Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/38 E. 2023/634 K. 09.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/38
KARAR NO:2023/634

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/01/2023
KARAR TARİHİ:09/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından davacı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile 16/01/2018 tanzim 15/11/2018 vade tarihli 372.128,00 TL bedelli senede dayalı olarak icar takibi yapıldığını, … İcra Dairesinin … Talimat sayılı dosyasından davacı adına kayıtlı … ili, … İlçesi, … Mah.ada-parsel 20191 no’da kayıtlı evinin satışını talep ettiğini, davacının davalıya borcu bulunmadığını, taraflar arasında 16/01/2018 tarihli Patates Üretim Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin teminatı olarak da davacıdan iki adet boş teminat senedi alındığını, sözleşmeye göre davalının, davacıya patates tohumu, gübre ve ziraai ilaç vereceğini, davacının da buna karşılık ürettiği patatesleri davalıya kg 0,80 kuruştan teslim edeceğini, davalının ürünleri davacıya gönderip teslim edeceğini ve üretim içinde davacının hesabına avans göndereceğini, davacıya davalı tarafından gönderilen ürünlere ilişkin 28/03/2018 tarih … seri nolu 96.545,00 TL, 28/05/2018 tarihli … seri nolu 11.067,84 TL, 28/05/2018 tarihli … seri nolu 255.378,10 TL ve 30/06/2018 tarihli … seri nolu 9.137,66 TL tutarlı olmak üzere toplam 372.128,60 TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalının sözleşmenin ekinde boş alınan teminat senetlerinden birini sonradan doldurarak düzenleme tarihi olarak sözleşme tarihi olan tarihi, bedel olarak da teslim ettiği ürünlerin toplamı olan 372.128 TL’yi yazarak kısmi icra takibi yaptığını, davalı tarafından davacının banka hesabına 23/05/2018 tarihli 10.000 TL, 12/06/2018 tarihli 20.000 TL, 02/07/2018 tarihli 10.000 TL, 27/07/2018 tarihli 20.000 TL, 17/08/2018 tarihli 15.000 TL, 31/08/2018 tarihli 25.000 TL ve 20/09/2018 tarihli 30.000 TL olmak üzere toplam 130.000 TL avans gönderildiğini, davalının gönderdiği ürün faturaları ve yine avanslara karşılık toplam 502.128,60 TL alacaklı göründüğünü, davacının yetiştirdiği patates ürünlerini davalıya gönderdiğini ve davalı tarafından teslim alındığını, davalının gönderilen patates ürünlerine 30/09/2018 tarihli 456.467,20 TL, 31/10/2018 tarihli 157.817,50 TL tutarlı toplam 614.428,47 TL tutarlı müstahsil makbuzları düzenlediğini, düzenlenen bu müstahsil makbuzlarının davacıya teslim edilmediğini, düzenlenen bu makbuzları davacının haricen vergi dairesinden öğrendiğini, müstahsil makbuzlarının alıcı ve satıcı tarafından imzalandıktan sonra borsaya tescil edilmek zorunda olup müstahsil makbuzlarının davacıya imzalatılmadığını, davacının davalıdan müstahsil makbuzlarına göre 614.428,40 TL alacaklı olduğunu, buna göre davacının davalıdan 112.299,80 TL alacaklı olup davalıya hiçbir bir borcu bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşmede tonaj kısmının boş olarak imzalandığını, davalının vermiş olduğu patates tohumlarının dekara kaç ton vereceği garantisi yok iken davacıdan sözleşmeyi tkendi lehine yorumlayarak 1.300 ton patates teslim edilmesini istediğini, davalının, davacının kendisine 1.056 ton patates teslim ettiğini ….Noterliğinin 22/11/2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile beyan ettiğini, davalının davacıdan 244 ton daha patates teslim etmesini, teslim edilmediği taktirde fatura kesileceğini noter ihtarnamesi ile beyan ettiğini ancak herhangi bir fatura kesmediğini ve bugüne kadar davacıya herhangi bir fatura da tebliğ edilmediğini, davalının davacının alacağından mahsup ettiği halde teminat senedini kısmi olarak icraya koyduğunu, bu nedenlerle icra takibinin ve satışının öncelikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, takip miktarının %20’si üzerinden kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 18/01/2023 tarihli ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabul reddi ile takibin ve satışın durdurulması talebinin reddine, dava değerinin %20’si oranında teminat mukabilinde icra dosyasına yatırılacak olan paranın tedbiren alacaklıya verilmemesine karar verilmiş ancak davacı tarafça teminat şartı yerine getirilmediğinden tedbir kararı uygulamaya konulmamıştır.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, patates sözleşmesine dair borcu bulunduğunu, ne varki takip ve dava konusu bononun işbu borçtan ayrı ve bağımsız olup bononun sebebini ispat zorunluluğu bulunmadığını, bononun teminat senedi olmadığını, davacının iddialarını ancak yazılı delille ispatlaması gerektiğini, davacının iddialarının sözleşmeye, hukuka ve gerçeğe uygun olmadığını, esasen takip konusu bono borcundan ayrı olarak davacının ve diğer borçluların patates alım sözleşmelerine aykırı edimleri nedeniyle davalıya borçları bulunduğunu, davacının sözleşmeye göre üzerine düşen edimleri yerine getirmediğini, teslim etmesi gereken ürünleri teslim etmediğini, kötüniyetli olarak daha yüksek ücretle üçüncü kişilere sattığını, yüksek ücretle piyasadan ürün tedarik etmek zorunda kalan davalıyı borçluların çok büyük zarara uğrattığını, ayrıca davacının, diğer borçluların davalıya olan borcunu da üstlenmesine karşın ifa etmediğini, alacağın tamamı takip tarihinde net olarak hesaplanamamış olduğundan fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere takip konusu bononun kısmen icra takibine konulduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere inkar tazminatına, yasal vekalet ücreti yanında ayrıca HMK m.329/1 ve AAÜT m.23 doğrultusunda kötü niyetli davacının, davalının vekiliyle aralarında kararlaştırılan vekalet ücretini davalıya ödemeye ve HMK m.329/1 doğrultusunda kötü niyetli davacının disiplin para cezası ödemeye mahkum edilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, 16/01/2018 tarihli patates üretim sözleşmesi, faturalar, banka dekontları, ….Noterliğinin 22/11/2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının UYAP sureti, … İcra Dairesinin … Talimat sayılı dosyasının UYAP sureti, davacının banka hesap hareketleri dökümü, davalı şirketin 2018/2022 yılları BA-BS formları, müstahsil makbuzları dosya içerisine alınmıştır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı tarafından …, … ve … aleyhine 16/01/2018 tanzim 15/11/2018 vade tarihli 372.128,00 TL bedelli bono nedeniyle 232.000 TL asıl alacak, 14.873,42 TL faiz, 696,00 TL komisyon, 123,90 TL ihtiyati haciz masrafı ve 606 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 248.299,32 TL üzerinden takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir, sektör bilirkişisi ve nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişilerden oluşan bilirkişi heyetine tevdi olunmuş, düzenlenen 14/09/2023 tarihli raporda; davalı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre, davalı tarafın davacı taraftan 15.03.2019 takip tarihi itibari ile, 372.128,60 TL, davalı tarafın davacı taraftan fatura alacağı + 130.000,00 TL, banka yolu ile davacıya yapılan ödeme + 120.486,00 TL, …’ün borcuna karşılık alacak virmanı – 601.999,11 TL, davacı taraf müstahsil makbuzu alacağı = 20.615,49 TL. alacaklı hale geldiği, davacı tarafın dosya içerisine sunmuş olduğu 08.04.2023 tarihi beyan dilekçesi ile, davalı tarafından dosyaya sunulan 18.01.2018 tarihli … Gıda San. Tic. A.Ş. Muhasebe Müdürlüğü’ne yazılmış dilekçedeki imzanın davacı …’e ait olmadığını, yazıdaki “120.486,00 TL Borcu olan …’ün borcunun benim cari hesabımdan kesilmesi arz ederim ” beyanını kabul etmediklerini bildirdiği, davalı tarafın davacı tarafa keşide ettiği ihtarname ile 244 ton eksik ürün teslim edildiğinin bildirildiği, davalı tarafın eksik ürünü üçüncü kişiden aldığına dair dosya içerisine sunulan faturaya göre, 209.840,00 TL. ürün bedeli + %1 KDV 2.098,40 TL. = 211.938,40 TL. fiyat farkı hesaplandığı, davalı tarafın davacı taraftan alacaklı olup olmadığının Mahkemenin takdirinde olduğu, Mahkeme dava dışı …’e ait borcun davacı taraf hesabından düşülmesi kanaatine ulaşır ise, davalı tarafın davacı taraftan 20.615,49 TL alacaklı, düşülmemesi kanaatine ulaşır ise, davalı tarafın davacı tarafa, 99.870,51 TL. borçlu olduğu, Mahkeme davalı tarafın talep etmiş olduğu eksik ürün fiyat farkı alacağı olduğu kanaatine ulaşır ise, dava dışı …’e ait borcun davacı taraf hesabından düşülmüş hali ile, 20.615,49 TL ticari defter alacağı + 211.938,40 TL fiyat farkı = 232.553,89 TL davalı taraf alacağı hesaplandığı, dava dışı …’e ait borcun davacı taraf hesabından düşülmemiş hali ile, 99.870,51 TL. davalı borcu- 211.938,40 TL. fiyat farkı = 112.067,89 TL. davalı taraf alacağı hesaplandığı belirtilmiştir.
Dava, kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 16/01/2018 tarihli Patates Üretim Sözleşmesi akdedildiği, sözleşme ile davalı tarafından davacıya teslim edilecek patates tohumlarının üretici tarafından yetiştirilerek tamamının olağan hasat zamanı sonunda davalıya tesliminin kararlaştırıldığı, sözleşmenin 8.3 maddesi ile, davacının, sözleşmesi gereği ürettiği ürünleri 1.300 ton olarak davalıya teslim etmek zorunda olduğu, belirtilen teslimat miktarının üretici tarafından teslim edilmemesi veya eksik teslim edilmesi durumunda davalının isterse başkasından bu eksik miktarı tamamlayıp davacıya fiyat farkı faturası keseceğinin hüküm altına alındığı, davalı tarafından davacıya gönderilen ….Noterliğinin 22/11/2018 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile sözleşme ile belirlenen 1.300 tonluk miktarın eksik bir şekilde 1.056 ton olarak teslim edildiği, eksik 244 ton patatesin teslim edilmesi aksi taktirde eksik ürünün üçüncü kişilerden alınması halinde fiyat farkı bedelinin davacıdan tanzim edileceğinin ihtar edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan mali inceleme neticesinde, davalının davacıya 4 adet toplam 372.128,60 TL bedelli fatura düzenlediği, defterlerine alacak olarak işlediği ve 2018 yılı BS formu ile gelir idaresi başkanlığına bildirimde bulunduğu, davalı şirketin getirtilen banka hesap hareketleri dökümü ve defter kayıtlarına göre davacıya 130.000 TL ödeme yaptığı, 2 adet toplamı brüt 614.284,80 TL ve vergi düşüldükten sonra net 601.999,11 TL müstahsil makbuzu aldığı, ticari defterlerine borç kaydettiği ve 2018 yılı BA formu ile gelir idaresi başkanlığına bildirimde bulunduğu, davalı tarafın dava dışı …’e 6 adet toplam 606.020,37 TL bedelli fatura düzenlediği, 100.000 TL ödeme yaptığı, 2 adet toplamı 485.534,47 TL bedelli müstahsil makbuzu aldığı ve 120.485,90 TL alacaklı hale geldiği, davalı tarafça …’ün borcunun davacının cari hesabından kesilmesini talep ettiği 18/01/2018 tarihli yazı dosyaya ibraz edilmiş olup neticeten davalı taraf ticari defter kayıtlarına göre, 372.128,60 TL fatura alacağı+130.000 TL ödeme+120.486,00 TL …’ün borcu – 601.999,11-TL davacı taraf müstahsil makbuzu alacağı olmak üzere takip tarihi itibarı ile davacıdan 20.615,39 TL alacak kaydettiği, davalı tarafça davacıdan eksik teslim almış olduğu ürünü dava dışı üçüncü kişiden ikame ettiğine ilişkin 31/12/2018 tarihli 1.562.192,34 TL bedelli fatura sunulduğu ve faturanın ticari defterlere işli olduğu, sunulan müstahsil makbuzlarına göre davalının davacıdan toplam 959,83 ton ürün aldığı, sözleşmeye göre 340.17 ton eksik ürün olduğu, davalının ise ihtarname ile 244 ton eksik ürün olduğunu bildirdiği, davalının dava dışı üçüncü kişiden ürün aldığına ilişkin sunulan faturada birim fiyatın 1,50 TL olduğu, davacı ile 0,64 TL birim fiyat üzerinde anlaşıldığı, aradaki birim fiyat farkı 0,86 TL olmakla buna göre davalı tarafından talep edilen eksik ürün teslimine ilişkin olarak 211.938,40 TL fiyat farkı hesaplanmıştır.
Davacı tarafça davaya konu bononun taraflar arasında yapılan Patates Üretim Sözleşmesi uyarınca teminat senedi olarak boş olarak verildiği ve bu senetten dolayı borçlu olmadıkları iddia edilmiş, davalı ise takip ve dava konusu bononun işbu borçtan ayrı ve bağımsız olup bononun sebebini ispat zorunluluğu bulunmadığını savunmuştur. Menfi tespit davalarında ispat yükü iddianın niteliğine göre değişmektedir. Herkes iddiasını ispatla yükümlüdür, 6100 sayılı HMK’nun 189. vd maddeleriyle belirtildiği gibi tarafların kanunda belirtilen süre ve usule uygun olarak ispat hakkına sahip olduğunu, 190. maddeyle kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafın ispat yüküyle yüklü olduğu, ispatın hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu açıkça belirtilmiş olup menfi tespit davalarında ise ispat yükü davalıda olup istisnai durumlarda ispat yükü davacıdadır. Bu kapsamda, borçlunun devam etmekte olan bir icra takibine karşı menfi tespit davası açılabileceği, işbu dava bağlamında borçlunun borcunun bulunmadığını iddia etmesi halinde, davalının davaya ve takibe konu asıl borcun varlığını ve alacaklı konumda olduğunu ispatlaması gerekmektedir. Davalı tarafın incelenen ticari defter ve kayıtlarına davaya konu senet kaydı bulunamamış, davalı tarafça bononun veriliş gerekçesi somut delillerle ispat edilememiştir.
Her ne kadar davalı tarafça davacının …’ün borcunu da üstlendiğine ilişkin imzalı yazı ibraz edilmiş ise de, davacı tarafça imzanın davacıya ait olmadığı ve sunulan beyanı kabul etmediklerinin beyan edildiği, sunulan belge üzerindeki imzanın dosyaya sunulan sözleşme ve senetler üzerindeki davacı imzasıyla gözle görünür şekilde benzeşmediği ayrıca davacının dava dışı …’ün borcunu üstlendiğine dair başkaca somut delil sunulmamış olduğu anlaşılmakla bu yönden davalı iddiasına itibar edilmeyerek yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde hesaplanan 372.128,60 TL fatura alacağı+130.000 TL ödeme-601.999,11 TL müstahsil makbuzu alacağı=99.870,51 TL davalı borcu-211.938,40 TL fiyat farkı=112.067,89 davalı taraf alacağı olduğu yönündeki görüşe mahkememizce de itibar edilmekle birlikte, davaya konu senedin tanzim tarihinin sözleşme tarihi olan 16/01/2018, ödeme tarihinin 15/11/2018 olduğu, davalının davacıya gönderdiği eksik ürün bildirimine ilişkin ….Noterliğinin … yevmiye sayılı ihtarname tarihinin 22/11/2018, 3.kişiden alınan ürünlere ilişkin fatura tarihinin ise 31/12/2018 olduğu, senedin tanzim ve vade tarihi itibarı ile davalının fiyat farkından kaynaklı alacağının doğmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile davacının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takibe konu 16/01/2018 tanzim tarihli 372.128,00 TL bedelli 15/11/2018 vade tarihli bono nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, öte yandan İİK 72/5. Maddesi uyarınca kötü niyet tazminatı talep edilmişse de; kötü niyet tazminatı için borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olma şartı aranmakta olup davalının takibinde kötüniyetli olduğu hususu ispatlanamamış olup şartları oluşmayan kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takibe konu 16.01.2018 tanzim tarihli, 372.128,00-TL bedelli, 15.112018 vade tarihli bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Şartları oluşmadığından İİK 72/5 uyarınca davacı lehine kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 16.961,32 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.240,34 TL’nin mahsubu ile bakiye 12.720,98 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 6.094,25 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, Ayrıca bu dava nedeniyle davacı tarafından yatırılan 4.240,34 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 39.244,90 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13)-(14) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
7-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı. 09/10/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır