Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/47 E. 2018/728 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2013/47 Esas
KARAR NO : 2018/728
DAVA : İtirazın İptali
KARŞI DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/02/2013
KARŞI DAVA TARİHİ : 12/03/2013
KARAR TARİHİ : 28/06/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın ve karşı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 02/01/2012 tarihli … Tesisleri Projesi Yapım Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği edimlerin müvekkili tarafından yerine getirildiğini, hak edişlerin davalı tarafça ödenmediğini, işveren davalı tarafça müvekkilinin sigorta giriş kayıtlarının kapatılmak istendiğini, müvekkilinin itirazı üzerine davalı şirket yetkililerinin müvekkili şirket yetkililerini ve çalışanlarını darp ettiğini ve tüm alet edavat ve kalıp malzemeleri ile teçhizatlarına zorla el konulduğunu, davalı tarafça sözleşmenin haksız şekilde feshedildiğini, müvekkilinin her türlü iyiniyet girişimine rağmen sözleşmeden kaynaklı hakedişi bakiyesinin ödenmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalı tarafça haksız itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında imzalanan 02/01/2012 tarihli sözleşme gereği davacının projeye uygun olarak işveren müvekkili tarafından teslim edilen teçhizatın montaj işini yapmadığını ve tesisi sözleşme bitiminde tam ve eksiksiz şekilde teslim etmediğini, ayrıca sözleşmeye uygun şekilde işlemlerin davacı tarafça faturalandırılmadığını, bu nedenle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, sözleşmenin haklı feshinden kaynaklı davacının ceza ödemekle yükümlü olduğunu, ayrıca davacıya avans olarak ödenen bedelin faizi ile birlikte müvekkiline iade edilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacıdan haklı fesihten ve avans olarak verilen bedelden kaynaklanan 104.977,90 TL alacağının bulunduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş, karşı davanın kabulü ile 104.977,90 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; davacı tarafça davalı borçlu hakkında 02/01/2012 tarihli… Projesi Yapım Sözleşmesinden doğan alacağının tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı yüklenilen iş bedelinin, iş sahibinden tahsili için davalı hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir. Karşı dava; sözleşmenin haklı nedenle feshinden doğan cezai şart ile ödenen avans bedelinin iadesinden kaynaklı alacak davasıdır.
Yanlar arasında eser sözleşmesinin varlığı her iki tarafın kabulünde olup; davacı yüklenici, sözleşmenin feshinden kaynaklı yapılan iş bedelinin ödenmediğini ileri sürerek yapılan iş bedeli ile teslim edilmeyen/el konulan malzemelerin bedelini ve uğranılan zararın tazminini istemiş; davalı iş sahibi ise sözleşme gereği edimlerin zamanında yerine getirilmediğini savunarak sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart alacağı ile peşin ödenen avansın tahsilini istemiştir.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre, asıl davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı karşı davalı tarafa aittir. Karşı dava ise, alacak davası niteliğinde olup; alacağın bulunup bulunmadığı, varsa miktarının kanıt yükümlülüğü iddiayı ileri süren davalı karşı davacı taraftadır.
Yanlar arasındaki uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden; davaya dayanak ve konu yapılan yanlar arasındaki eser sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığının tespiti ve ileri sürülen iddia ve savunmalara göre birbirlerinden alacaklarının bulunup bulunmadığının, varsa miktarının tespiti için taraflarca da delil olarak gösterilen bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, davalı karşı davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinden talimatla alınan 05/01/2015 tarihli bilirkişi raporu, davacı ticari defter ve kayıtları, talimatla alınan tanık beyanları, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya konusunda uzman bilirkişi …, …, … ve …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 03/03/2015 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunun, taraf vekillerinin itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan alınan 14/09/2015 tarihli ek raporun ve yine taraf vekillerinin itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan alınan 24/10/2016 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarında; taraflar arasında 02/01/2012 tarihli … Tesisleri Projesi Yapım Sözleşmesinin bulunduğu, sözleşmenin davalı tarafça feshedildiği ancak, fesih sebebi olarak ileri sürülen gecikmenin davalıya isnat edilmesi gerektiği, davalının ileri sürdüğü sözleşmeye aykırılığın varlığının ispatlanamadığı, bu nedenlerle sözleşmenin haklı fesih olmadığı, feshin TBK 484.md uyarınca yapılan bir fesih olduğunun kabulü gerektiği için davalının yapılan işin karşılığını ödemek ve davacının zararlarını tazmin etmek zorunda olduğu, sözleşmeye göre davacının 1.441.008,74 TL alacağının hesaplandığı, mali incelemede malzemelerin ve gider yazma limitindeki demirbaş vs tutarların hizmet üretim maliyetine alınmış olması ve bu hesap bakiyelerinin bakiye hakediş alacağına dahil edilmiş olması nedeniyle, sadece demirbaş hesabında kayıtlı ve dava konusu şantiyede kullanıldığı anlaşılan iktisadi kıymetler hesaplamaya kaydına göre malzeme ve demirbaş bedeli olarak 8.992 TL talep edilebileceği, 2011 yılı ticari defterlerinde kayıtlı 13.174,51 TL ve 2012 yılı ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 27.485,52 TL ile birlikte davacının toplam finansman giderlerinin 40.660,03 TL olduğu, karşı dava yönünden karşı davacının, sözleşmeyi feshinin sözleşme hükümlerine aykırılık nedeniyle haklı fesih olmadığı, bu nedenle herhangi bir cezai şart alacağının doğmadığı bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporları gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, Mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi kök ve ek raporları, toplanıp birlikte değerlendirilen tüm delillere göre; davacı yüklenici ile davalı-karşı davacı iş sahibi arasında konusu …Tesislerinin yapımı olan 02/01/2012 tarihli eser sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereği işverenin sorumluluğunda olan malzeme ve ekipmanın zamanında temininin gerektiği, işin tamamlanması için mücbir sebepler hariç süre uzatımının söz konusu olmayacağı ve gecikme halinde yüklenici hakedişinden her gün için belirlenen cezai şartın kesileceği düzenlenmiştir. Sözleşme gereği işin tamamlanması için iş sahibi tarafından temin edilmesi gereken malzemelerin uzunca bir süre temin edilmediği, buna rağmen iş sahibinin 3 günlük sürede işin tamamlanması için yükleniciye ihtarname keşide ettiği ve akabinde sözleşmeyi feshettiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle fesih; gecikmenin iş sahibinin temin etmesi gereken malzemeyi süresinde temin etmemesi ve kendisinden kaynaklanan nedenlerle işin gecikmesi nedeniyle haksızdır. Dolayısı ile davalı karşı davacı iş sahibinin, sözleşmede öngörülen cezai şartı talep etmesine yasal olanak bulunmadığından karşı davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Asıl dava yönünden ise; sözleşme haksız olarak feshedildiğine göre, olaya uygulanması gereken TBK’nun 484.maddesi gereğince iş tamamlanmadan yapılan fesih nedeniyle, yapılan işin karşılığı ile yüklenicinin tüm zararlarının iş sahibi tarafından ödenmesi zorunludur. Alınan kök bilirkişi raporunda, yüklenicinin yaptığı iş bedelinin 1.441.008,74 TL, şantiyede kullanıldığı anlaşılan malzeme bedelinin 8.992 TL ve finansman giderinin 40.660,03 TL olmak üzere toplam 1.490.660,77 TL olduğu belirlenmiş olup, yukarıda açıklandığı üzere bu miktarın TBK’nın 484.maddesi gereğince iş sahibi tarafından, yükleniciye ödenmesinin gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla, alacağın bu miktar yönünden tahsili için girişilen itirazın iptaline, fazlaya ilişkin istem kanıtlanamadığından reddine karar vermek gerekmiştir. Alacak eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle likit olmadığından ve davacının da reddedilen alacağının tahsili yönündeki isteminde kötüniyeti kanıtlanamadığından her iki tarafın tazminat istemleri reddedilmiş ve açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
a)Davalı borçlunun İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün …Esas Sayılı dosyasında toplam 1.490.660,77 TL’ye yönelik itirazının iptali ile takibin bu miktar yönünden talepnamedeki koşullar ile devamına, bu konudaki fazlaya ilişkin istemin reddine,
b)Koşulları oluşmadığından davacı tarafın icra inkar tazminatı isteminin reddine,
c)Koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatı isteminin reddine,
d-Alınması gerekli 101.287,04-TL karar ve ilam harcından 29.885,65-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 71.401,39-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
e-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 29.885,65 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
f-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 68.669,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
g-Davalı kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 21.510,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
h-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvuru harcı, 3,75 TL vekalet harcı, 6.550 TL bilirkişi ücreti, 200 TL taksi ücreti, 480 TL tanık ücreti ve 1.772,40 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 9.030,45 TL’nin kabul ve red oranına göre 7.692,19 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
ı-Davalı tarafından yatırılan 3,75 TL vekalet harcı, 500 TL bilirkişi ücreti ve 315 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 818,75 TL’nin kabul ve red oranına göre 121,33 TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
2-a-Karşı Davanın REDDİNE,
b-Alınması gerekli 35,90-TL karar ve ilam harcından 1.792,80-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 1.756,90-TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalı karşı davacı Malard Gıda’ya verilmesine,
c-Karşı davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 11.148,23 TL vekalet ücretinin karşı davacıdan alınıp karşı davalıya verilmesine,
3-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekilleri ve davalı-karşı davacı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.