Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/657 E. 2023/596 K. 25.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/657
KARAR NO :2023/596

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:30/09/2022
KARAR TARİHİ:25/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olarak davalının davacıya 07/10/2021 tarihindeki cari hesaptan kaynaklı 5.084,25 TL borçlandığını, ödemek için davacıdan süre isteyerek oyaladığını ancak borcunu ödemediğini, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, talep edilen bedelin %20’si oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, davacı ile olan cari hesapları incelediklerinde 77,18 TL davacıya borçlarının bulunduğunu, davacının davalı firmadan olan alacağını temerrüde düşürmediği için davalıdan takip öncesi işlemiş faiz adı altında herhangi bir meblağı talep edemeyeceğini, davacının faturalara konu ürünleri davalı firmaya teslim ettiğine ilişkin sevk irsaliyesi veyahut fatura asıllarını sunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının UYAP sureti, SGK kayıtları dosya içerisine alınmıştır.
….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı
tarafından davalı aleyhine 5.084,25 TL asıl alacak, 586,64 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.670,89 TL üzerinden takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi olunmuş, düzenlenen 14/08/2023 tarihli raporda; davacı tarafın incelenen ticari defter kayıt ve belgelerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibarı ile 5.084,25 TL alacaklı olduğu, davalı tarafından ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası içerisine sunulan davalı taraf ticari defterlerinde yer aldığı iddia edilen davacı tarafa ait muavin dökümüne göre 2021 yılı sonu itibarı ile 77,18 TL borç kaydettiği, davacı ticari defterleri ile davalı tarafın muavin defteri arasındaki 5.007,07 TL farkın davacı ticari defterlerinde yer alan ancak davalı muavin dökümünde yer almayan 5 adet toplamı 9.007,07 TL fatura ve 1 adet toplamı 4.000 TL kredi kartı ile tahsilattan kaynaklandığı, davacı tarafından fatura, fatura içeriği mallara ilişkin sevk irsaliyesi ve faturanın davalıya tebliğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı belirtilmiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklandığı iddia edilen cari hesap alacağının tahsili maksadı ile yapılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkin olduğu, tarafların tacir olduğu delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 maddeleri uyarınca ticari defter ve belgeler nezdinde mali yönden bilirkişi incelemesi yapılması yoluna gidilmiştir. Yapılan mali inceleme neticesinde, davacı tarafça ibraz edilen ticari defter kayıtlarına göre davalıdan takip tarihi itibarı le 5.084,25 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına sunulan davacı tarafa ait muavin dökümüne göre 2021 yılı sonu itibarı ile davacıya 77,18 TL borçlu olduğu, davalı tarafça 2022-2023 yılına ait muavin dökümünün sunulmadığı, aradaki farkın davacı ticari defterlerinde yer alan ancak davalı muavin dökümünde yer almayan 9.007,07 TL fatura ve 4.000 TL tahsilattan kaynaklandığı tespit edilmekle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarında ödenmeyen fatura tutarları kayıtlı olup davalı taraf ise ticari defter ibrazından kaçınmıştır. Davalı yan ticari kayıtlarını sunmayarak TTK 86. madde uyarınca kayıtlarının aleyhe delil olacağı kabul edilmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 219. maddesine göre her iki taraf kendi ellerindeki vesikaları (belgeleri) mahkemeye ibraz etmek zorundadır.
Öte yandan, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Yazılı bir sözleşme bulunmadığından satım bedelinin ödenmesi için kesin bir vade kararlaştırıldığından söz edilemez. Diğer yandan faturaların belli bir tarihte ödeneceğine ilişkin taraflar arasında bir teamül bulunduğu da iddia ve ispat edilmemiştir.
TBK.nın 117.maddesi hükmüne göre, “Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Borcun ifa edileceği gün, birlikte belirlenmiş veya sözleşmede saklı tutulan bir hakka dayanarak taraflardan biri usulüne uygun bir bildirimde bulunmak suretiyle belirlemişse, bu günün geçmesiyle; haksız fiilde fiilin işlendiği, sebepsiz zenginleşmede ise zenginleşmenin gerçekleştiği tarihte borçlu temerrüde düşmüş olur. Ancak sebepsiz zenginleşmenin iyiniyetli olduğu hallerde temerrüt için bildirim şarttır.” bu durumda, taraflarca vadenin kesin olarak belirlenmediği hallerde, borçlu ancak ihtarla temerrüde düşer.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 23/05/2019 tarih ve 2017/…0 esas, 2019/… karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, satım sözleşmesinde TBK.nın 207/2.maddesi hükmüne göre, tarafların edimlerin aynı anda ifa etmesi kural olup, emtianın teslimi anında satım bedelinin ödenmesi gerekeceğinden alacak muaccel hale gelmektedir. Ancak yukarıda sözü edilen TBK.nın 117.maddesi uyarınca borcun ifa edileceği gün taraflarca tayin edilmiş olmadıkça muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur düzenlemesinden sonra devamı maddelerde temerrüde düşen borçlunun şartların varlığı halinde faizde ödeyeceği düzenlenmiştir. Yine somut uyuşmazlığa uygulanması gereken TTK.nın 18/3.maddesine göre; tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmek maksadıyla yapılacak ihbar veya ihtarların noter aracılığıyla, taahhütlü bir mektupla veya telgrafla yapılması, yahut güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemiyle yapılması gerekir.
Bu durumda somut olayda muacceliyet gerçekleşmiş ise de, alacaklı tarafından borçluya usulünce
çekilmiş, ödemesi gereken borcun miktarını gösteren bir temerrüt ihtarı bulunmadığı ve borcun ifa edileceği günün taraflarca birlikte tayin edildiği de kanıtlanmadığına göre temerrüt, takip tarihinde gerçekleşecektir. TTK.nın 1530/4 maddesinin mal tedarik sözleşmelerinde uygulanacağı, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen yazılı bir sözleşme de bulunmadığından işlemiş faiz yönünden talebin reddine karar verilerek davanın kısmen kabulü ile, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 5.084,25 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan İİK 67/2. maddesi uyarınca hükmedilen alacak bedelinin %20’si oranında olmak üzere 1.016,85 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davalı borçlu tarafından yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 5.084,25-TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA, anapara tutarına takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek % 15,75 oranında ve değişen oranlarda işleyecek avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-İİK. 67/2. Maddesi uyarınca asıl alacağın %20’si oranında (1016,85-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 347,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 266,60 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, tebligat, posta ve müzekkere masraflarından oluşan toplam 1.931,00 TL yargılama masrafından davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde 1.731,24 TL yargılama masrafının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 5.084,25 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
8-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen miktar itibariyle AAÜT uyarınca 586,64 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul reddi oranında yapılan hesaplama neticesinde TL’sinin 1.183,44 TL’sinin davalıdan, 136,56 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına,
10-Dosyada kullanılmayan bakiye gider avansının HMK.’nın 333. ve HMK yönetmeliğinin 47/1 maddeleri uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa ödenmesine,
Dair miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı okunup usulüne uygun anlatıldı.25/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır