Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/867 E. 2023/720 K. 13.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/867
KARAR NO:2023/720

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/12/2022
KARAR TARİHİ:13/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişki ve anlaşmalar gereğince davlı şirket tarafından işlenmiş boyanmış kumaş siparişleri verildiğini, davacının verilen siparişler doğrultusunda davalıya boyanmış işlenmiş kumaşları gönderdiğini, teslim ettiğini, davalı şirkete verilen hizmete yönelik faturalar düzenlenerek gönderildiğini, ancak davalı şirketin fatura bedellerini davacı şirkete eksik ödediğini, alacağın tahsili amacıyla ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle öncelikle yargılama sonuna kadar alacak haklarının zayi olmaması ve alacaklarının teminat altına alınması için davalı tarafın adına kayıtlı menkul ve gayrimenkul mallar ile bankalarda bulunan mevduatlardaki tutarlarının ve 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haczine, davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 23/12/2022 tarihli ara kararı ile talep yargılamayı gerektirdiğinden ve şartları oluşmadığından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, iddiaları kabul etmediklerini, taraflar arasında herhangi bir cari hesap sözleşmesi ve hesap katı mutabakatı olmadığını, TTK anlamında mevcut olmayan bir sözleşmeye dayanarak takip yapılması ve dava açılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının önce ödemesini yaptığını, daha sonra davacının mal teslimi yaparak faturasını kestiğini, 20/06/2019 tarihli sözleşmenin alım satım sözleşmesinin esaslı unsurlarını taşımadığını, sözleşmede ne kadar mal satılacağı, fiyatının ne olduğu, ne zaman teslim edileceği gibi hususlar belirli olmadığı gibi davacının bu sözleşmeye aykırılık sebebiyle alacaklarının doğduğu ve ödenmediğine dair herhangi bir iddiasının da bulunmadığını, ilgili sözleşmeden sonra düzenlenmiş olan 02/07/2019 tarihli faturada “bu fatura dahil son bakiyeniz…. TL’dir” yazısı, 24/07/2019 tarihli faturada ise “bu fatura dahil son bakiyeniz 4,13 TL’dir.” yazısı bulunduğunu, bu faturalardan da anlaşıldığı üzere davalının, sözleşmeden kaynaklı herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı elinden çıkmış belgelere ve davacının ticari defterlerine göre 24/07/2019 tarihinde davalının davacıya borcunun 4,13 TL olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının UYAP kayıtları, cari hesap ekstresi, 20/06/2019 tarihli satış sözleşmesi, sevk irsaliyeleri, faturalar dosya içerisine alınmıştır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine cari hesap ilişkisinden kaynaklanan 716,16 USD üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 18/08/2023 tarihli raporda; tarafların incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile 565,76 USD alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklandığı iddia edilen cari hesap alacağının tahsili maksadı ile yapılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkin olduğu, dosyada mevcut 20/06/2019 teklif tarihli davalı taraf kaşe ve imzasının bulunduğu satış sözleşmesine göre ödemenin ABD Doları ile olacağı, fiyatlara KDV ilave edileceği, vade tarihindeki T.C.M.B Döviz satış kuru üzerinden hesaplanacağı, oluşacak kur farkları için faturanın ayrıca düzenleneceği, taahhüt edildiği günde ödenmeyen faturalar için aylık vade farkının %2 olduğu, fatura muhteviyatına teslim edildiği günden itibaren 8 gün içerisinde itiraz edilmediği takdirde kabul edilmiş sayılacağının düzenlendiği, tarafların tacir olduğu delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan mali inceleme neticesinde, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile; davacı tarafça ibraz edilen ticari defter kayıtlarına göre davalıdan takip tarihi itibarı ile 10.488,74 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre ise davacının davalıdan 5.059,17 TL alacaklı olduğu, taraf defterleri arasındaki uyuşmazlığın davacının davalıdan yapmış olduğu 2.342,15 TL tahsilatın, davacı tarafça düzenlenip elektronik ortamda davalıya gönderilen 2.876,30 TL e-arşiv faturanın, davacının davalıdan almış olduğu 25/09/2020 tarihli 3.219,70 TL bedelli faturanın davalı ticari defterlerinde işlenmemiş olması, yine davacının davalıya düzenlediği 31/03/2022 tarihli Kur farkı gelirleri açıklamalı 4.525,99 TL bedelli faturanın davalı tarafça gönderilen ihtarname ile davacıya iade edildiği ve ticari defterlere işlenmediği, ayrıca davalının davacıya 10/04/2022 tarihli 14.249,61 TL bedelli fatura düzenlediği ve ticari defterlerine işlediği ancak fatura görüntüsü ve faturanın davacıya tebliğ edildiğine dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmamakla davacı tarafça bu faturanın defterlerine işlenmediği, davacı tarafça düzenlenen tüm satış faturaları üzerinde satılan mal bedellerinin hem USD hem TL olarak yazdığı, davalının düzenlemiş olduğu tüm iade faturaları üzerinde de aynı şekilde iade edilen mal bedellerinin hem USD hem TL olarak yazdığı, davacı tarafın davalı tarafa 31.12.2020 tarihli 40,66 TL., 31.03.2021 tarihli 705,79 TL. ve 31.03.20212 tarihli 4.525,99 TL. olmak üzere toplam 3 adet 5.272,44 TL. bedelli kur farkı faturası düzenlediği ve ticari defterlerine işlediği, davalı tarafın ise 31.12.2020 tarihli 40,66 TL. ve 31.03.2021 tarihli 705,79 TL. olmak üzere 2 adet toplam 746,45 TL. kur farkı faturasını ticari defterlerine işlediği, 31.03.20212 tarihli 4.525,99 TL. bedelli kur farkı faturasını noter kanalı ile iade ettiği, davacı tarafın davalı taraf adına düzenlemiş olduğu fatura bedelleri toplamının 77.023,82 USD yaptığı, davacı tarafın davalı taraftan 45.615,06 USD ve 200.357,86 TL. (sözleşme gereği T.C.M.B. Döviz Satış Kuru üzerinden yapılan hesaplama sonucu 28.701,36 USD) olmak üzere toplam 74.316,42 USD tahsilat yaptığı, davacı tarafın 2020 yılında davalı taraftan 3 adet toplamı 15.392,11 TL. (karşılığı 2.141,64 USD) bedelli fatura aldığı, davacı tarafın davalı taraftan, 77.023,82 TL. fatura alacağı – 74.316,42 USD tahsilat – 2.141,64 USD davalı taraf iade faturası = 565,76 USD alacaklı hale geldiği, davacının takip dosyasına sunduğu cari hesap ekstresi incelendiğinde aradaki 150,40 USD farkın; davacının 12.12.2019 tarihinde davalı taraftan 2.453,10 USD tahsilat yapmış olup ekstrede 2.448,54 USD yazdığı, davacı tarafın 4,56 USD eksik tahsilat işlediği, davacının 19.12.2019 tarihinde davalı taraftan 5.750,52 USD tahsilat yapmış olup ekstrede 5.777,70 USD yazdığı, davacı tarafın 27,18 USD fazla tahsilat işlediği, davacı tarafın 7.05.2020 tarihinde davalı taraftan 82.823,45 TL. tahsilat yapmış olup, sözleşme gereği T.C.M.B. Döviz Satış Kuru üzerinden yapılan hesaplama sonucu 11.589,70 USD yaptığı, ekstrede 11.416,68 USD yazmakla davacı tarafın 173,02 USD eksik tahsilat işlediği tespit edilmiş olup bu itibarla davalının itirazında haksız olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 565,76 USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağın belirlenebilir olması nedeniyle İcra İflas Kanun’unun 67/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarının %20.’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 565,76 USD asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibe takip tarihinden itibaren 3095 sayalı yasanın 4a maddesi uyarınca kamu bankalarının USD cinsine uyguladığı 1 yıllık en yüksek mevduat faiz oranının uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Davalı aleyhine İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca hükmedilen 565,76 USD’nın takip tarihindeki TL karşılığı olan 8.340,82-TL üzerinden %20 oranında olmak üzere 1.668,16-TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 1.106,71 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 175,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 931,25 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 175,46 TL peşin harç olmak üzere toplam 256,16TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.957,00 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.546,01 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 16.201,27 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 4.306,90 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.464,77 TL’sinin davalıdan, 655,23 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
10-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, HMK 342.maddesine uygun olarak düzenlenmiş dilekçenin, HMK 343.maddesi gereğince Mahkememize ve Mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilmesi ve HMK 344.maddesinde belirtilen harç ve giderlerin yatırılması sureti ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar tefhim edildi, usulen anlatıldı.13/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır