Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/832 E. 2023/372 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/832
KARAR NO : 2023/372
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 07/12/2022
KARAR TARİHİ : 25/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … ‘ın ticari işletme altında faaliyetlerini sürdürmek amacıyla abonelik almak için ilgili … kurumuna başvurduğunu, müvekkilinin ticari işletmesi için … Vergi Dairesi Müdürlüğüne başvurarak … Mah. … sok. No: … /İST adresinde dış giyim eşyası imalatı , dokuma , örme (trikotaj) ve tığ işi (kroşe) vb. Kumaştan olanlar (kaban , pantolon , ceket , anorak , yağmurluk , gece kıyafetleri vb) (iş giysileri ve terzilerin faaliyetleri hariç) faaliyetlerinde bulunmak için elektrik aboneliği için bizzat vekil olarak 30.11.2022 tarihinde … sayı numarasıyla başvurusu yapılmasına rağmen şu ana kadar taraflarına herhangi bir abonelik yapmamaya çalışıldığını, eski borçlunun … olduğunu öğrendiklerini ancak bu şahsa hiç bir şekilde ulaşma imkanlarının olmadığını, müvekkilinin ticari faaliyetlerinin durduğunu, şu ana kadar büyük bir zarar içerisinde olduklarını, almış oldukları siparişlerinin yerine getiremediğini, dolasıyla müşterilerine karşı borçlu durumuna düştüklerini, Elektrik piyasası müşteri hizmetleri yönetmeliği 24/son maddesinde aynı kullanım yerine ait başka müşterilerin önceki dönemlerine ilişkin tüketimden kaynaklanan yeni müşterilerinin üstlenmesi talep edilemez hükmünü içerdiği gene yüksek yargıtay yerleşik uygulamasına göre; eski kiracının veya mal sahibinin elektrik , su , telefon , doğal gaz nedeniyle önceki aboneye ait olan ödenmiş olan yeni fatura bedellerinin yeni aboneden talep edilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin ticaretle iştigal edip sürekli elektirik aboneliği verilmediği için faaliyetlerin durduğunu, telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğmaya başladığını, müvekkilinin mağdur olmaması için elektrik verme işleminin tesisi ve dava sonuna kadar kadar elektirik kesilmesinin ihtiyaten durdurulmasını talep ettiklerini, müvekkilinin hem ticari işletmesinin hemde çalıştırdığı işçilerin maaşını ödemek için elektrik kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin zorunlu hale geldiğini, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde müvekkilinin iş yeri olarak kullandığı taşınmazın kesilen elektriğinin verilmesine ilişkin ihtiyati tedbir isteminde bulunduğunu, aynı zamanda menfi tespit isteminde bulunmakla, borcun varlığının yargılamaya konu edildiğini, tedbir talebine konu yerin iş yeri olarak kullanıldığını, elektrik enerjisinin zaruri ihtiyaç olduğunu, kesinti halinde davacı tarafın günlük hayatının güçleşeceğini, telafisi zor veya imkansız sonuçlar doğacağı anlaşılmakla tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; HMK’nun 389.maddesinde düzenlendiği üzere, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâlinin gerçekleştiği anlaşılmakla ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki yargılamada davacının ticarethane vasıflı işletmesinde kullandığı kaçak kullanımına ilişkin olup davanın ticari dava olduğu kuşkusuz olduğunu, bu kapsamda ticari davalarda zorunlu arabuluculuk sürecinin işletilmemiş olması göz önünde bulundurulduğunda huzurdaki davanın dava şartı yokluğundan reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin abonelik sözleşmelerinden kaynaklı uyuşmazlıkların muhatabı olduğunu, dağıtım sistemi kapsamında kaçak elektrik kullanımına ilişkin uyuşmazlıklara konu işlemlerin … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğinden huzurdaki dosyanın … A.Ş. ile ilgisi bulunmadığını, … … A.Ş’nin 13.12.2012 tarihinde … nezdinde tescil edilmek suretiyle kurulduğunu ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan aldığı “tedarik lisansı” kapsamında elektrik piyasasında faaliyet gösteren bir anonim şirketi olduğunu, Abonelik verilmesi, elektriğin perakende satışı ile iştigal etmesine ilişkin doğan ihtilaflarda … A.Ş.’nin muhatap olduğunu, bu sebeple huzurdaki davanın husumetten reddi gerektiğini, 15/09/2022 tarihli tensip kararında “Davacının ihtiyati tedbir talebinin teminatsız olarak kabulü ile,…” şeklinde karar verilmişse de hükmedilen ihtiyati tedbir kararı yargılama sonunda ulaşılabilecek sonucu doğuracak nitelikte bulunduğundan ve müvekkili şirketin mevcut ve gelecekteki haklarını açıkça ihlal ettiğinden tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini, İhtiyati tedbir kararı verilebilmesi için bulunması gereken yaklaşık ispat koşulunun da somut olayda gerçekleşmediğini beyanla; öncelikle ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına aksi halde müvekkili kurum tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100’nün teminat olarak depo edilmesine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ VAKIALAR HAKKINDA TOPLANAN DELİLLER :
Taraflara usulüne uygun olarak tebligatlar yapılmış olup; kira sözleşmesi, işe başlama bildirimi müşteri başvuru formu, abonelik sözleşmesi mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit davasıdır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, iddia ve savunmalar ile tüm bilgi ve belgelerle yapılan değerlendirmede;
Davada sıfat; tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf sıfatı (husumet); maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Dava şartı olan taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve davayı takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgili olduğu halde, taraf sıfatı dava konusu sübjektif hakka ilişkindir.
… A.Ş.; abonelik verilmesi, elektriğin perakende satışı alanında faaliyet gösteren EPDK kararı ile kurulmuş ayrı bir tüzel kişiliğe haiz perakende satış şirketidir. Abonelik sözleşmelerine dayalı normal elektrik tüketim faturalarından kaynaklı uyuşmazlıkların muhatabıdır. Elektrik dağıtım işi ise, … A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğinden kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan uyuşmazlıklarda husumetin … A.Ş.’ne yöneltilmesi gerekmektedir.
Somut olayda davacı, önceki abonenin borcu nedeniyle kendisi adına abonelik tesis edilmediğinden bahisle elektrik aboneliğinin tesis edilmesi hususunda muarazanın giderilmesini talep etmiştir. Eldeki davanın … A.Ş.’ye karşı açıldığı, muhatabın … … Anonim Şirketi olduğu yanlış hasıma dava açılması maddi hata veya bir yanılgı olarak değerlendirilemeyeceği, kaldı ki davacı tarafından tarafta iradi değişiklik yönünde yargılama sırasında herhangi talepte de bulunmadığı dikkate alındığında, her iki şirketin ayrı tüzel kişiliği bulunduğundan, somut olayda abonelik verilmesi talep edildiğinden muhatabının … … Anonim Şirketi olduğu anlaşıldığından davanın işbu davalıya yöneltilemeyeceğinden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
(1)Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
(2)Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70-TL’nin harçtan mahsubu ile bakiye 99,2‬0-TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
(3)Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
(4)Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
(5)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği 4.600‬,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
(6)Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK. yönetmeliğinin 47/1. maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, 5235 sayılı Kanun’un 33-(1), 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341-(1) ve devamı maddeleri uyarınca, gerekçeli kararın usulen taraflardan her birine tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre dahilinde, Mahkememize dilekçe ile başvurmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/05/2023

Katip …
✍e-imzalıdır.

Hakim …
✍e-imzalıdır.