişi raporlarında da hesaplandığı üzere son ödeme tarihi 17/04/2001 itibariyle davacının, temlik eden bankaya borçlu değil alacaklı olduğu anlaşıldığından, davanın kabulü ile davacının borçlu olmadığının tespitine; davalı tarafın kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından ve bu nedenle davacı taraf lehine kötüniyet tazminat talebinin koşulları oluşmadığından tazminat isteminin reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davacı borçlu şirketin İstanbul ….İcra Müd’nün … Esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespitine,
2-Koşulları oluşmadığından davacı tarafın tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 1.366,20-TL karar ve ilam harcından 341,55-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 1.024,65-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.400-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan 25,20 TL başvuru harcı, 341,55 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı, 855 TL bilirkişi ücreti ve tebligat giderlerinin toplamı 1.225,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.
Katip
Hakim
¸e-imzalı
¸e-imzalı