Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/557 E. 2023/793 K. 04.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/557
KARAR NO : 2023/793

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 01/09/2023
KARAR TARİHİ : 04/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında İnşaat Sonrası Toplu Kat Temizliği Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin konusunun davalı firmanın … ilçesindeki …binasının inşaat sonrası temizliğinin davacı şirketçe yapılması olduğunu, sözleşme ile ödenecek miktarın 67.000 TL+ KDV-Kat Başı Hizmet Bedeli dendiğini, aynı maddenin devamında ödeme şeklinin haftalık ödeme olacağının, bina sahibinin temizlik bittikten sonra katların kontrolünü yapıp işi teslim alacağının kararlaştırıldığını, davacı şirketin sözleşme kapsamında yer almayan merdiven temizliğini dahi yaptığını ve binayı temiz bir şekilde davalı şirkete teslim ettiğini, şirket yetkilisi tarafından 2.ve 3.katların temizliği bittikten sonra teslim tutanağı imzalandığını ve katların teslim alındığını, daha sonrasında zemin katında temizlenerek teslim tutanağının imzalanmasının istendiğini, ancak davalının tutanağı imzalamadığını, davalı şirkete verilen hizmet nedeniyle toplamda KDV dahil 204.618 TL fatura kesildiğini, davalının ise faturayı iade ettiğini, davalı şirket tarafından davacıya 10/03/2023 tarihinde 25.000 TL, 14/03/2023 tarihinde 20.000 TL ve fatura tarihinden sonra 24/03/2023 tarihinde 12.560 TL olmak üzere toplamda 57.560 TL ödeme yapıldığını, ödenmeyen bakiye bedelin tahsili amacıyla … 14.İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle öncelikle şartları oluştuğundan davalı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır veya taşınmaz malları ve alacaklarıyla diğer haklarına ihtiyati haciz konulmasına, itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 06/09/2023 tarihli ara kararı ile alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden şartları oluşmayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. İstanbul BAM 17.Hukuk Dairesinin 2023/1123 esas, 2023/1058 karar sayılı 19/10/2023 tarihli ilamı ile, mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilerek alacağın %15’i oranında teminat mukabilinde ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiş, davacı tarafça teminat mahkememiz veznesine depo edilmiştir.
Davalı vekili 02/11/2023 tarihli dilekçesi ile, İİK m.266 hükmü uyarınca ihtiyati haczin kaldırılması amacıyla banka teminat mektubunun mahkemece uygun görülecek tutarının bildirilmesi halinde dosyaya sunulacağı belirtilerek ihtiyati haczin kaldırılması talep edilmiş, evrak üzerinden verilen 02/11/2023 tarihli karar ile … 14.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla 26/06/2023 tarihi itibarı ile borçlu hakkında takip başlatıldığı ve İİK 266.son.c.uyarınca bu yetki icra mahkemesine geçtiğinden talebin reddine karar verilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin merkezi Diyarbakır’da olup davda Diyarbakır mahkemelerinin yetkili olduğunu, anılan işin yüklenicisi … A.Ş.iş ortağı olup bu haliyle davalı şirketin taraf sıfatı olmadığını, zaman aşımı, görev, yetki ve husumet yönünden davanın reddini talep ettiklerini, sözleşmede işin bedelinin 67.000 TL+ KDV olarak belirlendiğini, anılan bölümün hemen altında katı başı hizmet bedeli şeklinde yazılan bölümün davalı tarafından daha sonradan sözleşmeye eklendiğini, davacı yetkilisi ile davalının işi takibe yetkili kıldığı … arasında geçen Whatsapp yazışmasından da anlaşılacağı üzere tarafların kat başı değil işin tamamı için 67.000 TL+ KDV’ye anlaştıklarını, davacının anlaşmaya aykırı olarak işin tamamını yapmadığını, yaptığı işleri ise ayıplı ve eksik yaptığını, bu sebeple davacıya tüm işin bedeli ödenmeyip toplamda 57.000 TL ödeme yapıldığını, davacının yaptığı iş, sözleşmede akdedilen tüm işle kıyaslandığında davacıya hak edişinden fazla ödeme yapıldığını, davalı şirketin yeni bir firma ile temizlik işleri için anlaşmak zorunda kalarak davacıya yaptığı ödemeler haricinde yeni firmaya da aynı iş için ödeme yapmak zorunda kaldığını, işveren idarece ilgili katların temizliğinin ayıplı ve eksik yapıldığının tutanak altına alındığını, yurt müdürü tarafından imzalandığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için tarafların katı başı 67.000 TL’ye anlaştığı kabul edilse dahi temizlik için anlaşılan binanın 6 kat ve bir bodrumdan oluşmakta olup toplamda 7 kat olduğunu, teslim tutanağından anlaşılacağı üzere davacının sadece 2 katın temizlik işlerini yaptığını, davacının bu işleri ise eksik ve ayıplı olarak yaptığını, faturaları kabul etmediklerini, kaldı ki faturaların davalı şirkete ibraz edildiğine dair bir bilgi ve kayıt bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, … 14.İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyasının UYAP sureti dosya içerisine alınmıştır.
… 14.İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 147.058 TL bakiye fatura alacağı, 27.337,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 174.395,68 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili 21/11/2023 tarihinde mahkememize gönderdiği dilekçesi ile, 21/11/2023 tarihli protokol kapsamında davacı vekilinin dava dilekçesindeki taleplerini, tüm ferilerini ve davayı kabul ettiklerini, dosyadan feragat edilmesi halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini, bu nedenle protokol kapsamında davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiş ancak dilekçe ekinde protokol sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili 27/11/2023 tarihli dilekçesi ile, davalı tarafça 286.908,80 TL ödeme yapıldığı taktirde icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş, 30/11/2023 tarihli dilekçesi ile de davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili 01/12/2023 tarihli dilekçesi ile, feragat dilekçesine bir diyeceklerinin olmadığını, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, feragat doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Feragat, HMK 307. ve 311. maddesi hükümleri gereği davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup mahkemenin muvafakatine bağlı olmayan, davayı sona erdiren ve kesin hükmün sonuçlarını doğuran tek taraflı bir taraf işlemidir.
6100 Sayılı HMK’nın 74. Maddesinde davaya vekalette özel yetki verilmesi gereken haller sayılmıştır. Buna göre bir davada müvekkil tarafından vekile açıkça yetki verilmemişse, vekil davadan veya kanun yollarından feragat edemez. Somut olayda davadan feragat ettiğini bildiren davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat edebileceğine ilişkin özel yetki de bulunduğu, feragat bildiriminin HMK’nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak yapıldığı anlaşıldığından davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulduğundan, maktu karar ve ilam harcının üçte biri olan 89,95-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 2.016,32 TL’nin yatıran tarafa iadesine,
3-Talep doğrultusunda yapılan yargılama masraflarının tarafların üzerinde bırakılmasına,
4-Talep doğrultusunda vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)- (14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
6-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 04/12/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

İşbu evrak, 5070 Sayılı Elektronik İmza Yasası kapsamında imzalanmıştır.