Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/244 E. 2018/346 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2013/244 Esas
KARAR NO : 2018/346
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/08/2013
KARAR TARİHİ : 12/04/2018
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında düzenlenen 11/01/2008 tarihli sözleşme ile davalının %50 hissesinin 61.250 TL bedelle müvekkili şirkete devredileceğini, devir bedelinin çek ile ödendiğini, devrin gerçekleşmemesi ve çekin 3.kişilere kullanılması halinde çek bedelinin davalı tarafından ödeneceğinin kararlaştırıldığını, devrin gerçekleşmediğini ancak, devir bedeli olarak verilen çekin davalı tarafından ciro edilerek 3.kişilerce takibe konu yapıldığını ve davacıdan cebri icra yoluyla tahsil edildiğini, davalının sözleşme şartını yerine getirmediğini, çekin müvekkili tarafından ödendiğini, müvekkilinin uğradığı zararın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyasından başlattığı takibe itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davacının icra takibine dayanak yapmadığı ancak, sözleşmedeki şartın yerine getirilmemesi sebebiyle ödemek zorunda kalınan çek bedelinin tahsilini itirazın iptali davasında talep edemeyeceğini, söz konusu çeke ilişkin icra takibi yapıldığı iddiası gerçeği yansıtmadığını, icra dosyasında davacı tarafından ödeme yapıldığını gösteren tahsilat makbuzu veya haricen ödeme yapıldığını gösteren bir belge bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı, İstanbul… İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede; 11/01/2008 tarihli sözleşme gereği devredilmesi gereken hissenin devredilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Davacı taraf, 22/12/2015 havale tarihli dilekçesinde, protokole konu 61.150 TL’lik çekin 20/05/2008 tarihli 73.500 TL’lik çekle değiştirildiğini, davalının bu çeki ciro ederek 3.kişilere verdiğini, davalı tarafça çekin karşılığı olan şirket hisselerinin kendilerine devredilmediğini ancak, hisse karşılığı verilen çekin 3.kişilerce Şişli … İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyasında takibe konulduğunu ve cebri icra yoluyla haricen kendilerinden tahsil edildiğini ileri sürmüştür.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, şirket hisse devri için davacı tarafça davalı tarafa verilen ve hisse devrinin gerçekleşmemesi nedeniyle bedelsiz kaldığı ileri sürülen ve 3.kişilerce Şişli 6. İcra Müdürlüğünün yukarıda numarası yazılı dosyasında davacıdan cebri icra yoluyla tahsil edildiği ileri sürelen çek bedelinin davalıdan tahsili için girişilen ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanılmış, davacının bahsettiği Şişli … İcra Müdürlüğünün dosyasının dosya arasında olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki şirket hisse devri için yapılan 11/01/2008 tarihli protokol her iki tarafın kabulündedir. Yine protokoldeki şirket paylarının davalı tarafça davacı tarafa devredilmediği de uyuşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, bu protokole istinaden hisselerin karşılığı olarak düzenlenip davalı tarafa verilen ve Şişli … İcra Müdürlüğünde takibe konu yapılan çek bedelinin 3.kişilere ödenip ödenmediği ve ödenmiş ise hisse devrini yapmayan davalıdan tahsilinin gerekip gerekmediği noktasındadır.
Getirtilip incelenen Şişli … İcra Müdürlüğünün … E (yeni esas İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E) sayılı dosyasında takibe dayanak 73.500 TL’lik çekin davacı tarafça keşide edilerek davalı tarafa verildiği ve davalı tarafın da çeki ciro ederek 3.kişi Zuhal Kaya’ya teslim ettiği, çekin ibrazında karşılığının bulunmaması nedeniyle adı geçen hamilin davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine giriştiği, icra takibi sırasında hacizler uygulandığı ancak, cebri icra yoluyla herhangi bir tahsilatın yapılmadığı, hacizden itibaren yasal sürede satış istenmemesi nedeniyle İİK’nun 106.ve 110.maddeleri gereğince hacizlerin kaldırıldığı görülmüştür.
Görüldüğü üzere, davacı tarafça bedelsiz kaldığı ileri sürülen çek bedelinin 3.kişilere ödendiği ileri sürülmüş ve bu nedenle protokol gereği hisse devrini yapmayan davalıdan tahsili istenilmiş ise de, incelenen Şişli… İcra Müdürlüğünün dosyası içeriğinden, bahse konu çekle ilgili cebri icra yoluyla herhangi bir tahsilatın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Diğer yandan, çek bedelinin takip alacaklısına haricen ödendiği hususu da davacı tarafça kesin kanıtlarla kanıtlanamamıştır. Bu haliyle bedelsiz kaldığı ancak, 3.kişilere ödendiği ileri sürülen çek karşılığında herhangi bir ödemenin yapılmadığı anlaşılmaktadır. Belirtilen nedenlerle yerinde görülmeyen davanın ve takipte davacının kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından davalı tarafın tazminat isteminin ayrı ayrı reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 1.377,05 TL peşin harçdan mahsubu ile bakiye 1.341,15 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 11.878,08 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 59,65 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.