Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1103 E. 2022/989 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/1103 Esas
KARAR NO:2022/989

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:16/04/2014
KARAR TARİHİ:15/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin, davalı şirkete sürekli edimleri havi bir şekilde piliç eti ve ürünleri sattığını, davalı şirketin bu ticari ilişkiden 54.593,68 TL borcunun doğduğunu, davalı bahsi geçen borcu zamanında ödemeyerek anlaşmaya aykırı davrandığından vekileden mal sevkiyatını durdurduğunu, müvekkili şirket … 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin … nolu dosyasından iflas erteleme talebinde bulunduğunu ve üretim faaliyeti bir müddet durmuş ise de iyileştirme projesi çerçevesinde 2013/ Temmuz başı itibariyle yeniden üretime başladığını, iflas erteleme davasına bakan mahkemece verilen 11.82.2013 tarihli ara kararla müvekkili şirket hakkında yapılmış ve yapılacak takiplerin durdurulmasına karar verildiğini, üretimin başlamasından sonra, üretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere davalının da aralarında bulunduğu bir kısım ulusal zincir marketlerdeki alacaklarının … Bankası … Şubesinde açılan kayyım denetimli hesaba yatırılmasına karar verilmesini mahkemeden talep edildiğini, söz konusu kararlar, geçmişteki iyi niyetli ve dostane ticari ilişki nedeniyle elden davalı tarafa iletildiğini ve müvekkilinin bu paralara üretim sürecinde kullanmak üzere acil ihtiyacı bulunduğu sayısız kere anlatılmış olmasına rağmen müvekkili şirketin alacağının ödenmediğini, bu nedenle müvekkili şirket istemeyerek de olsa …. İcra Müdürlüğü’ nün … nolu dosyasından davalı şirket alayhinde icra takibi yapmak zorunda kalındığını, fakat davalı taraf kötü niyetini halen dahi devam ettirmek suretiyle, takip konusu borcun 3.032,67 TL’ lık kısmını kabul ederek icra dosyasına yatırdığını, bakiyesine ise haksız ve yersiz olarak itiraz etmek suretiyle takibi durdurduğunu, oysa yukarıda izah edildiği üzere itirazın haksız olduğunu, davalının müvekkili şirkete borcunun bulunduğunu ve bu borç muaccel olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin devamına ve alacaklarının tahsiline, davalının takip konusu alacağın %20 ‘ sinden az olmamak üzere inkar tazminatına mahkumiyetine, dava masraf ve ücreti vekaletin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının iddiasının aksine şirketleri nezdinde 54.593,00 TL cari hesap alacağının bulunmamakta olduğunu, davacının iflas erteleme sürecinde müvekkili şirketin kötü niyetli davrandığı iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacı … 2. Asliya Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan iflas erteleme davası sürecinde müvekkili şirketin davacıyı oyaladığını, iflas ertelame sürecini borcu ötelemek ve ödememek için kullandığını, kötü niyetli davrandığını iddia etmekte olduğunu, oysa ki, müvekkili şirket, davacının iflas erteleme davasında verilen davacının alacaklarının kayyum hesabına yatırılmasına ilişkin 11.02.2013, 20.02.2013 ve 26.07.2013 tarihli ara kararları uyarınca davacı firmanın müvekkili şirket nezdindeki alacakları mahkemece tayin edilen kayyum hesabına toplam 1.609.717,04 TL olarak ödendiğini, müvekkili şirket tarafından kayyum hesabına yapılan ödemeler tarih ve meblağ olarak cevap dilekçesinde belirtildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davacının yasal dayanaktan yoksun tüm talepleri ile davanın reddine ve davacının haksız ve kötü niyetli icra takibi ve davası sebebiyle %20 ‘ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava davalı tarafından …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile ” … vadeli 54.593,000 TL tutarlı 1 adet çeşitli alacak” açıklaması ile 54.593,00 TL alacak ve 2.345,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 56.938,26 TL alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 11/10/2013 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından 3.032,67 TL’yi aşan 53.905, 59 TL alacağa 21/10/2013 tarihinde süresinde itiraz edildiği, itirazın davacı alacaklıya tebliğ edilmeksizin 16/04/2014 tarihinde elde ki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafın yargılama sırasında iflasına karar verilmiş, 29.11.2019 günü 2. alacaklılar toplantısı yapılmış, davaya iflas masası devam etmiştir.
Taraflar arasında ki uyuşmazlık cari hesap alacağından kaynaklanmaktadır.
Davacı cari hesap alacağına konu ürünleri davalıya satıp teslim ettiğini ispat yükü altındadır.
Davacının alacak miktarını tespit için taraf ticari defterleri üzerinde SMMM bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi … tarafından davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen 17/06/2021 havale tarihli rapor ile davacının ticari defterlerinde yer alan kayıt ve belgelere göre davalıdan 44.742,20 TL asal alacak ve 2.375,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 47.117,27 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı taraf defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen 25/04/2022 tarihli rapor ile davalının kendi kayıt ve defterlerine göre davacı yana 3.032,67 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. Her ne kadar bilirkişi tarafından, 17/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda 05/04/2011 tarihli 31.336,49 TL bedelli faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiş ise de fatura davalı defterlerinde kayıtlı olmadığı tarafımdan tespit edilmiştir, şeklinde belirleme yapılmış ise de, 17/06/2021 tarihli raporun sadece davacının ticari defterleri incelenerek düzenlendiği, 17/06/2021 tarihli raporda bilirkişinin, davacının davalıdan alacaklarını takip ettiği cari hesapta davalıdan alacak olarak 31.366,49 TL bedelli faturayı kaydettiğini tespit ettiği bu şekilde raporlar arasında çelişki bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf davalının ticari defterlerinde kayıtlı miktar dışında alacaklı, olduğunu gösterir delil ibraz etmediği gibi, davalı defterlerinde kayıtlı olmayan 31.336,49 TL miktarlı faturaya konu malların davalı yana teslim edildiğine dair belge sunmamış olup, davanın davalıdan takip tarihi itibariyle 3.032,67 TL alacaklı olduğu anlaşılmış, itirazın bu miktar yönünden iptaline, davalının takipten önce temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından takip öncesi döneme ilişkin faize hükmedilmeksizin aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Davacı alacağının cari hesaptan kaynaklandığı ve likit olduğu anlaşılmakla, davacının icra inkar tazminatı isteminin itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden kabulüne karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıda ki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından …. İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın 3.032,67 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20 ‘ si oranında hesaplanan 606,53 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Alınması gereken 207,16 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin ödenen 920,60 TL harçtan mahsubu ile bakiye 713,44 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine
4-Davacı tarafından ödenen 207,16 TL harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereği hesap olunan 3.032,67 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
7-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 25,20 TL başvuru harcı ile 1.988,5 TL posta tebligat ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2013,7 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 113.28 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına
8-Davalı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 54,5 TL yargılama giderinden davanın red oranına göre hesaplanan 51,43 TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına
9-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır