Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2023/479
KARAR NO:2023/784
ASIL DAVADA VE BİRLEŞEN DAVADA(….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas… Karar sayılı dosyası)
DAVA:Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:13/03/2014
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ :31/03/2014
KARAR TARİHİ:29/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan asıl ve birleşen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; avacının inşaat sektöründe binaların elektrik tesisat ve aksamlarının yapılması işi ile iştigal ettiğini, davalı tarafın davacıdan …’de yapılacak …Projesi’nin bilcümle elektirik tesisat işlemlerinin yapılmasını istediğini, bu çerçevede taraflar arasında 09/06/2012 tarihli Yüklenici Sözleşmesini imzaladığını, davacının 09/06/2012 tarihli sözleşme çerçevesinde, yapacağı işle ilgili teminat teşkil etmesi açısından, … Bankası 1051 … Şubesinin, keşidecisi … San ve Tic Ltd Şti olan, lehtarı … İnşaat Enerji Turizm San ve Tic AŞ olan 31/12/2012 keşide tarihli ve 105.000TL bedelli, … numaralı çeki ve … Bankası 1051 … Şubesinin, 04/09/2013 tarih ve …/… numaralı, 200.000TL bedelli kesin teminat mektubunu davalı tarafa verdiğini, davacının taahhüt ettiği işi 2013 yılı Haziran ayında bitirip davalı tarafa teslim ettiğini, …faaliyetine girdiğini, işe ilişkin hak edişlere uygun biçimde düzenlenen faturalar davalı tarafa tebliğ edildiğini, yapılan iş ile ilgili hak edişler, davalı tarafın görevlendirdiği teknik elemanlar tarafından kontrol edilip denetlendiğinden, yapılan işin yekününü gösteren projeye ilişkin toplam 10 adet hak edişin, davalı tarafın görevlendirildiği teknik personel tarafından da imzalandığını, en son yapılan 10.hak edişin 2013 yılının 8.ayında onaylandığını, davacının 2013 yılının Haziran ayından itibaren, teslim ettiği iş ile ilgili bakiye alacağının ödenmesini beklemekteyken, davalı tarafın davacıya hiçbir meşru sebep göstermeden davacının alacağını ödemekten ve davacının verdiği teminatları iade etmekten imtina ettiğini, ….Noterliğinin 07/03/2014 tarih ve … numaralı ihtarnamesinin davalı tarafa tebliğ edilmesine rağmen dava konusu çek ve teminat mektubunun davacıya iade edilmediğini, keşide ettikleri ihtarnameye rağmen her iki kıymetli evrakın davacıya iade edilmemesi üzerine, davacının dava konusu çek ve teminat mektubu ile alacaklı borçlu olmadığının tesbiti, söz konusu çek ve teminat mektubunun davacıya iadesi (istirdadı), çek ve teminat mektubunun herhangi bir sebepten dolayı istirdadı mümkün olamaz ise, davacının söz konusu evraklar ile ilgili herhangi bir borcunun bulunmadığının tesbiti ile birlikte söz konusu çek ve teminat mektubunun iptalini ve hükümsüz sayılmalarını talep etmek zorunda olduklarını beyanla, … Bankası 1051 … Şubesinin 04/09/2013 tarih ve …/… numaralı 200.000TL bedelli kesin teminat mektubunun ve … Bankası 1051 … Şubesinin keşidecisi … San ve Tic Ltd Şti olan, lehtarı … İnş Enerji Turizm San ve Tic AŞ olan 31/12/2012 keşide tarihli ve 105.000TL bedelli … numaralı çek ile ilgili davacının borçlu olmadığının tesbitine, söz konusu çek ve teminat mektubunun davacıya iadesine, dava konusu çek ve teminat mektubunun herhangi bir sebepten dolayı istirdadı mümkün olmaz ise davacının söz konusu evraklar ile ilgili herhangi bir borcunun bulunmadığının tesbiti ile birlikte söz konusu çek ve teminat mektubunun iptaline, her ikisinin de hükümsüz sayılmalarına ve kötü niyetli davalının %20den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı aleyhine açılan davayı kabul etmediğini, davacı tarafından haksız olarak başlatılan icra takibe itiraz edilmesi üzerinde davacı tarafından davalıya karşı dava açılmış olup, davacının işbu sözleşme bakımından borçlu olup olmadığının da işbu dava sonucunda verilecek olan kararın kesinleşmesi ile ortaya çıkacağını, belirtildiği gibi davacı tarafından sözleşme konusu işlerin süresinde ve eksiksiz olarak yerine getirilmediği gibi, davacı tarafından haksız bedellerle haksız hakediş raporlarının düzenlenmiş ve söz konusu 9 ve 10 numaralı hak ediş raporlarının da davalı tarafından onaylanmamış olduğunu, dolasıyla kesin hak edişin de ortaya çıkmadığını, davacı tarafından sözde alacak iddiası ile İstanbul …İcra Müdürlüğünde … esas sayılı dosya üzerinden başlatılan haksız icra takibine davalı tarafından süresi içinde itiraz edildiğini, davacının bu defa haksız iddialarını … Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas sayılı dosya üzerinden açmış olduğu itirazın iptali davası ile davalıya yönelttiğini, açıklanan gerekçeler dikkate alındığında HMK madde 165’in şartlarının oluştuğunu, davalı … İnşaat Enerji Turizm San ve Tic AŞ’nin maliki olduğu … Mah No:425 … … adresinde bulunan … Hotel projesi kapsamındaki “Mobilizasyon ve şantiye saha elektrik işleri de dahil olmak üzere bilcümle Elektrik Tesisat işlerinin” davalı şirket tarafından temin edilecek malzemeler ile aleyhine tesbit talep edilen … San ve Tic Ltd Şti tarafından tamamlanmasına ilişkin olarak Elektrik ve Yapı ile 09/06/2012 tarihinde yüklenici sözleşmesi imzalandığını, teminatların iadesi için sözleşmede belirtilmiş olan şartların gerçekleşmemiş olup, söz konusu teminatların iadesi talebinin haksız olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş olan yüklenici sözleşmesi gereğince teminatların iadesi için kesin kabul işlemi yapılması gerekeceğini, malzemelerin davalı şirket tarafından karşılanmasına karşılık elektrik ve yapı tarafından hak edişlere yaklaşık %70 oranında iş artışı yansıtıldığını, tarafların karşılıklı mutabakatıyla alanında uzman bilirkişilerce yeniden kesin hesap bedeli tesbiti yapıldığını, yapılan uzman hesaplarına rağmen davacı tarafından onaysız olan 9 ve 10 numaralı hak ediş raporlarının bu hesaplara uygun olarak düzenlenmediğini, davacı tarafından mutabakatın kabul edilmemesi nedeniyle mahkeme kanalıyla tespit yoluna başvurulması zarureti doğduğunu ve … Asliye Ticaret Mahkemesinde … D.İş sayılı dosya ile sözleşme kapsamındaki işlerin hesaplanmasının talep edildiğini, işbu dava konusu teminatlardan banka mektubunun vadesinin dolmuş olması sebebiyle, söz konusu teminat mektubu bakımından işbu davanın konusuz kaldığını, davacının işbu haksız ve hukuki mesnetten yoksun davası ile birlikte tazminat taleplerinin de reddi gerektiğini beyanla, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının işbu dava bakımından bekletici sorun yapılmasını, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin, inşaat sektöründe, binaların elektrik tesisat ve aksamlarının yapılması işi ile iştigal ettiğini, davalı tarafın, davacıdan …’ de yapılacak …Projesi’ııin bilcümle elektrik tesisat işlerinin yapılmasını istediğini, bu çerçevede taraflar arasında 09.06.2012 tarihli Yüklenici Sözleşmesi imzalandığını, davacının 2013 yılı haziran ayından itibaren, teslim alacağının ödenmesini beklemekteyken, davalı tarafın davacıya hiçbir meşru sebep göstermeden davacının alacağını ödemekten imtina ettiğini, gelinen aşamada fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile davacının 556.758,36 TL alacağının davalı taraftan tahsili için istanbul 7. İcra Müdürlüğünün … esas ayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı borçlunun, hakkında yapılan icra takibine haksız itirazı neticesinde takip durduğunu bildirmiş, davanın kabulüne, davalı tarafın itirazının iptaline ve İstanbul 7.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının talepname koşulları doğrultusunda devamına, davacı alacağının ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, kötü niyetli davalının %20’den az olmayacak şekilde icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, fazlaya ilişkin her türle hakkının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında sözleşme kapsamında kesin hakedişin yapılamaması nedeniyle tespit davası açıldığını, davacının sözleşme kapsamındaki gerçek hakediş tutarının işbu dava sonucunda ortaya çıkacağını, davalı ile davacı arasında yüklenici sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamındaki işlerin süresinde tamamlandığını, malzemelerin davalı şirket tarafından karşılanmasına karşılık elektrik ve yapı tarafından hak edişlere yaklaşık %70 oranında iş artışı yansıtıldığını, tarafların karşılıklı mutabakatıyla alanında uzman bilirkişilerce yeniden kesin hesap bedeli tespiti yapıldığını, yapılan uzman hesaplarına rağmen davacı tarafından onaysız olan 9 ve 10 numaralı hakediş raporları bu hesaplara uygun olarak düzenlendiğini bildirmiş, öncelikle ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasının işbu dava bakımından bekletici sorun yapılmasına, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, davacı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizin … sayılı 04/10/2017 tarihli kararı ile, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf talebinde bulunulmuş, İstanbul BAM 15.Hukuk Dairesinin 2018/654 esas, 2020/649 karar sayılı 29/06/2020 tarihli ilamı ile; “…mahkemece mahallinde konusunda uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak, sözleşme hükümleri de göz önüne alınmak suretiyle, 9 ve 10 nolu hakedişlerdeki imalatların sözleşmede belirtilen birim fiyatlarla değerinin tespiti, sözleşme dışında yapılan iş bulunması halinde söz konusu işlerin bedellerinin sözleşmenin 21.maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi, kesin teminata ilişkin teminat mektubunun iadesi konusunda sözleşmenin 24.maddesindeki belgelerin ilgili kurumlardan sorulup, teminatın iadesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin kesin olarak belirlenmesi, teminat süresinin de göz önünde tutulması, tarafların iddia ve savunmaları da gözetilerek esas hakkında karar verilmesi gerekirken, bu hususlar üzerinde durulmaksızın, itiraza uğrayan tespit raporundaki ölçüm ve metrajlar esas alınarak hazırlanan bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi hatalı olmuştur….” denilmek suretiyle mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiş, yargılamaya mahkememiz … esas sayılı dosyası ile devam olunmuştur.
Yargılama aşamasında ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … sayılı 06/07/2022 tarihli birleştirme kararı ile dosyanın mahkememizin işbu dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş, mahkememizin 28/09/2022 tarihli oturumunda; her ne kadar …. ATM … Esas sayılı dava dosyasının birleştirilmiş ise de asıl dava dosyasının da dosyanın gelmiş olduğu aşama, asıl dosyanın yazılı yargılama usulüne tabi oluşu, birleşen dosyanın basit yargılama usulüne tabi olması sebebiyle birleşen dosyanın bu dosyadan tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydına karar verilmiş ve dava tefrik edilerek mahkememizin … esas sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememiz … esas, … karar sayılı 23/11/2022 tarihli karar ile, asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstanbul BAM 15.Hukuk Dairesinin 2023/… esas, 2023/… karar sayılı, 06/07/2023 tarihli ilamı ile, “….Somut olayda, ihtilaf 9.ve 10. hak edişlerden kaynaklanmakta ise de, yukarıda açıklandığı üzere davalı iş sahibince Dairemizin kaldırma kararından sonra davacı yüklenici aleyhinde açılan ve önce eldeki dosya ile birleştirilip akabinde tefrik edilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasına verilen 02/07/2022 tarihli dava dilekçesinde davacı iş sahibi vekili, davalı yüklenici yanca yapılan ilk 8 nolu hakediş ile 9 ve 10 nolu hakedişlerin gerçeği yansıtmadığını, 8 nolu hakedişe yazılan imalat kalemlerinden bazılarının 9 ve 10 nolu hakedişlere mükerrer yazıldığını, bu nedenle davalı yanın haksız kazanç sağladığını, sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek dava açmıştır.
Mahkemece eldeki davada gerek asıl gerekse birleşen dava yönünden sağlıklı ve denetime elverişli karar tesis edilebilmesi için tefrik edilen dosyanın eldeki dava ile birleştirilip birlikte görülmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olmuştur.
O halde, mahkemece yapılacak iş, tefrik edilen dosyanın eldeki dosya ile birleştirilmesinin sağlanarak sözleşme maddeleri ve Dairemizin kaldırma kararından sonra alınan bilirkişi kurulu raporunun birlikte değerlendirilip gerekirse aynı kuruldan ek rapor aldırılarak sonucuna uygun karar vermekten ibarettir….” denilerek mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
BAM kaldırma kararında atıf yapılan mahkememizin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; 2022/… karar sayısı ile 23/11/2022 tarihinde davacının davasının zaman aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu, İstanbul BAM 15.Hukuk Dairesinin 2023/… esas, 2023/… karar sayılı, 22/03/2023 tarihli ilamı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 2023/2126 esas, 2023/2570 karar sayılı, 04/07/2023 tarihli ilamı ile, kararın onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
O halde kaldırma kararında işaret edildiği üzere, beklenmesi ya da birleştirilmesi gereken bir dosya kalmamıştır. Esasen tefrik eden ve kesinleşen dosya içeriğindeki davalı iddiaları zaten esas davada irdelenmiştir. Buna göre;
Asıl dava taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit, birleşen dava ise bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Sözleşme gereğince davalı yüklenici davacının …’de yaptığı …Projesinin elektrik tesisat işlerinin işçiliğini yapım işini üstlenmiştir. Sözleşme ile malzemenin davalı iş sahibi tarafından temin edilmesi, işçiliğin davacı tarafça yapılması kararlaştırılmıştır. Yapılacak işlerin birim fiyatları, sözleşme ekinde taraflarca belirlenmiştir. Sözleşmenin “sözleşmenin bedeli” başlıklı 5. maddesinde; İşin bedeli işçilik, montaj, mühendislik hizmetleri ve genel giderler dahil 1.050.000TL + KDV olarak belirlenmiştir. Sözleşmenin “işe başlama ve işi bitirme müddeti” başlıklı 9. maddesinde; ”Yüklenici işe başalama tarihinden itibaren; işin tamamını 6 ay içinde bitirmeye mecburdur.” hükmü yer almaktadır. Sözleşme imzalanırken hazırlanmış olan keşif cetvelinde bulunmayan imalatlarla ilgili olarak da Sözleşmenin 21. maddesi uyarınca, sözleşme çertçevesi dahilinde kalmak şartıyla keşif özeti cetvelinde gösterilmeyen veya fiyatı yazılmayan imalatın yapılması zorunlu olursa yüklenicinin bu imalatı yapmakla yükümlü olduğu, keşif cetvelinde bulunmayan imalat için yüklenici tarafından, işçilik ve genel gider olarak aynı esaslar dahilinde fiyat teklifi verileceği ve karşılıklı müzakerelerle anlaşma yoluna gidileceği konusunda taraflar anlaşmıştır.
Sözleşmenin “Gecikme” başlıklı 12. maddesine göre; ”Bu sözleşme kapsamına giren her türlü işleri Yüklenici, sözleşme ve eklerine uygun, noksansız ve kusursuz olarak 7. maddede belirlenen sürede bitirmediği takdirde geçen her takvim günü için 2.000TL gecikme cezası kesilecektir. Gecikme 15 günü geçerse İşveren gecikme cezasını almaya devam ederek beklemekte veya hiçbir hüküm almaya ve protesto çekmeye lüzum kalmaksızın sözleşmeyi feshetmekte serbesttir. ”
Sözleşmenin 20. maddesinde; “İşveren tarafından iş kapsamında değişiklik yapılması ve/veya ilave imalat yapılması uygun görüldüğü takdirde bu değişikliğin gereği olarak varsa keşif özeti cetvelindeki birim fiyatlar, yoksa sözleşme kapsamında belirlenecek yeni birim fiyatlar ile olmak üzere yüklenici işi bu fiyatlarla yaptırmayı kabul ve taahhüt eder.”Sözleşmenin “geçici kabul” başlıklı 22. maddesinin A bendinde,”Sözleşme konusu işlerin iş programı ve iş bu sözleşme şartlarına uygun olarak tamamlanmasını takiben işlerin geçici kabulü için Yüklenici tarafından İşverene yazılı başvuruda bulunulacaktır. Bu başvuruyu takip eden 15 gün içinde İşveren işlerin, sözleşme gereklerinin, belirlenen zaman süresi içinde yerine getirilip getirilmediğini denetleyecektir. ….İşverenin, işlerin ve hataların giderilmesinin başarıyla tamamlandığına karar vermesinden sonra, Yükleniciye Geçici Kabul Belgesi verilecektir.” hükmü yer alırken; Sözleşmenin Kesin Kabul başlıklı 22. maddesinin C bendinde, “İşlerin kesin kabulü; Yüklenicinin, teminat süresinin sonuna kadar iş bu sözleşme kapsamındaki bütün yükümlülüklerini yerine getirdikten, İşveren ve/veya Mühendis tarafından saptanan eksik, kusurlu ve hatalı işleri iş bu sözleşme ve eklerine uygun olarak tamamladıktan sonra yapılacaktır. Kesin kabul işlemleri, İşveren tarafından oluşturulacak Kesin Kabul Heyetince yürütülecektir. Kesin kabul tutanağının hazırlanıp kabul heyetince imza altına alınmasından sonra yüklenici tarafından gerçekleştirilen işlerin de kesin kabulü yapılmış sayılacaktır ve teminat iade edilecektir.” hükmü yer almaktadır.
Yapılan yargılama, asıl davada ve birleşen davada davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi rapor ve ek raporları, icra takip dosyası ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında akdedilen eser sözleşmesi uyarınca davacı tarafından …’de yapılan …Projesinin elektrik tesisat işlemlerinin üstlenildiği, söz konusu sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya … Bankası … Şubesinin 04/09/2013 tarih …/… nolu 200.000TLlik kesin teminat mektubunun verildiği, ayrıca 31/12/2012 keşide tarihli 105.000TL bedelli … nolu çekin teminat çeki olarak verildiği, davacı tarafça sözleşme uyarınca yüklenilen edimlerin yerine getirildiği ve inşaatın geçici kabul işlemlerinin yapıldığı, davacı tarafça 9.ve 10.hakedişler düzenlendikten sonra kesin kabul işlemlerinin yapılması sırasında davacı ile davalı arasında ihtilaf çıktığı, taraflar arasındaki ihtilafın 9.ve 10.hakedişlerden kaynaklanan alacağa ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile (birleşen dosyada), davacı tarafça mahkememizdeki açılmış bulunan ve sözleşme uyarınca davalıya verildiği iddia edilen kesin teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti ile iptali ve yine alınan avanslara karşılık teminat çeki olarak verildiği belirtilen çek sebebi ile borçlu olmadığının tespitine yönelik olduğu görülmüş, bu bağlamda birleşen dosya ve asıl dosyaya ilişkin dava konuları dikkate alınarak, bunların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmiştir. Buna göre öncelikle birleşen dosyada davacı tarafça 9.ve 10.hak edişlere yönelik açılan dava yönünden söz konusu hak ediş bedellerine konu olan hizmetin verildiği, sözleşmenin ifa edildiği öncelikle taraflar arasında ihtilafsızdır. Bu husus davalı tarafın cevap dilekçesinde de belirttiği gibi, tarafların kesin hak ediş raporunun düzenlenmesi sebebiyle bir araya gelmesi ve bu hususta anlaşamamasına yönelik beyanlardan anlaşılmaktadır. Her ne kadar davalı tarafça 9.ve 10.hakedişlerden sözleşme bedelinin arttırıldığı, yapılan hesaplamanın projesi ve detayları belli bir iş kapsamında %70 iş artışı iddiasının kabul edilemeyeceği, ….Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından yaptırılan delil tespitinde sözleşmeye konu inşaatın 2013 yılı Bayındırlık Bakanlığı fiyatlarına göre tespit edilen bedelden daha fazla bir bedelin talep edildiğini belirtmiş ise de, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.maddesinde sözleşme bedeli olarak sözleşmede yazılı işlerin yüklenici tarafından teklif edilen birim fiyat esası üzerinden yapmayı kabul ettiği, işin sözleşme bedelinin işçilik, montaj, mühendislik hizmetleri ve genel giderler dahil 1.050.000,00TL+ KDV(189.000) = 1.239.000,00TL olarak belirlendiği, yüklenicinin sözleşme konusu işi bu bedel üzerinden ve sözleşmede belirtilen şartlarda yapmayı kabul ve taahhüt ettiği, sözleşmeye ekli keşif listesinde belirtilen birim fiyatların bahsi geçen işler tamamlanıp teslim edilene kadar sabit olduğu düzenlenmiş olup, sözleşmenin 5.maddesi hükümleri dikkate alındığında, düzenlenen sözleşme uyarınca sözleşmenin birim fiyat üzerine kurulu olduğu , yine sözleşmenin 20.maddesine göre iş miktarının artma veya eksilmesi halinde işveren tarafından iş kapsamında değişiklik yapılması ve/veya imalat yapılması uygun görüldüğü tarihte bu değişikliğin gereği olarak varsa keşif ücreti cetvelindeki birim fiyatlar, yoksa sözleşme kapsamında madde 21.uyarınca belirlenecek birim fiyatlar üzerinden yapılacağının kabul ve taahhüt edildiği, 21.maddesinde ise keşif özeti cetvelinde gösterilmeyen veya fiyatı yazılmayan imalatın yapılmasının zorunlu olması halinde yüklenicinin bu imalatı yapmakla yükümlü olduğu, ayrıca 26.maddede ise sözleşme konusu işte, sözleşme ile belirlenen birim fiyata fiyat farkı ödenmeyeceğinin düzenlendiği, mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemelerine göre ilk 8 hakedişte düzenlenen hakedişler ve bu hakedişler uyarınca hazırlanan faturaların taraflar arasında ihtilafsız olduğu, bu faturaların her iki tarafın ticari defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, ihtilafın 9.ve 10.hakedişlerden kaynaklandığı, ilk 8 hak edişe göre davacı tarafından düzenlenen ve davalıya tevdi edilen faturalar toplamının 1.482.352,02TL olduğu, bu faturalar karşılığında davacının davalıdan 1.454.299,70TL tahsilat yaptığı, davacının 31.12.2014 tarihi itibariyle davalıdan ilk 8 hak edişe göre 1.482.352,02TL – 1.454.299,70TL= 19.675,72TL alacaklı olarak gözüktüğü, bu kısmın zaten taraflar arasında ihtilafsız olduğu, yine davacı tarafça düzenlenip davalıya gönderilen ilk 8 hak edişteki gibi 9.ve 10.hak edişlerde de davalı şirket yetkilisi …’in yer aldığı, davalı çalışanı … ‘in ilk 8 hak edişin tamamında davalı şirket adına hak ediş raporlarını imzaladığı, yine davacı tarafın alacağına dayanak gösterdiği 9.ve 10.hak ediş raporlarında da davalı şirket çalışanı …’in imzasının bulunduğu, yine bu hak ediş raporlarında davacı şirket yetkililerinin de imzalarının bulunduğu, dolayısıyla 9.ve 10.hak ediş tutanaklarının da her iki tarafça imzalandığının kabulü gerektiği, davalı tarafça sonradan …’in şirket adına hak ediş imzalamaya yetkili olmadığı ileri sürülmüşse de, davalının aynı şirket çalışanı tarafından düzenlenmiş ilk 8 adet hak ediş raporuna bir itirazının bulunmadığı gibi, buna yönelik düzenlenen faturaların da ticari defterlerine kayıtlı olduğu , dolayısıyla bu çalışan tarafından onaylanan 9.ve 10.hak edişlere yönelik yapılan itirazın da MKnun 2.maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırı olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce İstinaf ilamı doğrultusunda mahalinde keşfen yapılan inceleme sonucu tanzim olunan bilirkişi raporundaki tespitlere göre; bilirkişi heyetince sözleşme uyarınca mahalinde yapılan işler ile sözleşme dışı fiilen yapılan işler nazara alınarak yapılan hesaplamalar neticesinde davalının sorumluluğu hak ediş miktarının 1.317.728,70TL olduğu, davacının 9 ve10 nolu hak edişte yer alan imalat kalemlerinin fiilen yerinde tespiti ve …Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında yapılan tespitler ile karşılaştırılması sonucunda; 9 nolu hak ediş ile ilgili yapılan imalatlar yönünden 500.784,97TL ve 10 nolu hak ediş ile ilgili yapılan imalatlar yönünden 62.697,16TL davacının alacağı bulunduğu, bu alacakların sözleşme hükümlerine göre hesaplandığı, evvelce hazırlanan 8 adet hak edişten dolayı davacının 8 adet hak ediş ile ilgili toplam fatura bedelinin 1.482.352,02TL olup, davalı tarafça bu bedeller için 1.454.299,77TL ödeme yapılmış olduğundan davacının bakiye cari hesap alacağının 28.052,25TL olduğu, davalı tarafından 9 ve 10 nolu hak edişler ile ilgili ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya ibraz edilmediği, bu bağlamda davacının 8, 9 ve 10 nolu hak edişler nedeniyle davalıdan alacaklı olduğunun kabulü gerektiği,
Asbuild projelerinin çizilerek gecikmiş olsa da davalı tarafa teslim edildiği, bu teslimlerin hak ediş tutanaklarında yer aldığı, davalı tarafça bu projelerin itirazsız olarak teslim alındığı, yine hak edişlere geç teslim sebebiyle cezai şartı da yansıtmadığı anlaşıldığından, davalı tarafın itirazsız teslim aldığı projeler sebebiyle davacı aleyhine cezai şart talebinde bulunamayacağı anlaşıldığından, cezai şart uygulanması istemi red olmuş ve davacının hak edişlerinden herhangi bir indirim yapılmamıştır. Ayrıca takibe konu alacağın taraflar arasında düzenlenen ve her iki tarafın onaylamış olduğu hak ediş raporlarına dayalı olması, yine fatura, cari hesap ve sözleşme uyarınca belirlenebilir ve likit olması sebebiyle davalı hakkında hükmedilen alacak bedelinin %20si oranında icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiştir .
Asıl dava konusu olan teminat mektubu ve çek yönünden yapılan incelemede ise, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya verilen kesin teminat mektubunun taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davacı tarafın yüklendiği edimlerin yerine getirilmesi, sözleşme ilişkisinin bu itibarla sona ermesi, mahkememiz kararı ile birlikte taraflar arasındaki kesin hak edişin yapılması gerektiğinin tespit edilmiş olması, davacı tarafça kesin hak ediş için gerekli olan SGK ilişik kesme bildirimlerinin verilmiş oluşu, kesin hakediş düzenlenme şartlarının gerçekleştiği, SGK ve vergi dairesine ilişkin ilişiksiz belgelerinin davalıya sunulduğu, dolayısıyla teminat mektuplarının ve alınan teminatların iade şartlarının oluştuğu dikkate alındığında, davacı tarafından davalıya verilen teminat mektubunun iadesinin gerektiği, her ne kadar davalı tarafça teminat mektubunun süresinin yargılama aşamasında dolduğundan bahisle davanın konusuz kaldığı ve davacının hukuki yararının bulunmadığı yönünde iddiada bulunulmuş ise de, davacı tarafça henüz teminat mektubunun süresi dolmadan mahkememize dava açıldığı, mahkemece verilen tedbir kararı üzerine teminat mektubunun nakde çevrilmesinin engellendiği, mahkemece verilmiş olan tedbir kararı uyarınca söz konusu teminat mektubunun süresinin dava süresince dolmadığı ve askıya alındığı, dolayısıyla yargılama aşamasından sonra mahkemece teminat mektubunun iptaline karar verilmemesi halinde, askıda kalan teminat mektubunun süresinin dava boyunca uzaması ve Yargıtay uygulamaları gereğince bankanın dava sonrası uzayan süre içerisinde ve ilk dava açıldığı tarih itibariyle teminat mektubunun normal süresi arasında kalan süre kadar teminat mektubunun süresinin uzayacağının kabul edilmiş olması göz önüne alındığında, davacı tarafın teminat mektubunun iptalini istemesinde hukuki yararının bulunduğu anlaşıldığından, davacı tarafça davalıya verilen teminat mektubunun hükümsüz kaldığının anlaşıldığı görüldüğünden, bu teminat mektubunun iptaline karar vermek gerekmiş, yine davacı tarafça davalıya verilen ve davalı tarafından davacıya verilen avansların teminatın teşkil eden ve bu husus taraflar arasında akdedilen sözleşmeden anlaşılan ve yine taraflar arasında veriliş nedeni ihtilafsız olan 31.12.2012 keşide tarihli … Bankasının … Şubesine ait … çek nolu 105.000TL bedelli çekin de taraflar arasındaki yukarıda anlatılan hukuki ilişki çerçevesinde davacının davalıdan alacaklı oluşu, bu bağlamda davacı tarafından davalıya teminat olarak verilen çekin bedelsiz kaldığı anlaşıldığından, söz konusu çek sebebiyle davacının borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın KABULÜNE,
2-Davacı ile davalı arasında akdedilen ilişki sebebiyle davacı tarafından davalıya verilen … Bankası … Şubesine ait keşidecisi … Limited Şirketi olan, lehtarı …olan 31/12/2012 keşide tarihli, 105.000,00 TL bedelli … çek numaralı çek sebebi ile davanın tarafları arasında hüküm ifade etmek üzere, davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu çekin davacı yönünden iptaline,
3-Davacı tarafından davalı ile aralarında akdedilen ilişki sebebiyle verilen … Bankası … Şubesi 04/09/2013 tarih …-… nolu 200.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun hükümsüz kaldığının tespiti ile söz konusu teminat mektubunun hükmün kesinleşmesinden itibaren 1 aylık süre içerisinde davacıya iadesine, iadenin belirtilen sürede sağlanmaması halinde davacının söz konusu teminat mektubu sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ile bu teminat mektubunun iptaline ve hükümsüz sayılmasına,
4-Davalı hakkında kötü niyet tazminat şartları oluşmadığından uygulanmasına yer olmadığına,
5-Birleşen …. ATM … Esas sayılı dosyasının KABULÜ ile, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
6-Alacağın %20’si olan 110.710,16 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Asıl davada;
a)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 20.834,55TL nispi karar harcından peşin alınan 5.208,70TL(3.432,60TL dava açılırken + 1.776,10TL tamamlama harcı ile)den mahsubu ile bakiye 15.625,85TLnin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
(Mahkememizin istinaf kaldırma kararı öncesi … esas 13/02/2023 tarihli … harç numaralı harç tahsil müzekkeresi ile yazılan 15.625,85TL bakiye harcın tahsil edilmiş olması halinde, tahsilde tekerrür olmamak şartıyla),
b)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 47.750,00 TL nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)-Davacı tarafından (bozma öncesi ve sonrası) yapılan 12.799,85TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından bu dava nedeniyle yatırılan 5.208,70TL(3.432,60TL dava açılırken + 1.776,10TL tamamlama harcı ile) harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Birleşen davada;
a)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 38.032,16TL nispi karar harcından peşin alınan 9.508,05TL (6.724,35TL bu davada+2.783,70TL icrada)den mahsubu ile bakiye 28.524,11TLnin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
(Mahkememizin istinaf kaldırma kararı öncesi … esas, 13/02/2023 tarihli … harç numaralı harç tahsil müzekkeresi ile 28.524,11 TL yazılan bakiye harcın tahsil edilmiş olması halinde tahsilde tekerrür olmamak şartıyla),
b)-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 83.946,17 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Davacı tarafından yapılan 79,35TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Ayrıca dava açılırken davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan 6.274,35TLnin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 Hafta süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/11/2023
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır