Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/224 E. 2023/563 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/224 Esas
KARAR NO:2023/563

DAVA:Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/03/2023
KARAR TARİHİ:12/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalılar arasında bulunan esas sermaye pay devri ve hisse devri sözleşmesinin davalılar tarafından ihlal edilmesi dolayısıyla HMK m.109 uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL, sözleşmede yer alan rekabet ve gizlilik hükümlerine aykırılık dolayısıyla cezai şarta mahsuben HMK m.109 uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL, culpa in contrahendo sorumluluğu dolayısıyla HMK m.107 uyarınca şimdilik 1.000 TL tazminat ve uğranılan diğer zararlar için (haksız rekabetten kaynaklanan talepler de dahil olmak üzere) HMK m.107 uyarınca şimdilik 1.000 TL olmak üzere toplam 4.000 TL’nin ticari faiziyle birlikte davalılardan alınarak müvekkillerine verilmesini, davalıların banka hesaplarına, taşınır ve taşınmaz malvarlıklarına ilişkin olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; TBK m.420 uyarınca ibra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesinin şart olduğunu, İbra edilen borcun kesin olarak belirtilmesi gerektiğini, bu unsurları taşımayan ibra sözleşmelerinin hükümsüz olduğunu, müvekkillerinin davacıları işçilik alacağı bakımından ibra etmediklerini, …’in söz konusu şirketlerdeki konum, emek ve birikimlerine rağmen kardeşleri tarafından sürekli ötelendiğini, şirketin genel, mali, bürokratik işleyiş ve karar alma süreçlerine müdahale ettirilmediğini, sürekli mobing denebilecek eylem ve tutumlarla şirketten hep uzak tutulmaya çalışıldığını, daha teknik kısıma kaydırıldığını, müvekkilin ne adı geçen şirketlerde çalışması sırasında ne de ayrıldıktan sonra fiilen dahi rekabet etme imkanı olmadığını, şirketin kötülenmesi ile haksız rekabete sebebiyet verildiği iddiasının da afaki olup, müvekkillerine atfedilebilecek hiçbir husus bulunmadığını, davacıların, çalışanlarını ve müşterilerini kaybettiği, faaliyet alanına ilişkin tecavüze uğratıldığı ve müvekkiller tarafından aldatıldıkları hususlarının ise tamamen soyut olup, somut hiçbir delile dayanmayan, delil listelerinde somut delilin bulunmadığı, eki belgelerde de mevcut olamayan afaki ve kurgu iddialar olduğunu, davacıların, HMK m. 109 uyarınca sözleşmenin ihlali dolayısıyla şimdilik 1.000 TL, sözleşmede yer alan rekabet ve gizlilik hükümlerine aykırılık dolayısıyla ceza-i şarta mahsuben şimdilik 1.000 TL ve HMK m. 107 uyarınca culpa in contrahendo sorumluluğu kapsamında şimdilik 1.000 TL , tazminat ve uğranılan diğer zararlar için ( haksız rekabetten kaynaklı talepler de dahil ) şimdilik 1.000 TL olmak üzere, toplamda 4.000 TL ‘nin ticari faizle birlikte talep ve tahsiline yönelik davasının tümden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda: Dava, esas sermeye pay devri ve hisse devri sözleşmesinin davalılarca ihlal edilmesi nedeniyle zararın tazminine ilişkin tazminat davası, sözleşmedeki rekabet ve gizlilik hükümlerine aykırılık nedeniyle cezai şart alacağı davası, culpa in contrahendo sorumluluğu nedeniyle tazminat davası ile uğranılan diğer zararların tazmini için (haksız rekabetten kaynaklanan talepler de dahil olmak üzere) açılan tazminat davasıdır. Davacının “… hidrolik markası”na ve “diğer tescilli ürünlere”lere ilişkin haksız rekabet nedeniyle zararın tazminine ilişkin tazminat davasında bu iddiların ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerekeceğinden Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince harç ve yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.12/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır